WWF Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak, Türkiye'de son 40
yıldaki sulak alanların yarıdan fazlasının, sürdürülebilir olmayan politika ve
su altyapı projeleri sonucunda kaybedildiğini söyledi.
Baştak, Doğu Karadeniz'den Çoruh'a, Küre'den Köyceğiz'e ve Erzurum-Aksu'ya
kadar ülkenin neredeyse bütün akarsularında planlanan ve inşaat halinde olan
yüzlerce HES bulunduğuna dikkati çekti.
HES'lerin, ''ekolojik etkileri incelenmeden hayata geçirilen yatırımlar''
olduğunu savunan Baştak, hidroelektrik enerji, yenilenebilir enerji kaynakları
arasında olsa da, bütüncül ve havza bazında planlama yapılmadan ele alındığında
geri dönüşü olmayan ekolojik ve sosyoekonomik kayıplara neden olmaktadır'' diye
konuştu.
"Kriterleri uygulamak gerekir"
Dünya Barajlar Komisyonu'nun, su altyapı projelerinin karar
alma süreçlerinde uygulanmak üzere 7 stratejik ilke geliştirdiğini hatırlatan
WWF Türkiye Genel Müdürü Baştak, tüm HES projelerinde bu ilkelerin göz önünde
bulundurulması gerektiği uyarısında bulundu.
Tolga Baştak, bu ilkeleri de şöyle sıraladı: "Bunlar toplumsal kabul görme,
alternatiflerin kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi, mevcut barajların göz
önüne alınması, nehirlerin ve sağladıkları geçim kaynaklarının sürdürülebilmesi,
tanınmış hakların kabul edilmesi ve faydaların paylaşımı, kurallara uygunluğun
sağlanmasıdır."
Türkiye'de son 40 yıldaki sulak alanların yarısından fazlasının
sürdürülebilir olmayan politika ve su altyapı projeleri sonucunda kaybedildiğine
dikkati çeken Baştak, "Ülkemizin bugün ve yarın için enerji ihtiyacını karşılama
zorunluluğunun bilincindeyiz. Ancak bu ihtiyaçları karşılarken belirli
kriterleri uygulamak gerekir" dedi. (AA)