Bankaların konut edinmeyi teşvik için faizleri olabildiğince aşağı çekerek talepleri artırma girişimine, yarını hesap etmeden 'evet' diyenleri kötü günler bekliyor. Bazı tespitlere göre bankalar, müteahhitler ve ev sahibi olma hayali kuranların bir çoğu bu hesapsızlığın cezasını çekecek, zarar görecek. Bankaların faizleri düşürerek kredi kaynaklarının büyük bölümünü emlaka ayırması hem yeni yapılacak olan evlerin yüksekten pazarlanmasına, hem de emlak piyasasının aşırı hareketlenmesine sebep olmuş.
Bu durumda, Ataköy Konakları ve benzeri gibi konut alanlarına yüksek fiyatı ve projesi (küçük alana çok bina sığdırılması) sebebiyle beklenen talep gerçekleşmemiş. TC Başbakanlık Toplu Konut İdaresi'nin (TOKİ) en azından kendi kontrolünde gerçekleştirilen, onayına tabi olan konut inşalarına bu gözle bakmasında fayda var. Çünkü, TOKİ veya emlakte marka olan bazı firmaların projeleri bu yoğun kampanya atmosferinde çok değerliymiş ya da değer kazanacakmış gibi arz ediliyor. Konut, ihtiyaç kalemi olmaktan tamamen çıkarılıyor.
Bu sebeple, Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) ve Devlet Planlama Teşkilatı'nın (DPT) yılda 2,5 milyon acil konut ihtiyacı tespit etmiş olmasının ve bu talebin yüzde 5 ile 10 kadarını devletin (TOKİ) bizzat üreterek karşılaması gerektiğinin altı çizilirken, dikkatli olunması icap ediyor. Konut piyasası bu aşamadan sonra nasıl disipline edilir, nasıl kontrol altına alınır, bugünün değil dünün konusuydu.
Bir müteahhit, bu yoğun talep patlaması altında kaliteli, sağlam ve hesaplı konut sahibi olmak için yola çıkanların bir yıl önceye oranla daha fazla çaba sarf etmeleri gerektiğine dikkat çekiyor. Emlakçılar, yeni üretilen konutlar ve düşük faizler sebebiyle el değiştirmelerde kafa karışıklığı ve değer tespitinde tutarsızlıkların ortaya çıktığını, ilk başlarda ikinci el piyasada yükselen fiyatların aşağı inmeye başladığını ifade ediyorlar. En ilginç nokta ise İstanbul'da Avcılar, Beylikdüzü gibi zemini deprem açısından riskli olan bölgelerin dahi kısa süre önceyi unutarak emlak fiyatlarını katlamış olması.
Her ay kira öder gibi yirmi yıllık vadelerle ev satın almaya imkan sağlayan mortgage sistemi henüz ortada yokken patlayan emlak piyasası, yeni yasayla her halde ortadan ikiye ayrılacaktır. Mortgage yasasıyla birlikte emlak mağdurlarının ortaya çıkmaması için her kesime görev düşüyor.
İstanbul'a 75 otel geliyor
İstanbul'a 55'i teşvik belgeli en az 75 otel daha yapılacakmış. Yeni yatırımlar arasında 5 yıldızlıların yanı sıra 3, 4 yıldızlı ve özel belgeli butik oteller de yer alıyormuş. Birleşik Arap Emirlikleri'nden İstanbul'a uzanacak 'Burgulu Kuleler' ile yeni otellerin önemli bir kısmı aynı günlerde hizmete girmiş olacak.
Yeni Para Dergisi'nin geniş yer ayırdığı 'İstanbul'a 75 otel' haberinin ayrıntılarında otellerin kimler tarafından nasıl yapılacağı da yer alıyor. Dubai Towers içindeki otelleri özenle bu sayının dışına çıkarmak gerektiğini ve İstanbul'daki yeni otel yatırımlarından beşinin önümüzdeki günlerde hizmete gireceğini de belirtmeliyim. Nişantaşı'ndaki The Sofa ve Riva butik, Osmanbey'deki Kaya Ramada ile Ortaköy'deki Radisson SAS ise 5 yıldızlı Taşkışla'daki Tekfen Holding'in oteli de rezidans olarak hizmet verecekmiş. İstanbul'un ruhu korunduktan sonra daha çok 75 otele ihtiyaç olacaktır.