S.Ü. Sakıp Sabancı Müzesi’nin (SSM), Ağa Han
Kültür Vakfı’nın işbirliğiyle düzenlediği Ağa Han Müzesi
Hazineleri sergisi, bugün (5 Kasım Cuma) açılıyor. En değerli İslam
sanat eserlerini bünyesinde barındıran ve 2013 yılında ziyarete açılacak
Ağa Han Müzesi’nin başyapıtlarını sanatseverlerle buluşturan
sergi, ilk kez halkının büyük çoğunluğu Müslüman olan bir ülkede
gerçekleştiriliyor.
İslam dünyasının, Endonezya’dan Sicilya’ya,
Endülüs’ten Çin’e uzanan farklı coğrafyalarda aynı döneme denk gelen
yansımaları, sergi kapsamında ilk kez vitrine çıkıyor. Sergide; seramik, ahşap,
metal, kumaş gibi materyallerden yapılmış ve üzerlerinde Kuran’dan metinlerin
yer aldığı objelerin yanı sıra, elyazmaları ve minyatürler de yer alıyor. 'Ağa
Han Müzesi Hazineleri' sergisi, 27 Şubat 2011 tarihine kadar Sakıp Sabancı
Müzesi’nde görülebilecek.
Sergiyle
ilgili bilgi veren SSM Müdürü Dr. Nazan Ölçer, “2013’te
Toronto’da hizmete girecek Ağa Han Müzesi’nin başyapıtlarından seçmeler,
Avrupa’da pek çok kentte sergilenmesine karşın, ilk kez Müslüman bir ülkede
sanatseverlerle buluşuyor. İslami sanatların seçkin örneklerinden oluşan sergi,
koleksiyonun toplandığı ülkelerin coğrafi ve kültürel çeşitliliği aracılığıyla,
İslamın evrenselliğine işaret ediyor ve İslam sanatının Avrupa’dan Çin’e ulaşan
bir coğrafyada beslendiği ve beslediği kültürleri gözler önüne seriyor.
Serginin; İslam sanatının dünyanın dört bir yanında ortaya çıkan ve hiç
görmediğimiz yansımalarını gözler önüne sererek, belki de zaman zaman
unuttuğumuz hoşgörü ve karşılıklı anlayış hislerini tazeleyeceğini umuyoruz.”
dedi.
Ağa
Han Kültür Vakfı Genel Müdür Luis Monreal ise sergideki
başyapıtların, Toronto’da 2013’te açılacak Ağa Han Müzesi’ne ait olduğunu
belirterek, “Kuzey Amerika’da böyle bir müze kurma fikri, Batı dünyasına İslam
kültürünün çeşitliliğini göstermek amacıyla ortaya çıktı. Çünkü İslamiyet, geniş
bir coğrafyaya yayılan, farklı mezheplerden inananlarıyla, 1300 yıldan uzun bir
geçmişe sahip bulunuyor. İslam sanat ve geleneğinin evrensel yönünü de
göreceğimiz sergide yer alan eserler arasında, Çin’den İspanya’ya kadan çok
geniş bir coğrafyayı kapsayan eserler bulunuyor.” dedi.
Sergi
Küratörü Benoit Junod, “11 Eylül’den sonra yaşanan,
‘medeniyetler çatışması’ değil ‘cehalet çatışması’dır. Batı dünyası, ne yazık ki
İslamiyet hakkında fazla bilgi sahibi değil. İnsanoğlu bilmediği şeylere karşı
hem korku besler hem de tavır alır. Kanaatimce, İslam’a karşı oluşan önyargıyı
kırmak için, önce bu ‘bilinmezlik’ perdesinin aralanması gerekir. İslam geleneği
doğru şekilde yansıtılmalı, İslam kültür ve sanatının evrenselliği
vurgulanmalıdır. ‘Efsane İstanbul’ sergisini de kurgulayan Boris Micka,
eserleri, İstanbullulara farklı bir deneyim yaşatacak ve ziyaretçiyi sıkmayacak
interaktif bir düzenle yerleştirdi. Bazı eserlerin üzerindeki yazılar,
dokunmatik ekranlar yardımıyla Farsça, Türkçe ve İngilizce olarak okunabilecek.”
dedi.
Ağa
Han Müzesi
Adı; zenginlik, ihtişam, medeniyet, çağdaşlık ve
zarafetle birlikte anılan Ağa Han (4. Kerim Ağa Han), İsmailî mezhebinin ruhani
lideri olması sebebiyle “dini liderlik” kavramıyla da özdeşleşiyor. Ağa Han,
1977’den beri İslam kültürünü başarıyla yorumlayan çağdaş tasarımlara verilen
“Ağa Han Mimarlık Ödülleri”yle sanat dünyasında saygın bir yere sahip bulunuyor.
Açtığı hastane ve sağlık kuruluşlarıyla toplum yararına pek çok projeyi hayata
geçiren Ağa Han Kültür Vakfı ise 1988’den bu yana, dünyanın önemli merkezlerinde
faaliyetlerini sürdürüyor.
SSM’de sergilenen eserler, Japon Mimar
Fumihiko Maki tarafından tasarlanan ve pek çok kez “dünyanın en yaşanılası
şehri” seçilen Toronto’da 2013’te açılacak Ağa Han Müzesi’nde yer alacak.
Müzenin, Kuzey Amerika’da İslam sanatı ve kültürüne ayrılan ilk büyük kapsamlı
eğitim ve sergi merkezi olması hedefleniyor. İslam toplumlarının düşünsel,
kültürel, sanatsal ve dinsel mirasıyla ilişkili, çeşitli dönemlerden ve
coğrafyalardan kalma ürünleri toplama, koruma ve sergileme misyonunu üstlenen
müze, önceliğini toplumsal eğitime verecek.