Garanti Bankası'nın güncel sanat, sosyal tarih, ekonomi
tarihi, mimarlık, tasarım, kent yaşamı gibi bir çok alanda etkinlik ve sergiler
düzenleyen kültür kurumu SALT'ın Beyoğlu'nda
açılan ilk binasının ardından Karaköy Bankalar Caddesi'nde
bulunan Osmanlı Bankası Genel Müdürlüğü, yapılan restorasyon ve
düzenlemelerin ardından SALT'ın ikinci binası olarak hizmete açıldı. Açılış
nedeniyle yapılan basın buluşmasında bir konuşma yapan SALT Yönetim Kurulu
Başkanı ve Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz
Karadere, Garanti Bankasının, bankacılığın yanı sıra bireyin ve
toplumun vizyonunu geliştiren etkinliklere uzun süredir destek verdiğini
hatırlatarak, şunları söyledi:
''Geçtiğimiz yıllarda, üstlendiğimiz misyonu bir adım daha
ileriye taşıyarak sürdürülebilirliğini teminat altına aldığımız özerk
kurumlarla, toplumun kültürel ve eğitsel birikimine katkıda bulunmayı
amaçlıyoruz. 2006 yılında kültür kurumlarımızı tek bir çatı altında özerk bir
yapıya dönüştürme çalışmalarımız uzun bir süreçten sonra tamamlandı. SALT'ı
kurarken ülkemizin kültür ve düşünce yaşamına uzun yıllar hizmet verebilecek bir
kurum yaratmayı hedefledik. Oluşturulan yeni yapıya, ortak aklı esas alan bir
yönetişim modeli önerdik. SALT, farklı disiplinlerin ortak bir yönetim ve
program altında bir araya gelerek, sanat üretimine geniş mekanlar sunmak,
kültürel hafızayı korumak ve topluma kazandırmak amacıyla kuruldu.''
Karadere ayrıca, İstanbul'un Karaköy Galata gibi tarihi bir bölgesinde 15 bin
metrekarelik alanı kent yaşamına kazandırmaktan büyük mutluluk duyduğunu dile
getirerek, ''Daha önce Osmanlı Bankası Müzesi binası olarak faaliyet gösteren
119 yıllık bu etkileyici yapı, bugüne kadar, banka şubesi, bölge müdürlüğü ve
müzeyi bünyesinde barındırdı. Bugün artık bu değerli mekanı da, tümüyle
kültür-sanata ve İstanbullulara armağan ediyoruz'' şeklinde konuştu.
"Üzerinde özenle çalışılan çok heyecanlı bir süreç
oldu"
SALT İletişim ve Yönetim
Direktörü Sima Benaroya da, SALT Galata binasının kapılarını
ilk olarak 1892 yılında Osmanlı Bankası Genel Müdürlüğü olarak açtığını
belirterek, ''Bu görkemli tarihi binayı, günümüzün ihtiyaçlarına cevap veren bir
kültür kurumuna dönüştürmek, üzerinde özenle çalışılan çok heyecanlı bir süreç
oldu. SALT'ın hayata geçmesi için bir çok kişi hep birlikte çok emek verdik.
Alışılmadık bir yol izleyerek, bu binanın, SALT'ın çok sesli duruşunu
yansıtmasını istedik. SALT Galata, salt bir sergi kurumunun ötesinde, öncelikle
araştırma imkanlarıyla ve oditoryumuyla 'düşünce üreten' bir kurum olmayı
hedefliyor. SALT sabitleşmiş kalıplar yerine, araştırma, paylaşma ve birlikte
yeni fikirler üretmeye odaklanıyor. Bir program fabrikası gibi işleyen SALT
Beyoğlu'nun ardından, SALT Galata'nın araştırma ve paylaşma kapasitesiyle
devreye girmesi sonucu misyonumuz tümüyle görünür olacak'' dedi.
Buluşmanın ardından
açık arşiv, Osmanlı Bankası Müzesi, oditoryum, çalışma atölyeleri, cafe, mağaza
ve sergi salonlarından oluşan SALT'ın Galata binası gezilerek basın mensuplarına
tanıtıldı. SALT Galata'da ayrıca Prof. Dr. Zainab Bahrani, Prof. Dr. Zeynep
Çelik ve Prof. Dr. Edhem Eldem tarafından kavramsallaştırılıp hazırlanan
''Geçmişe Hücum: Osmanlı İmparatorluğu'nda Arkeolojinin Öyküsü, 1753-1914,
arkeolojinin Yakındoğu'daki zengin ve karmaşık hikayesi'', Gülsün
Karamustafa'nın ''Peçesi Açılan Modernizm - Tarihleri Örgülemek'',
Araştırmacı-sanatçı Tayfun Serttaş'ın hazırladığı, İstanbul'da 1935'ten 1985'e
kadar kesintisiz olarak fotoğrafçılık yapan ''Maryam Şahinyan Arşivi'' sergileri
sanat sevenlerin beğenisine sunuldu.
Foto: 'Peçesi Açılan Modernizm - Tarihleri Örgülemek' sergisinden
bir görüntü
Foto: Osaman Hamdi, 1883'teki Nemrut kazıları sırasında
kabartmaların kopyasını alırken