8 Nisan Dünya Romanlar Günü kutlamasında katılım az,
katılanlar mutsuzdu. Ortak talep evlerine geri dönebilmek. Sulukule
Platformu etkinliğe destek veren belediyeyi protesto etti.
"Eski mahallemi çok özlüyorum. Bize verilen sözler tutulmadı. Hani evler
nerede? Şimdi Balat'a geldik, kirada oturuyoruz. Herkes başka memlekete gitti.
Çok üzgünüz. Eğlencemiz kalmadı hiç. Başbakan çocuk doğurun diyor. Ben iki
çocuğa bakamıyorum."
"Kentsel dönüşüm" gerekçesiyle Sulukule'deki evinden edilen Zehra
Piroğlu, 8 Nisan Dünya Romanlar Günü için düzenlenen kutlamada
kutlayacak birşey bulamayanlardan.
Dün akşam Fatih Belediyesi ve Sulukule Roman
Kültürünü Geliştirme Derneği işbirliğince Balat
sahilinde bir etkinlik düzenlendi. Sulukule
Platformu'ysa etkinliği protesto etti. Platformdan yapılan açıklamada
"Bugünkü kutlama aslında yine Romanların kendilerinin organize ettiği bütçesiz
bir kutlamadır. Fatih Belediyesi sadece yer ve ses düzeni vererek organizasyonu
kendi iyi niyetiymiş gibi sahiplenmektedir" dedi.
Balat Sahili'ndeki Fener iskelesi yakınlarında, dans, perküsyon, defile ve
klarnet grupları sahne aldı. Romanların modacısı Kobra Murat'ın
sunduğu Festivalde, şarkıcı Ümmiye, Cipsy Carnaval Klarnet 3'lüsü, Ahırkapı,
Sulukule ve Çanakkale Roman Orkestraları'nın yanı sıra Yaşar Akpençe Perküsyon
Grubu sahne aldı. Kobra Murat'ın mankenleri bir defile sundu. Sahne
performansları yanı sıra Balat- Fener- Ayvansaray sahili boyunca her yörenin
Roman grupları ve çerileri kendi gösterilerini düzenledi.
Kutlamaya katılanlardan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekili
Çetin Soysal, bianet'e "Sulukule yıkıldı. Ama oraya yeni
binalar yapılmaması için mücadele edeceğim" dedi.
"Romanların yerinde yaşama, iş, yeteneklerini geliştirebilecek alanların
olması, potansiyel suçlu algısının değişmesi ve asimilasyon gibi sorunları var.
İnsanlara aş, iş vermezseniz, bir sosyal devlet olarak görevinizi yerine
getirmezseniz o insanlara da doğal olarak suç işler. Hem koşulları iyileştirme
hem de onları potansiyel suçlu olarak gör. Sulukule Roman bölgesidir. Onların
asimile olmadan yaşayabilmeleri için çalışıyoruz."
Katılan Romanlar da "kentsel dönüşüm"e tepkiliydi. Yaşariye
Özel "Çadırda kalıyoruz. Sözde Roman açılımı yaptılar. Evlerimizi hep
müteahhitlere peşkeş çektiler. Sonra da bizi attılar. Sadece Sulukule değil
bütün Romanlar çok üzgün" dedi.
Bahariye Budak "Kutlamaya gelmeyen Romanlara hak veriyorum.
Neşemiz mi var artık?" derken Ayfer Göle "Belediye başkanı
dişçi değil mi? Parasızlıktan dişlerimi yaptıramıyorum. Önce benim dişlerimi
yapsın" diye ekledi.
Kamile Karakurt'un talebi de evinden edilen pek çok
Romanınkiyle aynıydı: "Beni eve soksunlar. 3 çocuğumla birlikte çadırda
kalıyorum. Kocam cezaevinde. Kızım cami kapısında selpak satıyor. Öbür kızım da
sara hastası. Perişan olduk."