İSKİ’nin 2003 Temmuz’undan bu yana uydu görüntülerini kullanarak oluşturduğu İstanbul’un içme suyu havzalarındaki yapılaşma envanteri, havzaların gittikçe betonlaştığını ortaya koydu. İSKİ Genel Müdürü Dursun Ali Çodur, yapılaşmanın, ilçe ve belde belediyelerinin yaptığı imar planlarından kaynaklandığını iddia etti.
İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan su havzalarında 2003 Temmuz’da 157 bin 434 olan yapı sayısı, 2005 Aralık ayında 171 bin 196’ya çıktı. İçme Suyu Havzaları Yönetmeliği’ne göre yapılaşmanın tamamen yasak olduğu Mutlak ve Kısa Mesafeli Koruma alanlarında ise, yaklaşık 15 bin yapı bulunuyor. İSKİ Genel Müdürü Dursun Ali Çodur, "Su havzalarında arazisi olan ilçe ve belde belediyeleri, bizim yönetmeliğimize uymayan imar planlarını yapıp, bunlara göre imar planı verdiler. Şu andaki yapılaşma, ağırlıklı olarak o illegal imar planlarına göre devam ediyor" diyor.
2005 yıl sonu verilerine göre, İstanbul’un yedi içme suyu havzası arasında yapılaşmanın en yüksek olduğu yer Ömerli. 68 bin 459 yapının bulunduğu Ömerli Havzası’nı sırasıyla Elmalı, Büyükçekmece ve Alibeyköy havzaları izliyor. En iyi durumdaki havza ise, 1617 yapının bulunduğu Darlık Havzası.
Artış yüzde yüz
Havzaların 0-2000 metre alanlarını kapsayan Mutlak-Kısa-Orta Mesafeli Koruma alanlarındaki yapılaşma 1996-2003 yılları arasında yüzde 84 arttı. 2003 Temmuz-2005 Aralık döneminde ise 1392 yeni yapı tespit edilirken, Uzun-1 ve Uzun-2 Mesafeli Koruma alanlarında belirlenen yeni yapı adedi 12 bin 604 oldu. Aynı dönemde Mutlak-Kısa-Orta koruma kuşaklarındaki yeni yapıların yarısı Alibeyköy ve Büyükçekmece havzalarında, Uzun 1-2 Koruma kuşaklarındaki yeni yapıların yüzde 59’unun Büyükçekmece ve Ömerli havzalarında yapıldığı belirlendi. Yeni yapıların yüzde 77’si Haziran-Eylül arasında yapılıyor. İçme Suyu Havzaları Yönetmeliği’ne uymayan imar planlarının iptali için dava açtıklarını belirten Çodur, şunları söyledi:
"O imar planlarına göre bir sürü ruhsat verildi. Bunları tek tek bulup, her birine dava açmak gerekiyor. İmar izni, yönetmelik kriterlerine uygun verilse, su havzaları korunur. Ama bu yönetmelik delinir ve yapılaşma devam ederse, İstanbul’un geleceği tehlikededir."