Profilo krize rağmen beyaz eşya sektöründe pazar payını
büyüten şirketler arasında. Sektörü canlandırmak için yapılan ÖTV indiriminden
artışla çıkmayı başarmışlar. Hatta Profilo Satış Direktörü Semir Kuseyri’den
aldığımız bilgiye göre “krizde en çok büyüyen” grup olmuşlar.
Başarılarını ve gelecekle ilgili planlarını öğrenmek için Profilo Satış
Direktörü Semir Kuseyri’yle konuştuk. 1970’li yıllardan beri Türkiye’de faaliyet
gösteren Profilo, 1995’ten beri Bsh grubunda. Yani Bsh Grubu’nun beyaz eşya
sektöründeki yerel markası aslında. Markanın ürünleri arasında buzdolabı başta
olmak üzere, çamaşır ve bulaşık makineleri ve fırın gibi pek çok beyaz eşya
çeşidi var. Üstelik Kuseyri’nin de dediği gibi Alman teknolojisi ile üretilen
ürünler orta kesime göre uygun fiyatlarda satılıyorlar. Ayrıca yurtdışında
bağımsız denetleme şirketleri tarafından denetleniyorlar. Çeşitli kalite kontrol
testlerinden geçiyorlar. Belki de bu sayede Kuseyri’nin dediği gibi
müşterilerden şikâyetle geriye dönüş sıfıra yakın...
Profilo’nun ürünlerinin en önemli özelliği sloganında saklı aslında: “Profilo
Dayanıklı Ev Aletleri”. Ürünler ev kadınlarının kullanımına uygun olarak yalın
ama bir o kadar da fonksiyonel olarak tasarlanmış. Kuseyri, kalitenin yanında
görselliğe de verdikleri önemden söz ediyor; komplike ya da çok düğmeli
görüntülerden bilerek kaçınılmış. Profilo’nun 2010 hedefleri arasında ürün
yelpazesini geliştirmek de var. İlk adım ankastre pazarına girmek. “Grubumuz
Alman markası. Üstelik de yıllardır Avrupa’da ankastre pazarında çok tecrübeli
olan bir marka... Hatta biz ankastre işinin ustasıyız diyebilirim. Türkiye’de
grubumuzun diğer markalarıyla ankastre pazarında çok yol almışız, pazar lideri
olmuşuz hatta. Şimdi Profilo olarak ankastre ürünlerini firmamızın tecrübesi ve
bilgisiyle birleştirerek sunacağız. Ev hanımlarını uygun fiyatlara ankastre
ürünlerle buluşturacağız. Kısaca 2010 yılında ankastre pazarında biz de varız”
diyor Kuseyri. Bu ürünleri de var olan ve yeni açılacak “kopsept mağazalarda”
sergileyeceklerini söylüyor.
BSH Grubu bünyesinde bulunan tüm markalar çevreye duyarlı. Firmalarının
vizyon, misyon ve değerlerinde bu konulara büyük önem verildiğini söyleyen
Kuseyri, “Global düşünüp yerel hareket eden bir markayız. Türkiye’de şartlara
uygun, insanların alım gücüne yakın, dayanıklı, hanımların kullanımına kolay
ürünler satıyoruz. Çevre konusunda da çok hassasız. Enerji tasarrufuna yönelik
müthiş fonksiyonel ürünlerimiz var. Su, deterjan ve elektrikten tasarruf eden
birçok ürünümüz var” diyor.
Semir Kuseyri bir konuya daha dikkat çekiyor: “Biz ürünlerimizi yurtdışında
bağımsız ürün denetleme kuruluşlarına denetlettiriyoruz. Yani ürünlerimizin
üstünde yazan her fonksiyon ve değer gerçek. Türkiye’de de böyle bir denetleme
kurumu olursa iyi olur. Burada her firma fabrikada kendi ölçüm yapıyor. Şuna
benzetiyorum bu durumu ben; eskiden müzik seti kolonları arasında savaş vardı.
‘Benimki 5 yüz vat. Hayır, benimki 2 bin vat’ denirdi... Kim ölçüyordu peki
bunu? O nedenle Türkiye’de de denetleme şart. Bizim ürünlerimiz
denetlenebilir”