"Su ile Aramız Açılıyor"



Gaziantep Su ve Kanalizasyon İdaresi (GASKİ) Genel Müdürü Fahrettin Uslusoy, aşırı ve bilinçsiz kuyu suyu kullanımının, Türkiye'yi adım adım içme suyu sıkıntısı çeken ülkeler grubuna doğru sürüklediğini vurguladı.

Dünyadaki su kaynaklarının artmamasına karşılık içme suyu tüketiminin arttığını vurgulayan Uslusoy, ''Türkiye zannedildiği gibi su zengini bir ülke değil. İçme suyu sıkıntısı yaşamamak için su kaynaklarımızı korumalı ve bilinçli kullanmalıyız'' dedi.

Gaziantep'te su temini için açılmış binlerce kuyu olduğuna dikkati çeken Uslusoy, sözlerini şöyle sürdürdü:''Aşırı ve bilinçsiz kuyu suyu kullanımı yeraltı suyu seviyesinin düşmesine yol açıyor. Geçmişte 10 metre sondajla suya ulaşılan Alleben Mahallesi'nde şimdi şimdilerde yer altına ulaşmak için 40 metre sondaj yapmak gerekiyor. Suyumuzla aramız açılıyor. Aşırı ve bilinçsiz kuyu suyu kullanımı yer altı su rezervini olumsuz setkiliyor. Kaldı ki, kuyu sularının içme suyu olarak kullanılması sağlık açısından riskli. Çünkü, aldığımız numuneler kuyu sularının ancak yüzde 50'sinin içilebilir nitelikte olduğunu gösteriyor.'' Uslusoy, içme suyunun bilinçli kullanılmasının, Gaziantepliler için çok daha büyük bir önem taşıdığını belirterek, Gaziantep'in su potansiyeli bakımından fakir bir il olduğunu, kentin ihtiyacını Kahramanmaraş'tan temin ettikleri içme suyu ile karşıladıklarını vurguladı.        

Dünya nüfusunun yüzde 40'ı su problemi yaşıyor

Jeoloji Mühendisleri Odası Gaziantep Temsilcisi Ali Serindağ, su rezervlerinin sonsuz ve sınırsız olmadığının bilinmesine karşın su kaynaklarının bilinçsiz ve yanlış kullanıldığını ifade etti. Yeraltı sularının aşırı ve bilinçsiz kullanımının, yer altı sularının akış rejiminin ve dengesinin bozulmasına neden olduğunu vurgulayan Serindağ, şunları anlattı:

''Su en değerli doğal kaynağımızdır. Susuz hayat olmaz ama suyu tasarruflu kullandığımızı, su kaynaklarımızı koruduğumuzu da söyleyemeyiz. Özellikle yeraltı sularının aşırı ve bilinçsiz kullanımı ciddi olumsuzlukları beraberinde getirir. Örneğin, seviyenin düşmesi nedeniyle kuyular askıda kalır, kuyudan su alınamaz, kuyu için yapılan harcama boşa gittiği gibi susuzluk yaşanır. Yeraltı sularımızın bizim depolarımızdır, aşırı ve bilinçsiz kullanım bu depolarımızın zarar görmesine yol açıyor. Dünyadaki toplam suyun yüzde 97'si tuzlu su, yüzde 3'ün içilebilir su. İçilebilir tatlı su kaynaklarının yüzde 69'u buzullarda, yüzde 30'u yeraltında ve yüzde 1'i de yerüstü ve atmosferde. Bu rakamlar yeraltı sularının ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. ''Türkiye'nin ''su zengini ülke değil su fakiri olmaya aday ülke'' olduğunu vurgulayan Serindağ, ''Dünya nüfusunun yüzde 40'ını barındıran 80 ülkede su problemi yaşanıyor. Biz de bu ülkeler arasına girme tehlikesiyle karşı karşıyayız. İçme suyu problemi yaşayan ülkeler arasına katılmaya aday ülke olduğumuzu aklımızdan çıkarmamalıyız'' diye konuştu.