TOKİ'nin Kayabaşı konutlarından ev alan
Tahsin Batur, bir arkadaşıyla birlikte geçtiğimiz yılın mayıs
ayında inşaat alanına gitmiş. Kayabaşı'nı bulmakta bir hayli zorlanmış ve
kaybolmuşlar. Birkaç kişiye sorduktan sonra güç bela bölgeye ulaşmışlar. Çalışan
iş makinelerini, yükselen binaları görünce çok heyecanlanmışlar. Hemen
apartmanların fotoğraflarını çekmişler ve evlerine dönmüşler.
Sonra bir akşam, "Biz neden bu fotoğrafları bir internet sitesi kurup
yayınlamıyoruz?" şeklinde bir fikir gelmiş akıllarına. www.tokikayabasi.com işte böyle doğmuş.
On beş günde bir, binalarla ilgili güncel fotoğraflar eklemişler. Yeni bir
bilgi, belge ve video bulan hemen siteye göndermiş. İnternet sitesini ziyaret
edenlerin sayısı da her geçen gün artmış, müstakbel komşular birbirleriyle
tanışmış. Tanışmakla da kalmamış, piknikler düzenlemiş, kahvaltılarda bir araya
gelmişler. Kadınlar ev gezmelerine gitmeye başlamış, erkeler ise halı saha
turnuvalarında ter dökmüş.
Ramazan'da da toplu iftarlar vererek kaynaşmayı ihmal etmemişler. En son
düzenlenen piknik organizasyonuna 200 aile katılmış. Hal böyle olunca sitenin
üye sayısı 8 bini geçmiş. Her gün ortalama 4 binden fazla kişi siteyi ziyaret
eder olmuş. Kura dönemlerinde ise ziyaretçi sayısı 10 bini geçiyor. Sadece
kadınlar için ayrı bir forum sitesi açmışlar. Sitenin müdavimi haline gelen
kadınlar, dertlerini müstakbel komşularıyla paylaşmış. Yemek tarifleri, diyet
listeleri ve çocukların okulda yaşadıkları problemler forum sayfalarına
yansımış. Daha komşu olmadan hemen herkes birbirini tanımış ve sevmiş. Sanki ev
değil de komşu almışlar! Ne diyelim darısı Kayabaşı'ndan ev alamayanların
başına!
Komşusunun çocuk sayısını bile öğrenmişler
Kayabaşı konutları satışa çıkartıldığı ilk günlerde kulaktan kulağa çok
sayıda şehir efsanesi dolaşıyordu. İnşaat alanına ilk kez gidenler burayı 'dağın
başı' diye tanımlıyordu. "Daireme bakmaya gittim, köpekler saldırdı.", "Buranın
bitmesi tam bir hayal!" şeklinde yorumlar yapılıyordu. Hatta peşinatlarını geri
alarak vazgeçen aileler bile oldu. Şimdi burada koca bir şehir yükseliyor.
Çalışmalar hızla devam ediyor. Birinci etabın daireleri önümüzdeki nisan ayında
teslim edilecek. Proje tamamlandığında 65 bin konutta yaklaşık 250 bin kişi
oturacak. Kayabaşı'ndan ev alan 20 aileyle inşaat alanında buluştuk. Aileler
buluşma esnasında tokalaşmak yerine birbirine sarıldı, uzun uzun sohbet etti.
Özellikle kadınlar kendi aralarında çok samimiydi. Daha önce düzenledikleri
kahvaltılar, misafirlikler ve İstanbul gezintileri kaynaşmalarına vesile
olmuştu.
Kadınlar günler düzenler de erkekler boş durur mu? Onlar da kendi aralarında
halı saha turnuvaları, voleybol maçları ve piknikler organize ediyor. Derbi
maçlarında bir araya geliyorlar. Serkan Samsa, Barış Alp ve Tahsin Batur site
üzerinden tanışmışlar. Geçtiğimiz haftalarda balık tutmaya gitmişler. Daire
sahiplerinden Serkan Samsa'nın başına ilginç bir olay gelmiş. Samsa, internet
sitesi üzerinden tanıştığı karşı komşusuyla aynı memleketten hatta aynı ilçeden
olduğunu öğrenmiş. Samsa, "Site sayesinde tarifi imkânsız bir sosyal çevrem
oldu. Herkes komşusunu merak edip arıyor, birbirini tanımak için sorular
soruyor. Komşusunun ne iş yaptığını, evli mi yoksa bekâr mı olduğunu,
memleketini, çocuk sayısını öğreniyor. Ama gördüğüm kadarıyla bayanlar bizden
daha aktif! Çay partileri, çardakta kahvaltılar ve ev gezmelerinde bir araya
geliyorlar. Bu devirde böyle komşuluk kimselere nasip olmaz." diyor.
