Yaşanan felaket sivil toplum örgütlerinin, çeşitli odaların da
tepkisini çekti. TMMOB Şehir Plancıları Odası Genel Başkanı Hüseyin Tarık
Şengül, "İstanbul, Trakya, Bartın, Batman ve Antakya’nın sel felaketi açısından
Türkiye’nin riskli bölgeleri olduğunu her zaman söylüyoruz. Dolayısıyla İstanbul
ve Trakya’da yaşanan üzücü olay bizim için sürpriz olmadı" dedi.
Buzdağının görünen yüzü
"Bu bölgelerde daha önceleri de benzer olaylar yaşandı ama bir
kere bile 'biz ne yapmalıyız?' diye davet almadık. Çünkü eğer uzman inceleme
yaparsa biliniyor ki bu bölgeler gelişmeye kapatılacak" diyen Şengül şöyle devam
etti: "Bugün bu yaşananların en büyük sorumluları, su havzaları, dere yatakları,
kıyılar ve vadileri risk altında olduğunu bilerek gelişmeye açanlardır. Ranta
'evet' diyenler, felakete ‘hayır’ diyemiyor."
Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Uygar Özesmi ise "Bu
buzdağının görünen yüzü. Altyapıdaki eksikliklerimiz, iklim değişikliğiyle
birleşince geriye yitirilmiş hayatlar, kaybedilmiş topraklar ve müthiş bir
ekonomik zarar kalıyor. Hükümet ve tüm Türkiye olarak lütfen bu felaketleri
ciddiye alalım. Bunlar gelecekte başımıza geleceklerin yalnızca ufak işaretleri"
dedi.
TMMOB Orman Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Besim
Sertok da "Doğada hiçbir şey olağan dışı değil. Önemli olan bu felaketten
sorumlu olanların işi doğaya yıkarak felaketi normal dışı olarak nitelemesi.
İstanbul’a nüfus akışı devam ettiği sürece kentteki altyapıyı güçlendirmek zor.
İstanbul bu şekilde yönetildiği sürece buna benzer olayları yaşamaya devam
edeceğiz. Plan revizyonlarının yapılması gerekiyor" diye
konuştu.