Tahir Tellioğlu, İstanbul merkezli yolsuzluk ve rüşvet operasyonuna ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, ülkedeki son gelişmelerin, sektörlerini ve mensuplarını endişelendirdiğini ifade etti. Yolsuzluk yapanların hukuk çerçevesinde örnek teşkil edecek sertlikte cezalandırılmasını arzu ettiklerini; ancak 17 Aralık'ta başlayan 'yolsuzluk operasyonunda' gözaltına alınan veya ismi geçen herkesi ve 4 bakanı aynı gün akşamı suçlu ilan edip ceza derecelerini belirlemenin, bu bakanların istifasını istemenin ve peşinen suçlu ilan etmenin de ayrı bir hukuksuzluk olduğunu belirten Tellioğlu, şunları kaydetti:
"Nihayetinde Sayın Başbakanın da bu süreçte kimin ne kadar suçlu olup olmadığının netliğini kavraması ve yakın bir zaman diliminde siyasi kararını da netleştirerek hakkaniyete ve hukuka uygun karar vereceğine inanmaktayız. Meslektaşlarımız Ali Ağaoğlu, Emrullah Turanlı ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'a yargısız infaz yapanların da aynı hak ve hukuka dayalı olarak, medeni cesaret gösterip özür dilemeleri gerekmektedir.
Ülkemizde kentsel dönüşüm gibi can ve mal güvenliğini depremlere karşı koruyacak, Cumhuriyetimizin en büyük projesini hayata geçirecek Çevre ve Şehircilik Bakanı ile kadrolarının, yine elini taşın altına koyacak müteahhitlerimizin cesaretlerini ve azimlerini kıracak ölçüsüz müdahaleler ülkemize ve kentsel dönüşüme vurulacak en büyük darbedir. Türkiye gemisinde yaşayanların, gemide açılan gedikleri el birliği ile onarmaları milletimizin menfaatine olanıdır".
İyi niyet ve hukukun dışına çıkmaların, küresel güçlerin menfaatine olacağının aşikar olduğuna dikkati çeken Tellioğlu, "Türkiye gemisindeki gedikleri, doğru, yerli ve milli malzemelerle onarıp batma riskinden elbirliği ile kurtarmalıyız. Unutmayalım ki bu gemide olan herkes aynı kaderi paylaşacaktır" ifadelerini kullandı.