Radyoaktif Atığa Tel Örgülü Önlem!



Cumhuriyet Gazetesi'nden Mahmut Lıcalı'nın haberine göre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun (TAEK) talimatıyla, İzmir Gaziemir’deki üzeri 10 bin 200 ton toprakla örtülen radyoaktif atığın çevreye karşı olumsuz etkilerine tedbir almak ve güvenlik amacıyla söz konusu alanın “tel çitle çevrildiğini” bildirdi. Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) Başkanı Baran Bozoğlu, “Radyoaktif atıktan koşarak kaçılamaz. Etrafı çitlerle çevrili bir alan her türlü doğa olayına açıktır” dedi.

İzmir Gaziemir’de kurşun üreten bir fabrikanın neden olduğu radyoaktif kirliliğin ortaya çıkmasıyla yaşanan çevre skandalı, TAEK’in kirliliği ortadan kaldırmak için uyguladığı yöntemle ikinci bir skandala neden olmuştu.

Toprakla örtülmüştü

Radyoaktivite tespit edilen bölgelerdeki atıkların radyasyon geçirmeyen depolara konulması gerekirken, bu bölgenin üzerine TAEK’in talimatıyla 10 bin 200 ton toprak dökülmüştü. TAEK’in talimatı doğrultusunda uygulanan söz konusu yöntem bilimsel olmadığı için eleştirilirken, TAEK bu işlemin ardından toprağın üstündeki radyasyon seviyesinin doğal seviyelere indiğini bildirmişti.

Bağımsız İstanbul Milletvekili Levent Tüzel’in üzeri toprakla örtülen radyoaktif atıkların zaman içerisinde yeraltı sularına, bitki örtüsüne ve civarda yaşayan insanlara etkilerine karşı ne tür önlemler alındığı sorusuna Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verdiği yanıt akılları bir kez daha karıştırdı.

Koşarak kaçılmaz

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, TAEK’in hangi bilimsel dayanağa göre radyoaktif atığın üzerini tonlarca toprakla örttüğü sorusuna yanıt vermezken, tesisin tamamının İzmir Valiliği bünyesinde oluşturulan çalışma grubunun kontrolünde söz konusu firma tarafından “tel çit ile çevrildiğini” ve “güvenlik noktalarının” oluşturulduğunu bildirdi.

Bayraktar, TAEK’in alanda bulunan atık miktarını tespit etmek üzere jeofizik etüt yapılması ve yeraltı suyuna etkilerinin saptanabilmesi için gözlem sondaj kuyularının açılması çalışmalarına da başladığını bildirdi.

Bayraktar, İzmir Valiliği nezdinde DSİ, İZSU Genel Müdürlüğü ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkililerinin katımıyla yapılan toplantıda sondaj ve etüt çalışmalarının Ege Üniversitesi, İZSU ve DSİ koordinasyonunda yapılmasının kararlaştırıldığını belirtti. ÇMO Başkanı Baran Bozoğlu radyoaktif atığın üzerinin toprakla örtülmesinin, tedbir olarak da alanın çitle çevrilmesinin Türkiye’de halen nükleer atıklara ilişkin ulusal ve yerel düzeyde sorunun çözümünde hareket edecek, riski ve afeti yönetecek bir yapının olmadığını gösterdiğini kaydetti.

Kontrol noktası ve atığın bulunduğu alana çitler konulmasının sorunun çözümü olmadığına işaret eden Bozoğlu, şunları dile getirdi: “Bu yaklaşım, ülkemizdeki tehlikeli atıklar için de aynı algıya mı sahip? O zaman, radyoaktif atık gibi ciddi bir sorun olan tehlikeli atıkların da üstünü toprakla örtüp etrafını çitle çevirelim. Radyoaktif atıktan koşarak kaçılamaz. Etrafı çitlerle çevrili bir alan her türlü doğa olayına, insan ve canlı sirkülasyonuna açıktır. Yağmur, rüzgâr ve bölgedeki her türlü canlı bu kirliliği taşımaktadır. Ortaokul coğrafya dersine giren herhangi bir öğrenci bile bunu bilebilir. Ya herhangi bir radyoaktif kirlilik yoktur desinler ve çitleri kaldırıp kontrol noktalarını iptal etsinler ya da kirlilik olduğunu kabul edip yapmaları gerekeni yani atıkları oradan alarak uygun koşullarda depolanmasını sağlasınlar. Aksi takdirde, çevre sorunları ve halk sağlığı konusunda var olan güven sorunu daha da artacaktır.”