Vakıflar Genel Müdürlüğü, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde teröristlerin saldırısı sonucu tahrip olan tarihi eserleri restore etmek amacıyla kolları sıvadı.
Bu kapsamda Hüsrevpaşa, Parlı, Nasuh Paşa, Kadı, Sefa, Ulu, İbrahim Bey, Fatihpaşa ve Arapşeyh camileri, Protestan Kilisesi, Dört Ayaklı Minare, Hasırlı Mescidi'nin de aralarında yer aldığı 20 eserin restorasyonu tamamlandı.
Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, yaptığı açıklamada, terör saldırısında önemli eserlerin zarar gördüğünü belirtti.
Bunların başında ilk Osmanlı eseri Fatihpaşa Camisi'nin geldiğini ifade eden Evsen, bu yapının çok sembolik bir değeri bulunduğunu vurguladı.
Diyarbakır'ı fetheden Bıyıklı Mehmet Paşa'dan sonra kentin ikinci valisi Hüsrev Paşa'nın isminin verildiği caminin de zarar gördüğünü anlatan Evsen, zarar gören yapılar arasında cami, medrese, kilise ve hanlar ile çok sayıda evin bulunduğunu söyledi.
Evsen, Vakıflar Genel Müdürlüğünce, daha önce projesi bulunan eserlerin restorasyonlarına hemen başlandığını belirterek, "Projesi olanlar konusunda sorun yaşamadık. Ama projesi olmayanların yeniden projeleri hazırlandı. Kuruldan gerekli onay alındıktan sonra restorasyona başladık." ifadelerini kullandı.
Diyarbakır'ın ülkenin önemli medeniyet şehirleri arasında bulunduğunu, aynı zamanda çok kültürlü bir kent olduğunu vurgulayan Evsen, şehrin bütün eserleriyle çok zengin bir kimliği ortaya koyduğunu dile getirdi.
Restorasyon çalışmalarının yaklaşık 60 milyon lira maliyetle yapıldığını anlatan Evsen, şunları kaydetti: "Hüsrevpaşa Camisi'nin de restorasyonu tamamlandı ve açılışa hazır. Böylelikle Sur'da terörden zarar gören bütün eserlerimizin restorasyonu bitti. Hüsrevpaşa Camisi ciddi zarar görmüştü. Projesi hazırlandı. Kuruldan geçti. Çatıdan başlayarak kurşunların hepsini değiştirdik. Esaslı bir restorasyon gerçekleştirildi. Dokuya uymayanlar arındırıldı. Çevre düzenlemesi yapıldı. Bu cami çok önemli, külliye şeklinde yapılan bir yer. İçerisinde cami ve medrese var. 1980'lere kadar vakıflar öğrenci yurdu olarak hizmet vermiş. Sonra eski dokusu olan camiye dönüştürülmüş."
Evsen, camide 2015'ten bu yana ibadet edilemediğini belirterek, "Bu eseri cemaatiyle buluşturmak istiyoruz. Bu güzel eserlerimizi halka açmak istiyoruz." dedi.