Riskli Yapılara Yeni Düzenleme



Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca, toplam yapı sayısının yüzde 65'i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatsız inşa edilerek sonradan yapı ve iskan ruhsatı alan yapıların bulunduğu yerleri "riskli alan" olarak belirlenebilecek.

Bakanlığın 6306 sayılı "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun"un uygulama yönetmeliğinde yapılan değişiklikler, Resmi Gazete'de yayımlandı. Gerçekleştirilen değişikliklerle 6306 sayılı kanunda yapılan düzenlemeler ve daha önce alınan Bakanlar Kurulu kararları, yeni uygulama yönetmeliğine yansıtıldı.

Buna göre, Bakanlık tarafından kamu düzeni veya güvenliğinin olağan hayatı durduracak ya da kesintiye uğratacak şekilde bozulduğu yerlerde, "Planlama, altyapı hizmetlerinin yetersiz olması, imar mevzuatına aykırı yapılaşmanın bulunması, altyapı veya üstyapıda hasar meydana gelmiş olması sebeplerinden birinin veya bir kaçının bir arada bulunması halinde uygulama bütünlüğü gözetilerek belirlenen alanlar, riskli alan olarak belirlenmek üzere teklif olarak Bakanlar Kuruluna sunulur." hükmü getirildi.

Ayrıca Türkiye genelinde üzerindeki toplam yapı sayısının en az yüzde 65’i imar mevzuatına aykırı olan veya yapı ruhsatı alınmaksızın inşa edilmiş olmakla birlikte sonradan yapı ile iskan ruhsatı alan yapılardan oluşan alanlar da "riskli alan" olarak belirlenmek üzere teklif olarak Bakanlar Kuruluna sunulabilecek.

Kira yardımı yönetmelikte

Yönetmelikte, riskli yapı tespiti için yapılacak usul ve esasları ile bu kapsamda riskli yapı tespiti yapacak mühendislerin sahip olması gereken nitelikler detaylandırılırken, riskli yapıların belirlenmesine yönelik denetimlerde de yeni zorunluluklar ve cezai hükümler getirildi. Böylelikle riskli yapılara yönelik denetim süreçleri artırılmış oldu.

Öte yandan daha önce 6306 sayılı kanundaki değişiklikle tapusuz gecekondu sahiplerine yönelik "kira yardımı" yapılması gibi getirilen haklar, uygulama yönetmeliğine de eklendi.

Ayrıca kentsel dönüşümde problemli alanların çözümüne yönelik riskli alanlardaki uygulamalarda maliklerin üçte iki çoğunlukla karar almasına ilişkin hususlar ile üçte birlik kısımda kalanların hisselerinin satışına ilişkin hususlar ve vergi, harç ve ücret muafiyetleri ile yardımlara ilişkin hususlar, uygulamaları kolaylaştıracak şekilde yeniden düzenlendi.