Prof. Dr.Semra Aydınlı'nın Gözünden “Mimarlık Okullarının Yeni Sorumlulukları"



ENHSA 11. Avrupa Mimarlık Okulları Başkanları Toplantısı “Mimarlık Okullarının Yeni Sorumlulukları: Mezunları Sürdürülebilir bir Mimarlık Kariyerine Hazırlama” başlığı altında gerçekleştirildi. Hanya’da Akdeniz Mimarlığı Merkezi’nde, 6-10 Eylül 2008 tarihleri arasında yapılan toplantıda “yarışmacı mimar profili yaratmada yeni sorumluluklar”, “sürdürülebilir mimarlık eğitimi için yeni sorumluluklar”, “meslek kuruluşlarıyla yapıcı ilişkiler geliştirmede yeni sorumluluklar” ve “’Yeni Direktif” tarafından tanınan diplomatlara ilişkin yeni sorumluluklar” başlıkları tartışıldı.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Mimarlık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Semra Aydınlı’nın toplantı notları şöyle:

"Yarışmacı Mimar Profili Yaratmada Yeni Sorumluluklar

Mimarlık mesleği pazar ekonomisinin bir uzantısı olarak görülüyor... Bu rekabet ortamında ayakta kalabilmek için farklı bir mimar profilinden söz ediliyor. Bireyselliğin ve kişiselleştirilmiş çalışmaların ön plana çıktığı çağımızda, mimarın eğitimi, mimarlık pratiğinin kendinden menkul algılamalarına, bireysel yaklaşımlara, kişisel seçeneklere giderek açık hale gelmektedir. Mimarlık bölümlerinin kendi öğretme stratejilerini saptayabildikleri bu ortamda hassas bir mimar profilinden söz etmek olanaksız. Aynı zamanda, eğitim sistemimiz, salt bilgiye dayalı (girdiye dayalı) eğitimden çok bilgi ve beceriyi birbiriyle ilişkili kılabilen, içselleştiren yetkinliğe / yeteneğe dayalı (çıktıya dayalı) eğitime doğru ilerlemekte; bu olgu mezun profilinin daha tanımlı olmasını gerektirmektedir. Bu yeni durum karşısında, mimarlık okulları için yeni bir sorumluluk ortaya çıkıyor.

· Nasıl bir mezun profili tasarlayacağız?

· Ne tür yeterlilikler / yetenekler mezun profilini yapılandıracaktır?

· Öğrencilere ne tür esneklikler kazandırmalıyız?

· Hangi eğitim sistemi esnek düşünebilen bir mimar profili üretir?

· Öğrenmeye yönelik ne tür öğretme stratejileri geliştirmeliyiz?


Aslında akreditasyon – değerlendirme – kalite sağlama mekanizmaları açık veya örtük olarak belirli bir mezun profilini tanımlıyor. Mimarlık okulları, akreditasyon sisteminin belirlemiş olduğu kendine özgü mimar profiline ilişkin öneriler, tavsiyeler doğrultusunda yönlendirilmektedir.

Ancak, mevcut akreditasyon mekanizmaları,

· mimarlıkta çağdaş eğilimleri yansıtmakta mıdır?

· meslek pratiğinin talep ettiği gereksinimlerle uyumlu bir mimar profili ortaya koyabiliyor mu?

· mimarlık düşüncesinde ve pratiğinde ortaya çıkan değişimlere ayak uydurabilecek bir profil çizebiliyor mu?

· yeni pedagojik tavırları ve eğitim stratejilerini sistemin içine alacak kadar esnek olabiliyor mu?

Bu oturumda tartışılan diğer konular:

· akademik akreditasyon kadar mesleki akreditasyon – mesleğin beklentileri – de önemli…. eğitimde sürdürülebilirlik tam anlamıyla tartışılmıyor: meslek pratiği, stajlar ve eğitim arasındaki ilişkiler yeniden gözden geçirilmeli, diploma projeleri araştırmaya dayalı olmalı: belediyeler, sivil toplum örgütleri ile ortak projeler geliştirilmeli;

· kültürel pratik: yaşamın içinden mimarlık pratiği; kültürel pratik kavramının başka hangi açılımları olabilir? etik – estetik kültürel pratiğin neresinde yer alır? binalarda enerji performansı da kültürel pratiğin önemli bir bileşeni;

· eğitimin kalitesi söz konusu olduğunda standartlar yerine süreçlerin tartışılması….. müfredat tasarımı, öğretim üyelerine dağıtılması, değerlendirilmesi;

· bilgi teknolojilerinin eğitime, yaşam boyu öğrenmeye etkisi;

