Birgün Gazetesi'nden Hüseyin Şimşek'in haberine göre, Havalimanlarında çatıların aktığını, birçok arızanın ve zeminlerde çökmenin yaşandığını tespit eden Sayıştay, Çanakkale’de yönetmelik hiçe sayılarak havalimanının çok yakınına yapılan ve uçuş güvenliğini tehlikeye sokan alışveriş merkezi hakkında da bir işlem yapılmamasını eleştirdi. Denetim raporunda uçuş güvenliği ile ilgili, “Can ve mal emniyeti açısından büyük önem arz eden sorunlar mevcut. Bu sorunların çözümüne ve bir daha olmaması için önlemlerin alınmasına yönelik çalışma yapılmalı” uyarısı yer aldı.
Pistler riskli
Sayıştay’ın özellikle dikkati çektiği havaalanları arasında Hatay, Sivas Nuri Demirağ ve Çanakkale Havalimanları yer alıyor. Özellikle Sivas ve Hatay’da ilkel şartlarda ve riskli pistlerde uçuşların gerçekleştirildiğini ifade eden denetçiler, toplam 113 milyon TL’ye yaptırılan havalimanlarının eksikliklerini şu şekilde sıraladı:
'Uzay çatının bazı yerleri açık. Taşkın koruma galerisindeki perde duvarı hasarlı. Yağışlar esnasında çatı akıntıları nedeniyle, bilet satış ofisleri ve check-in konturları üzerine su akıntısı sürüyor. Elektronik cihazlar yağışlardan etkileniyor. Apron derzleri açık duruyor. Yolcu salonlarının giriş ve çıkış kısımlarında yer yer çökmeler bulunuyor. Kafeterya zemininde çökme var ve zemin tabanı içe oval bir hal almış durumda.'
Uçuş güvenliği rant kurbanı oldu
Tespitlere göre, insan ve uçuş güvenliği riske atılarak Çanakkale Havalimanı’nın 500 metre yakınına alışveriş merkezi yapıldı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından yürürlüğe konulan, havalimanlarının 3 bin metre yakınında alışveriş merkezi olamayacağına yönelik genelgenin hiçe sayılarak yapıldığı belirlenen alışveriş merkezi hakkında herhangi bir işlem yapılmamış olmasını eleştiren Sayıştay, bu tür sorunların yeniden yaşanmaması için düzenleme yapılmasını önerdi.
Sayıştay, havalimanı yakınına yapılan alışveriş merkezinin olası riskleri hakkında, “Yapılan tetkiklerde, söz konusu alışveriş merkezinin her ne kadar mânia yükseklik sınırları içinde inşa edilmiş olsa da meydan yaklaşma trafiğini ve uçuş emniyetini olumsuz yönde etkileyecek nitelikte olduğu görülmüştür” ifadelerini kullandı.
6 milyar avro garanti ücret raporda
İstanbul’da Yap-İşlet-Devret modeli ile inşaatına başlanan 3’üncü havalimanının 25 yıllık işletmesini devralan Cengiz-Kolin-Limak’a yolcu gelmese bile ödenecek “garanti” ücret de Sayıştay raporlarında yer aldı. Daha önce açıklanan ve kamuoyunun tepkisini çeken anlaşmaya göre 3’üncü havalimanında 12 yılda toplam 6 milyar 300 milyon avroluk gelirin altında bir gelir elde edilirse aradaki fark kamu kaynaklarından üç holdinge ödenecek.