Suriye'de Herşey Tanıdık





Çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapan, önemli tarihi eserleri bünyesinde barındıran Suriye’ye, son yıllarda Türkiye’den çok sayıda turist gidiyor.


Haberin devamı için ilerleyiniz.




Suriye’nin başkenti Şam diğer adıyla "Damascus" ya da Arapça söylenişiyle "Dimeşk", "Dünyanın en eski başkenti" sloganıyla, çeşitli milletlerden turistleri ağırlıyor.





Milattan Önce 2000 yılında kurulan Şam, insan yerleşiminin kesintisiz sürdüğü, dünyanın en eski başkentlerinden biri olmanın yanı sıra, Osmanlı, Roma ve İslam mimarisinin izlerini de yaşatmaya devam ediyor.Sadece Şam’da 120 civarında Osmanlı eseri bulunuyor. Bunlar arasında en ünlüleri, Hamidiye Çarşısı, Hicaz Demiryolu İstasyonu ve Süleymaniye Külliyesi...



Osmanlı Padişahlarından Sultan Abdülhamid Han tarafından 1863 yılında Şam’da yaptırılan Hamidiye Çarşısı yapı olarak İstanbul’daki Kapalıçarşı’yı andırıyor. Hamidiye Çarşısı, Türklerin yanı sıra, her milletten turistin başlıca uğrak yerleri arasında bulunuyor. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
 




Türk turistler bu çarşıdan daha çok ipek kumaş, kadın giysileri, çeyizlik ve turistik eşya satın alıyor.
 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 






Yaklaşık bir kilometre uzunluğundaki çarşıda, Suriye parasının yanı sıra, YTL ve Amerikan dolarıyla da alışveriş yapılabiliyor. Bazı satıcılar Türk olduğunu anladıkları turistlere Türkçe, "Hoşgeldin", "Nasılsın?" diye seslenerek, dükkânlarına davet ediyor.





Türk turistlerin en çok vakit geçirdikleri yer ise sokaklarının uzunluğunun 10 kilometreden fazla olduğu söylenen Halep Kapalı Çarşısı... Çarşı içindeki çok sayıda kervansaray halen dükkan ve imalathane olarak kullanılıyor. Türk turistler bu çarşıdan, çamaşır, ipek kumaş, gümüş, sedef kakmalı eşyanın yanı sıra, baharatlar, el yapımı sabun ve kadın kıyafetleri






Yaklaşık 4 milyon nüfusa sahip Halep’te, sokakta, çarşıda, hemen her yerde Türkçe konuşanlara rastlanıyor. Halep’teki, büyük bölümü Osmanlı döneminden kalan çarşı, pazar, han ve bedestenler, İstanbul ya da Bursa’daki han ve bedestenlere çok benziyor.





Türkiye’den Halep’e turistik ya da ticari amaçlı giden Türkler, YTL, dolar ya da Suriye lirası kullanarak, ipek kumaşlar, gümüş takılar, kıyafetler, sedef kakmalı hediyelik eşya satın alarak dönüyor. Halep’teki belli başlı çarşılarda Türkçe, Ermenice ya da Fransızca konuşabilen satıcılar, en fazla Türk turistlere ilgi gösteriyor.







 Türk turistler, Halep’te alışverişten fırsat bulduklarında Halep Kalesi ve Zekeriya Camisi’ni ziyaret ediyor. Halep Kalesi’nde yıllar önce başlayan restorasyon çalışmaları ise halen devam ediyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 





Halep’in en eski ve ünlü camisi olan, Osmanlı döneminde birçok kez tamir edilen Zekeriya Camisi’nde Yahya Peygamber’in babası Zekeriya Peygamber’in türbesi de Türkler tarafından ziyaret ediliyor.





Suriye’nin büyük kentlerinin ana caddelerindeki dev reklam panolarında Türk malı ürünlerin reklamlarına sıkça rastlanıyor. Marketlerde de Türk bisküvi ve şekerlemelerin yanı sıra, Türkiye’de üretilen ayçiçek yağları da yerini alıyor. 
 

 

 

 

 

 

 

 

 
 





Türk turistlerin mutlaka görmek istedikleri turistik yapılardan birisi de Hicaz Demiryolu İstasyonu...





Turistlerin Şam’da mutlaka gördükleri bir başka eser de Emeviye Camisi.
 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 





Şehrin en büyük, en eski ve görkemli camisine girişte, görevli Türklerden ücret almıyor. Hristiyan turistler ise camiyi, ücret ödeyerek gezebiliyor.






Kilise olarak kullanılmaktayken Şam’ın Müslümanlar tarafından fethedilmesinden sonra, 705 yılında Emevi Halifesi Velid bin Abdülmelik tarafından bir kısmı camiye çevrilen bina, sonradan yapılan tadilatlarla genişletildi.







Emeviye Camisi’nin hemen yanında tarihteki büyük komutanlardan Selahaddin Eyyubi’nin türbesi bulunuyor.Türbenin avlusunda, 1914 yılında Filistin’de uçakları düşen ve ilk Türk hava şehitleri olan Fethi Bey, Sadık Bey ve Nuri Bey’in mezarları da Türkler tarafından mutlaka ziyaret ediliyor.






 Suriye seyahatine çıkan Türk turistlerin Şam’daki gezdikleri eserler arasında Osmanlı mimarisinin güzel örneklerinden biri olan Süleymaniye Külliyesi de yer alıyor. Külliye, 1554 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan’a yaptırıldı. Yalın ve abartısız bir iç mimari düzene sahip olan ve Mimar Sinan’ın "Kalfalık eserlerimden biridir" dediği külliyede, Türk ve diğer yabancı turistler için hediyelik eşya satan küçük dükkanlar bulunuyor. 

 

 

 

 

 

 

 

 








Osmanlı Hükümdarı Yavuz Sultan Selim tarafından 1517’de Osmanlı topraklarına katılan ve 300 yılı aşkın süreyle Osmanlı hakimiyetinin sürdüğü Suriye’de, zengin Arap mutfağı turistlerin ilgisini çekiyor.






Türk mutfağına çok benzeyen Suriye mutfağında lokantalar, "Halep kebabı" adıyla Adana kebaba benzer ızgara yemekler sunuyor.

 

 

 

 

 

 

 

 





Kebabın hemen her çeşidinin yapıldığı Suriye’de turistler mutlaka bol fıstıklı tatlıların da tadına bakıyor.





Suriye’nin Türk sınırına en yakın şehri Halep’e Antakya’nın Cilvegözü ve Kilis’teki Öncüpınar sınır kapılarından ulaşmak çok kolay. Gaziantep ve Antakya’dan Halep’e günübirlik turlara 50-80 YTL ödeyerek gidilebileceği gibi, her iki sınır kapısından Türk ya da Suriyeli taksiciler tarafından, sıkı bir pazarlıkla 50-60 YTL’ye gitmek bile mümkün.