Artvin'in Şavşat ilçesi Meydancık (Papart) Beldesi'nde yapılmak istenen Cüneyt 1-2-3-4 hidroelektrik santral (HES) projelerine karşı açılan dava kapsamında Bakanlık itirazıyla yeniden belirlenen bilirkişi heyeti bugün bölgeye gidiyor. Çevre Bakanlığı'nın itirazı üzerine yeniden oluşturulan bilirkişi heyeti, SİT alanı ilan edilen bölgenin SİT karakteri taşıyıp, taşımadığını yeniden değerlendirecek. Birgün'den Rabia Yılmaz'ın haberine göre, bilirkişi heyeti, Bakanlık tarafından daha önce birçok ÇED dosyasına atanmasıyla biliniyor.
Meydancık'ta yapılmak istenen 4 HES projesi 2009 yılında ekolojistler tarafından yargıya taşınmış ve bilirkişi incelemeleri sonucu dava iptal edilmişti. Dosya Danıştay'a giderken, ekolojistler bölgenin doğal SİT karakteri taşıdığını belirterek, Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'na başvurmuş, Kurul da incelemeler sonucunda bölgenin SİT alanı karakteri taşıdığına kanaat getirmişti. HES yapmak isteyen Ebara Elektrik Üretim Şirketi ise, Kurul'un SİT alanı kararının iptali için dava açtı.
Dava devam ederken 2011 yılında SİT alanları ile karar verme yetkisi Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na devredildi. Bakanlık bünyesinde Tabiat Varlıkları Genel Müdürlüğü oluşturuldu ve doğal SİT alanları, tabiatla ilgili koruma kararları Bakanlığa bağlandı.
"HES ile SİT bir arada düşünülemez"
Avukat Yakup Okumuşoğlu, SİT alanlarıyla ilgili karar mercinin el değiştirmesi sürecine ilişkin şu değerlendirmede bulundu: ''Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, hem ÇED olumlu kararı vererek HES'i savundu, hem de diğer tarafta SİT alanı kararına dair açılan davanın tarafı olmuş oldu. Bir yanda ÇED olumlu kararı verdiği HES projesini savunurken, şimdi de diğer yanda bu alanda ilan edilen doğal SİT kararını savunmak durumunda. Doğal SİT kalkarsa, aynı proje için yeniden ÇED kararı da verilebilecek. Bakanlığın ÇED istatistiki mahkemelerin iptal kararından sonra sözde düzeltmeleri gerekçe yapıp verdiği yeni ÇED kararları ile dolu. Halbuki HES ile SİT koruma statüsü bir arada düşünülemez."
Bakanlık uzmanları beğenmedi
Okumuşoğlu, Bakanlığın tutarsızlık içeren tavrını şöyle anlattı: ''Dava da Danıştay aşamasında SİT ile ilgili karar verme yetkisiyle birlikte, davayı savunma yetkisi de Çevre Şehircilik Bakanlığı'na geçti. Danıştay sit ile ilgili kararı, 'Davadaki bilirkişiler aynı üniversiteden. Bu tarafsızlık ilkesini zedeler' diyerek SİT'in kaldırılmasına ilişkin açılan davayı reddeden karara bozma kararı verdi. Çevre Bakanlığı bu karara, itiraz etti. Bakanlık, 'Aynı üniversiteden olmaları tarafsız olmadıklarını göstermez' diyerek bozma kararına karşı karar düzeltme yaptı. Karar düzeltmede de, bozma kararını doğru bulan Danıştay, karar düzeltmeyi de reddetti ve dosya yeniden Rize İdare Mahkemesi'ne döndü. Yerel mahkeme de bu bozmaya uydu. Önce bozma kararında belirtilen alanlardan uzman tayin etti. Bakanlık bu uzmanlara da itiraz etti. Yerel mahkeme de yeni bir heyet oluşturdu."
Bakanlığın 'bilirkişisi'
Yeni bilirkişi heyetininin pek çok ÇED dosyasında Bakanlık tarafından atanan bir heyet olduğunu ifade eden Okumuşoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: ''Pek çok HES ÇED davasında bilirkişilik yapan bir heyet ile bu davada keşif yapılacak. Çok değerli ve koruma statüsünü hak eden Papart Vadi'sinde umarız geri dönüşü olmayan bir karar çıkmaz. Endişeliyiz. Bakanlığın hem HES'i hem de SİT'i savunmak durumunda kalmasını ise trajik buluyoruz."