"Apartmanımdan kimseyi tanımıyorum ama Kayabaşı'ndan yüzlerce komşum
var!"
Burcu Değerli, halkla ilişkiler uzmanı olarak çalışıyor. Kayabaşı'ndan ev
alan Beyza Deniz, Gülsen Okutan ve Ayşegül Akman'la internet sitesi sayesinde
tanışmış, daha evlerine taşınmadan komşu olmuşlar. Bütün organizasyonları
birlikte düzenliyorlar. Hepsi de büyük şehirlerdeki komşuluk ilişkilerinden
yakınıyor. Oturdukları apartmanlarda en fazla bir-iki aile tanıyorlar.
Kayabaşı'na taşındıklarında ise, 'Apartmanımda kimseyi tanımıyorum, ölsek
kimsenin haberi bile olmaz!' şeklinde dert yanmalarına gerek kalmayacak. Çünkü
daha şimdiden kıskanılacak cinsten komşuluk ilişkileri kurmuşlar. Biri forum
sitesini ziyaret etmese hemen arayıp, "Hayırdır bir derdin sıkıntın mı var?"
diye soruyorlar. Hastalananlar ziyaret ediliyor, acil kan anonsları sitede
duyuruluyor. Birbirlerinin doğum günlerini kutluyorlar, cenaze evlerine yemek
götürüyorlar. Taşınacaklara yardım bile ediyorlar. Burcu Değerli, "Yaklaşık 150
bayan komşumla site üzerinden sürekli görüşüyorum. Borcu olanlara elimizden
geldiği kadar yardım ediyoruz. Misafirliklere gidiyoruz. Peşinat ödediğim ilk
günlerde, 100 kişinin barındığı bir apartmanda komşuluk yapamayacağız diye
korkuyordum. Çünkü İstanbul'da mahalle kültürü neredeyse bitti. Dolayısıyla eski
komşuluklar da yok oldu. Atakent'te oturuyorum. İnanın binamda kimseyi
tanımıyorum. Şimdi ise yüzlerce komşum var. Ben de hayatımda böylesine sıcak bir
atmosfere ilk kez şahit oldum. Nasıl bu kadar samimi olduk anlayamadım. Çünkü
herkesin sosyo-kültürel çevresi farklı. Ama hepimizin ortak noktası komşuluk
ilişkilerine olan aşkımız ve hasretimiz. Bu kaynaşmanın artarak devam edeceğine
inanıyorum." diyor.
"Dernek kurduk diye TOKİ yetkilileri
rahatsız oldu"
Tahsin Batur ve komşuları TOKİ binalarında yaşanan bazı aksaklıkları
yetkililere duyurmak için bir dernek kurmaya karar vermiş. Yaşanan aksaklıklar
internet sitesine yansıyınca bazı yetkililer rahatsız olmuş. Aslında biz de bu
rahatsızlığı hissettik. Ailelerle birlikte örnek dairelerin balkonunda fotoğraf
çektirmek, 'sıcak bir komşuluk karesi' yakalamak istedik. Fakat ilk başta izin
almamıza rağmen TOKİ İstanbul Uygulamalar Daire Başkanı Niyazi Özdemir anlam
veremediğimiz bir üslupla kararından vazgeçti. Tahsin Batur, "Aslında biz burada
TOKİ'nin reklamını yapıyoruz. Eksikleri, hataları siteye yazıyoruz. Çünkü
dişimizden tırnağımızdan artırarak bu evlere yazıldık. Bazı dairelerin kapıları
ve dolapları kırılmış biz de bunların fotoğrafları var. Yüksek gerilim hattı
kreşin tam üstünden geçiyor. TOKİ de sonuçta aracı firmalarla çalışıyor. Aslında
biz bir anlamda otokontrol mekanizması olarak çalışıyoruz. Sitemizde hiçbir
zaman karalama kampanyası gütmüyoruz. TOKİ, üyeleri yeterince bilgilendirmiyor.
Bir soru sorduğumuzda "Resmî sitemizde var." diyorlar. TOKİ'nin tanıtım
ofisindeki memurlar bile bizim sitemizi öneriyor. Üyelerde bilgi açlığı var.
Yetkililerden belirli aralıklarla fotoğraf çekmek için özel izin verilmesini
istedik. Böylece binlerce insan buraya dairesini görmeye gelmeyecek. Sanal
ortamdan rahatça takip edebilecek. Maalesef izin alamadık. TOKİ, dernek
kurduğumuz için rahatsız oldu." diyor.