Akbank üst yönetimi, Sabancı Center’ın 33.
katında hazırlanan bir öğlen yemeği için kadın ekonomi yazarlarını davet
etmişti; gittik. Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı
Dinçer, Birleşmiş Milletler Çevre Programı’nın (UNEP)
desteklediği Golabal Reporting Initiative (GRI)
organizasyonunun raporlama tekniğiyle hazırlanan “Sürdürülebilirlik
Raporu”nu; Kurumsal Yönetim ve Sosyal Sorumluluk Komitesi Başkanı ve
Murahhas Üyesi Hayri Çulhacı ve Bireysel Bankacılık ve Kurumsal
İletişim’den sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Hakan Binbaşgil ile
birlikte açıklıyordu.
Akbank içini açtı
Türkiye’de ilk kez bir mevduat bankası, hesap verilebilirlik kriterlerini
finansal göstergelerle sınırlamayacağını ilan ediyor. İsteyen herkes Akbank’ın
web sayfasına konan “Sürdürülebilirlik Raporu” nu tıklayarak, sayfa sayfa
bankanın içinden tur atabilir! Kullanılan su miktarından, doğalgaza; yaşa
ortalamasından, sorunlu kredilere; sanatsal etkinliklerden, performans
kriterlerine kadar bankayla ilgili birçok bilgi “tek bir rapora“
sığdırılıyor. Rapor yalnızca “hissedarlara” değil, tüm “paydaşlara”
sesleniyor.
Sabancı Dinçer “22 yıllık bankacıyım, sürdürülebilirlik kavramını babam Erol
Sabancı’dan, genel müdürüm Oğuz Karahan’dan öğrenmiştim. Mevduatın bize emanet
olduğunu bilerek, yüksek karlılık hedeflerini tutturarak her yıl büyüdük.
Akbank, sanat ve kültür mirasını korumak ve gelecek kuşaklara aktarmakta çok
başarılı oldu. Akbank Çocuk Tiyatrosu 30 yıldır, Akbank Oda Orkestrası 18
yıldır, Akbank Caz 20 yıldır etkin. Bunlara gençliği, eğitimi ve çevreyi
ekliyoruz” diyor.
Rapor bugün, bürokrasiye, iş ortaklarına, yurtdışı temsilciliklere,
üniversitelere de gönderilecek. Kara para ile mücadele, şeffaflık, sosyal
sorumluluk, çevre duyarlılığı, cinsiyet eşitliği, çocuk hakları,
çalışanların-tüketicilerin memnuniyeti gibi global bankacılık ilkelerine
bağlılık yönünde atılmış bir adımÖ
Ilısu’ya kredi verecek mi?
Çulhacı, “Bundan iki yıl önce karbondioksit salınım verilerimiz daha kötüydü,
o nedenle raporun ilanını geciktirdik” diyor. Uluslararası karşılaştırmaya göre
“Yine kötüyüz” demeyi de ihmal etmiyor. Çevre vurgusunun geleceği yer belli: 12
bin yıllık antik kent Hasankeyf’i sular altında bırakacak Ilısu Barajı
projesine; Avrupa finans kurumlarından oluşan konsorsiyumlar açtıkları
kredileri geri çekerken, Akbank bu projeye kredi verecek mi?
“Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi”nin Akbank ve Garanti Bankası’na yönelik
protesto eylemlerini de hatırlattığımızda, Sabancı Dinçer “özeleştiri” olarak da
yorumlanabilecek şu yanıtı veriyor: Krediyi Hazine’ye açıyoruz. Çevre ile ilgili
bir problem olursa, onlar giderirler diye düşünüyoruz. Ilısu Barajı son örnek
olacak. 2007 yılında BM Küresel İlkeler Sözleşmesi’ni imzalayan Akbank’ın bu
konuda alacağı karar çok önemli.