· yüksek lisans programlarının, bilgiyi öğrenme ve daha sonra kullanabilme becerisine yönelik - tasarımcı mimar yetiştirmeye yönelik - olması (her uzmanlık konusunun / bilgisinin bir mimari tasarım ürünü ile sonuçlanması), tasarım projelerinin aynı zamanda bir araştırma projesi olması (yaparak araştırma), araştırma becerisi ve mesleki yeterlilik arasındaki ilişkinin güçlü kılınması;

· araştırma projelerinin devletin ve özel kurumların talepleri doğrultusunda yapılması gerekiyor; yeni oluşumlara kapıları kapamamak, uluslararası çalışmaları gözetmek...

· mimarlıkta araştırma nasıl olmalı?

mimarlıkta araştırma yerine mimarlık için araştırma yapılmalı;

· diğer mimarlık okulları mezun profili ile kıyaslama (bench marking),

kalite güvencesi adına ulusal değerlendirme:

“bench marking”, (ulaşılması gereken mimar profilini saptamak amacıyla diğer mimarlık okullarının ortaya koyduğu ürünü / mimar profilini kıyaslama) değerlendirme ve akreditasyon arasında bir süreç…. Danimarka’da mimarlık okullarında uygulanıyor…. sonuç, eğitimin kalite güvencesinin sağlanmasında akademik özgürlüklerin korunması adına olumlu;

· diğer Avrupa mimarlık okulları tek bir akreditasyon sistemine tabi olmak istemiyor… ulusal akreditasyon önemli: mesleki kuruluşlar, devlet politikaları ve eğitim stratejileri arasında koordinasyon kurma adına ulusal akreditasyon yaygın.... küresel pazarda rekabet edebilen mimar tanımı için, fark yaratabilmek adına, ulusal değerlerin gözetilmesi şart…. mesleğin mobilitesi, eğitimin mobilitesi ile paralel, sorunları birlikte ele almak gerekiyor;

· Mimarlık pratiğinde izlenen değişimlere paralel eğitim sürecinin ve denetim mekanizmalarının birbirleriyle ilişkilerinin sürekli yeniden yapılandırılması gerekiyor.





Sürdürülebilir Mimarlık Eğitimi İçin Yeni Sorumluluklar

Hızla değişen dünyada ve meslek pratiğinin değişen koşullarında mimarlık eğitimi, mimarlık bilgisini güncelleştirme ve mimarın değişen koşullara uyum sağlama kapasitesini güçlendirme becerisini sağlayacak yetenekleri geliştirmeye yönelik olmalı. Bu bağlamda yeni öğretme amaçları ortaya çıkmakta; mimarın her yeni duruma uyum sağlama becerisini geliştirecek yeni pedagojik yaklaşımlara gereksinim artmaktadır. Mimarlık okulları için öngörülen yeni sorumluluklar bu yeni koşullar bağlamında ortaya çıkmakta; yenilikçi yaklaşımların, araçların, sistemlerin geliştirilmesine yönelik ortak çalışmalara gereksinim var.

· mezunlarımızın bilgisini kendi kendilerine sürdürebilir kılabilecekleri bir yetkinliği nasıl sağlayabiliriz?

· eğitim sistemimizi yaşam boyu öğrenme yaklaşımı doğrultusunda nasıl organize edebiliriz?

· bu konuda mimarlık okulları arasında nasıl bir işbirliği geliştirebiliriz?

· mezunlarımızın kariyerini ve bilginin sürdürülebilir olmaya katkısını nasıl izleyebiliriz?

Bu oturumda tartışılan diğer konular, sorular öneriler:

· öncelikle mimarlık nedir? sorusunun sürekli gündemde olması gerekiyor…. bina teknolojileri konusunda eğitimde sürdürülebilir bir strateji izlenmiyor….

· yaşam boyu öğrenme için geleneksel teknolojilerin yeni bina teknolojileri ile ilişkisi önemli…..

· mimarlık eğitimini sürdürebilir kılan nedir? öğretme şekli? bilginin içeriği (body of knowledge)?

· daha fazla yaratıcılık gerekiyor…. kural, kuram, yöntem gibi sınırlamalar olmadan eğitim için geriye ne kalıyor?

· diğer taraftan kalite güvencesinden söz ediliyor?

· biz neyi öğreteceğiz? sadece koçluk mu yapacağız?

