Şehir Plancıları Odası, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni Deprem İçin Uyardı: Belediye Topu Taca Atmasın!
Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Kadir Topbaş'ın, binalarını güçlendirmeyen vatandaşların depremde zarar göreceği ve sorumluluğun toplumda olduğu yönündeki sözlerini eleştirdi. Yapılan açıklamada, "Top taca atılıyor, kamuoyu yanlış bilgilendiriliyor" denildi.
Marmara Bölgesi'nde geçtiğimiz hafta gerçekleşen depremlerin ardından İBB Başkanı Topbaş'ın, kentte kamu yapıları ve altyapının depreme hazır olduğu ancak vatandaşların binalarını güçlendirmemeleri nedeniyle büyük kayıp yaşanmasından endişe edildiği yönündeki açıklamaları tepkilere yol açtı. TMMOB Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, belediyenin adeta topu taca attığı ve kamuoyunu yanlış bilgilendirdiği belirtilerek, beklenen İstanbul Depremi konusunda bu tür keyfi açıklamaların yapılmasının kurumların vatandaş nezdindeki güvenini sarstığı kaydedildi.
'Rakamlar Belediyeyi Yalanlıyor
İstanbul'da altyapı ve kamu yapılarının depreme hazır olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını ifade ede Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu açıklamasında, Topbaş'ın verdiği bilgilerin büyük ölçüde hazır olmadığı düşünülen yapılar için, 'depreme hazır' izlenimi yaratarak üzerine büyük bir sorumluluk aldığı kaydedildi. Kamu yapılarının depreme hazırlanması anlamında kimi okullar için bağımsız girişimler yapıldığının vurgulandığı açıklamada, ancak bunların İstanbul'un tamamı göz önüne alındığında yok denecek kadar az olduğu na da dikkat çekildi.
Valiliğin Afet Yönetim Merkezi verilerine göre İstanbul'da bulunan 2 bin 364 okuldaki güçlendirilmesi gereken bin 783 bloktan bugüne kadar sadece 72 blokun güçlendirilmiş ve 41 bloğun da yıkılmış olduğu ifade edilen açıklamada şöyle denildi:
"Blokların yüzde 94'ü henüz güçlendirilememiştir. Yine aynı kaynakta sunulan verilere göre 46 hastanede, güçlendirilmesi gereken 189 blok varken, bugüne kadar sadece n blok güçlendirilebilmiştir. Buradan da güçlendirilmesi gereken blokların büyük bir kısmı için henüz gereken işlemlerin yapılmamış olduğu anlaşılmaktadır."
Belediye Sorumluluktan Kurtulamaz
İBB'nin, İstanbul'daki yapıların yaklaşık yüzde 95'ini oluşturan konutlar üzerinde yetkisi yokmuş gibi tüm sorumluluğu vatandaşın sırtına yüklemesinin anlaşılabilir bir durum olmadığının altı çizilen açıklamada, "Bu yapılara yapım ve oturma ruhsatı veren, yıllardan beri oluşan kaçakları görmezden gelen, yıkmayan, sorunlu olanları tahliye edemeyen belediyeler, bu konudaki ağır sorumluluklarını kolayca devredebilir mi?" denildi.
Şehir Pancıları Odası Yönetim Kurulu, belediyenin devretmeye ya da unutturmaya çalıştığı bu sorumluluktan yönetsel, yasal, siyasal ve etik yönlerden kolayca kurtulamayacağının ortada olduğunu vurguladı.
Ulusal Deprem Konseyi Üyesi Prof. Sucuoğlu: İstanbul depremi için süre doldu
Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Öğretim Üyesi ve Ulusal Deprem Konseyi Üyesi Prof. Dr. Haluk Sucuoğlu, beklenen İstanbul Depremi için sürenin dolduğunu söyledi.
Kuzey Marmara fayında olması ve İstanbul'u şiddetle etkilemesi beklenen büyük depremin bir benzerinin 1766'da meydana geldiğini, bu depremlerin üzerinden 240 yıl geçmiş olmasının artık sürenin dolduğuna işaret ettiğini söyleyen Prof. Sucuoğlu, 17 Ağustos Marmara Depremi'nin üzerinden 7 yıldan fazla zaman geçmesine karşın yapılanları yetersiz bulduğunu belirtti. 1766 yılında meydana gelen büyük deprem bugün meydana gelirse İstanbul'un önemli bir kısmının kaybedileceğini ifade eden Prof. Sucuoğlu, 10 bin civarında binanın tamamen çökeceğini, 50-60 bin binanın ağır hasar göreceğini, bu binalarda oturan 40-50 bin kişinin hayatını kaybedeceğini ve kentin altyapısının önemli oranda çökeceğini, ekonomik kayıpların ise 20 milyar doları bulacağını savundu.
Projeler Hayata Geçmedi
Bazı projelerin yapıldığını ama hayata geçirilmediğini belirten Prof. Sucuoğlu şunları söyledi: "Bugün gerekli çalışmaların yapıldığını savunursak bize pek fazla inanan çıkmaz. Bazı projeler yapıldı, ama uygulama oranı neredeyse sıfıra yakın. Bazı parklara yerleştirilen ve sonra yağmalanan ilk yardım konteynerleri dışında görünen bir uygulama yok. Hatta 7 yıldır devam eden niteliksiz yapılaşma bu riskleri daha da artırdı