Schindler’in düzenlediği mimarlık yarışmasına bu yıl 1369 mimarlık öğrencisi başvuruda bulunarak bir rekora da imza attı. İki yılda bir düzenlenen yarışmaya Türkiye’den de 50 mimarlık öğrencisi katılıyor. Mimarlık fakültelerinin son sınıf ve yüksek lisans öğrencilerinin başvurabildiği yarışmaya 2008 yılında 957 öğrenci katılmış ve üçüncülüğü ODTÜ’lü öğrenciler kazanmıştı.
Schindler Uluslararası Mimarlık Yarışması’nın ana temasını oluşturan 'herkes için erişim', kapsayıcılık ve engelsiz yaşam alanı bulma anlayışına dayanan bir tasarım felsefesi. Yarışmacıların 1936 Berlin Olimpiyatları’nın gerçekleştiği alanın bir bölümünü yeniden tasarlayarak, işlevsel, cazip ve kolay erişilebilir spor ve boş zaman değerlendirme alanlarına dönüştürmesi ve aynı zamanda yakın bir metro istasyonundan ulaşım için yeni bir güzergah geliştirmesi gerekiyor.
Jüri üyesi olan ve kendisi de tekerlekli sandalye kullanan Joe Manser, ödülün arkasında yatan fikrin "engelli insanlar için özel, farklı çözümler geliştirmek değil, bütünlükçü bir mimari tasarımı teşvik etmek" olduğunu ifade etti. Viyana Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğretim görevlisi ve aynı zamanda yarışmanın Jüri Başkanı Profesör Françoise-Hélène Jourda da, 2010 Schindler Uluslararası Mimarlık Yarışması’nın temasının öğrenciler için "yaşları ve fiziksel durumları ne olursa olsun tüm insanların günlük yaşantısını güzelleştirecek yenilikçi çözümler sunmaya yönelik bir fırsat" olarak nitelendirdi.
Yarışmayı kazanan öğrencilerin projeleri, okullarıyla birlikte 14 Ocak 2011’de Almanya’nın Berlin kentinde yapılacak özel bir törenle ilan edilecek.