· detay öğretecek miyiz? yoksa kataloglardan nasıl detay seçileceğini mi öğreteceğiz? Bir anekdot: Cesar Pelli kendi tasarladığı bir doğrama detayını önerdiğinde yüklenici firma zaman içinde ortaya çıkabilecek hasarı karşılaması için Cesar’dan …….bin dolar karşılında güvence belgesini imzalamasını istemiş…salt katalog bilginin güvenilir olduğu bir dünyada tasarım yapılıyorsa, biz neyi öğreteceğiz? Okulların sorumlulukları nereye kadar?

· Avrupa mimarlık okullarında öğretenlerin %80 inin mimarlık ofisi var; neyin öğretileceği gerçek mimarlık sorularıyla ortaya çıktığından bilginin içeriği kendiliğinden oluşuyor, standartlar minimumda tutuluyor....

· uluslar arası ve disiplinler arası farklı düşüncelerin, yaklaşımların değişimi için “workshop”lar öncelik kazanıyor....

· mimarlık bilgisi nedir? malumat (information) dan farkı? bilgi ve malumat arasında kalan öğrencinin biz öğretim üyelerine güveni önem kazanıyor....

· öğreten ve öğrenen in paylaştığı bir süreç…. eleştirel olabilmek, otomatik bir süreç değil; insana yönelik bir uğraş alanı içinde olduğumuzun farkındalığı ile eleştirel düşünme becerisi gelişiyor....

· sürekli kendini yenileyebilen bir sürecin uzantısı olduğumuzda sürdürülebilir eğitim gerçekleşiyor.....

· değişime ayak uydurma meselesine tersten bakmalıyız….. aslında değişen bizim dünyayı algılayış tarzımız; sürdürülebilir mimarlık eğitimi de algılanan dünyanın değişimine paralel olmalı…. görme biçimi, düşünme biçimi değiştikçe üniversite ve meslek kuruluşları arasındaki uzlaşma da pragmatik bir noktada gerçekleşiyor....

· “sürdürülebilir mimarlık eğitimi için, eleştirel düşünme karşıt durumları akla getirir; yeni açılımlar sağlar; yaşam boyu öğrenme için üzerine inşa edilebilecek bir zemin oluşturur”....

· her duruma göre tavır alabilen, farklı duruşu olan, soru cevap diyaloğu ile bilgisini, düşüncesini çoğaltabilen, aramaktan bıkmayan, pragmatik nedenler dışında derin ilişkileri fark edebilen mimar yaşam boyu öğrenme sürecine adım atmış olabiliyor....

Meslek Kuruluşlarıyla Yapıcı İlişkiler Geliştirmede Yeni Sorumluluklar

Eğitim ve meslek pratiği arasındaki karşılıklı ilişki gereksinimi, akademik ve profesyonel çoğunluk tarafından benimsenmiştir. Temsili kuruluşlar (ACE-EAAE) düzeyinde bazı girişimler mevcut; ancak üniversiteler güçlü, kalıcı, verimli ve amaç odaklı işbirliği kurmada nisbeten uzak duruyor. Mimarlık okulları için yeni sorumluluklar bu durumun dışında ortaya çıkıyor. Yaşam boyu öğrenme yaklaşımı, eğitim stratejilerinin belirlenmesinde meselenin özü haline geldiğinden, eğitim ve meslek pratiği arasındaki geçişleri sağlamada meslek kuruluşlarıyla ilişkiler giderek önem kazanmakta.....

· eğitimden pratiğe uzanan “süreklilik ile değişim potansiyeli olan bir bütün” ü oluşturacak koşulları sağlamak için okullar ne tür bir inisiyatif almalıdır?

· ne tür yeterliliklerin, yetkinliklerin geliştirilmesine öncelik verilmelidir?

· söz konusu yetkinlikler ne tür amaçlara ve perspektiflere yönelik olmalı?

· söz konusu yeterliliklerin / yetkinliklerin/ yeteneklerin sağlanmasında mesleki kuruluşlarla ne tür bir işbirliği yapılabilir?

· olumlu bir gelişme sergileyen işbirliği örneği var mıdır?

Bu oturumda tartışılan diğer konular, sorular öneriler:

· Yeni direktif mesleğe girişi denetliyor; akademik niteliğe (qualification) karışmıyor…. her kurum kendi nitelik normlarını bu çerçevede kendi düzenliyor.

