Akıllı şehir uygulamalarının dünyadaki örneklerini Xsights’ın Akıllı Kent Araştırması’nda görüyoruz.
Örneğin, Singapur dünyada araç kullanımına bağlı trafiği engellemek için sıkışıklık vergisi alan tek kent; kentte kameralar ve GPS cihazlarıyla trafik sıkışıklığı ölçülüyor ve buna neden olan araçlar otomatik olarak vergilendiriliyor.
Dünya Gazetesi'nin haberine göre, Güney Kore, Songdo’da, kent yönetim sistemi sayesinde, gün içerisinde elektrik tüketimi nerede yoğunsa oraya kullanımın düşük olduğu bölgeden enerji aktarmak, toplu taşıma araçlarını trafiğin yoğun olduğu yollardan uzak tutmak, aşırı birikme varsa çöp kamyonlarını program dışı olarak o bölgeye yönlendirmek mümkün olabiliyor.
Akıllı şehirlerin, vatandaşlarına sürdürülebilir, refah seviyesi yüksek ve katılımcı bir gelecek sunmak için etkin olarak entegre edilmiş sayısal ve beşeri sistemlerden oluştuğu ifade ediliyor.
Dünya nüfusunun yüzde 50’si, Türkiye nüfusunun yüzde 72’si şehirlerde yaşıyor. Bu durum ise, sera gazının yüzde 80 gibi önemli bir miktarının şehirlerde açığa çıkmasına sebebiyet veriyor. Sera gazındaki artış, şehirleşme artışının sonuçlarından sadece biri.
Türkiye’de akıllı şehirleşmenin ilerlemesi için ise; fon oluşturmak, bilişim ve veri analitiğinden faydalanmak, insan kaynağı eksikliğini gidermek ve başarılı bulunan uygulamalarının ölçeklerinin büyütülmesi konuları önümüzdeki yol haritasının temel başlıkları olarak dikkat çekiyor.