Sakarya Nehri’nden İstanbul’a su çekilmeye başlanması üzerine harekete geçen Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, “İstanbul’un yeni su kaynağı Sakarya Nehri ve su alma yapısı teknik görüşü” başlığını taşıyan bir rapor yayınlandı. Daha önce İSKİ tarafından yapılan açıklamaların tersine görüş ortaya koyan ÇMO’nun raporunda, “Tüm parametrelere göre su kalitesi değerlendirildiğinde havzadaki istasyonlarda genel olarak su kalitesinin üçüncü veya dördüncü sınıf seviyesinde, yani çok kirlenmiş veya kirlenmiş su olduğu görülmektedir” ifadelerine yer verildi.
Milliyet'ten Mert İnan'ın haberine göre, raporda Sakarya Nehri’nin olduğu havzanın Türkiye’deki endüstriyel faaliyetin en yoğun olduğu bölge olduğu vurgulandı ve şu görüşlere yer verildi:
“Ankara, Eskişehir ve Sakarya illeri başta olmak üzere havzanın neredeyse tamamında birçok farklı sektörden sanayi kuruluşu faaliyet göstermektedir. Mevcut durumda faaliyette olan ve yakın zamanda faaliyete geçmesi beklenen toplamda 30’un üzerinde organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. Sakarya nehrinden İstanbul’a günlük 700 bin metreküp su taşınmaya başlanmıştır. TÜBİTAK MAM Çevre ve Temiz Üretim Enstitüsü Temmuz 2013’te hazırladığı Havza Koruma Eylem Planlarının Hazırlanması-Sakarya Havzası proje taslak raporu, Sakarya Havzası Su Kalitesi Değerlendirmeleri bölümünde, Sakarya Nehri ve kolları incelenerek, kirli olduğu tespiti ortaya konulmuştur.”
Raporda ayrıca “Sakarya Nehri, 824 kilometrelik hat boyunca 7 milyon insanın faaliyetlerinden kaynaklanan çeşitli baskı unsurlarının tehdidi altındadır. Arıtılmayan veya kısmen arıtılan evsel atıksu deşarjları, arıtılmayan endüstriyel atıksu deşarjları, tarımsal, hayvancılık faaliyetlerinden gelmesi muhtemel kirleticiler kirlilik kaynakları olarak tespit edilmiştir” denildi.