· yaşam boyu öğrenme için nitelik arayışında teknik olarak meslekten eğitime, eğitimden mesleğe çift yönlü bakış mevcut…

· mimarın toplumla ilişkisi de bu çift yönlü bakış sonucu belirleniyor…

· mimarlık eğitimi birçok mesleğin çalışma alanlarına açık olabiliyor… bu durumda tasarım yeteneği her şeyin üstünde duruyor;

· mesleki beceriler ve bilgi öncelikle yaşam boyu öğrenmeye destek olacak şekilde geri planda kalarak, ilişkileri sürekli akılda tutmaya yönelik bir yapı sağlıyor;

· yapısal meselelerle düşünmeye başlama, malzeme ile çalışma pratik ile olan ilişkiyi kurmada önemli….

· güncel mimarlık üretimini teknoloji ve konstrüksiyon açısından anlama önemli…

· yeni direktif pazara giriş odaklı; bu bağlamda akademik ve mesleki nitelik tanımları (qualifications) bir bütün… birbirinden ayrı düşünülemez…

· eğitimin süresi önemli değil; eğitimin kalitesi ve sürdürülebilirliği önemli!

· mezunlarımız neyi yapabiliyorlar? Ya da neyi yapmalarına izin veriliyor?

mezunların sürekli kendilerini yeni konulara adapte edebilmesi, formal eğitim ile yaşam boyu eğitim arasındaki geçişleri özümsemesi ile olası…

· “3 +2 yıl mimarlık eğitimi sonrası meslek pratiği en az 2 yıl olmalı” görüşü hakim … ancak, pratik deneyim kazanmak için stajyer mimar olarak çalışma / çalıştırma mevzuatında cevaplanması gereken büyük sorular var…. mesleki pratik deneyimi için öğrenci organizasyonları aktif olmalı… EAAE ile ACE nin işbirliği içinde çalışması belki sorulara yanıt bulmada yardımcı olabilir.

“Yeni Direktif” tarafından Tanınan Diplomalara ilişkin Yeni Sorumluluklar

Yeni direktif – mesleki yeterlilikler direktifi –2007 Kasım ayında yürürlüğe girdi. Daha önce “Mimarlar Direktifi” (85/384/EC) olarak tanınan direktif “Mesleki Yeterlilikler Direktifi” olarak değiştirilmiş; diplomaların tanınması tamamen mesleki kuruluşların ve Avrupa Birliği servis kuruluşlarının inisiyatifine bırakılmıştır. Buna karşın, mimarlık okulları müfredat programlarının akademik ruhunu ve değerler sistemini korumak durumunda… Yeni direktifin 11 noktasında belirlenen güncel duruma göre, müfradat programı için çağdaş standartları saptamak ve diğer Avrupa ülkelerinde mimar olarak çalışma koşullarını kendi mezunlarına sağlamak için mimarlık okullarında yeni sorumluluklar ortaya çıkmakta……

Bu oturumda tartışılan diğer konular, sorular öneriler:

· mesleki yeterlilikler direktifine 2 yıl mesleki deneyim şartı eklenmesiyle mimarlık eğitimi 3 aşamalı duruma geliyor…. 3+2 iki aşamalı eğitim “education” olarak tanımlanırken 2 yıllık mesleki deneyim “training”, 3. aşama olarak sürdürülüyor;

· diploma, “mimarlık” yapmak için bir şey ifade etmiyor; 11 noktaya vurgu yapan direktif hakkında “her ülkenin kendine özgü bir yorumu olmalı” deniyor......

· Brüksel merkezli direktif listesine kayıtlı olmak gerekiyor mobilite ve yetkinlik belgesi için….

· Brüksel koordinatörler toplantısına ulusal komiteden bir akademisyen ve bir pratisyenin temsilci olarak katılması, ve PQD ( Professional Qualifications Directive) için uzman önerilerine açık bırakılması öngörülüyor;

· Mimarlık okulları ve meslek kuruluşlarının birlikte çalışma süreci ulusal düzeyde olmalı; ancak ACE (Avrupa Mimarlar Konseyi) ve EAAE (Avrupa Mimarlık Eğitimi Birliği) nin ortak çalışmalarıyla saptanan hedefler doğrultusunda PQD uygulanmalı...

· AB Reform Süreci kapsamında 2009 da başlayıp 2014 de sona erecek müzakerelerin sürdürülmesi sonunda yeni direktifin revizyonu oylanacak;

· diplomaların tanınması gerek meslek kuruluşları gerekse akademik ortamın uzlaşmasıyla farklılıkları minimuma indirerek gerçekleşmeli; eğitim ve meslek kuruluşları arasındaki sinerji, yaşam boyu öğrenme yeteneğine odaklanan eğitim kalitesini ve mimar profilini belirlemeli.....

· bu bağlamda, yüksek lisans programları mesleğe hazırlık anlamında projeye dayalı araştırma etkinliği olarak yeniden yapılandırılmalı......"