Planlar ‘Kuyuya’ Düştü!

İnciraltı'nın “termal turizm alanı” ilan edilmesinin ardından planlama çalışmaları da “hızla” ilerliyor. Buna karşın bölgenin jeotermal konusunda yetersiz olduğu, planının sermaye gruplarına peşkeş çekilmesi için yapıldığı öne sürülüyor. Termal turizm hedefine karşın bölgede jeotermal sondaj alanı belirlenmemesi de dikkat çekiyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerinin önceki gün, hazırlanan plan taslağını halkın katılım toplantısında açıklamasıyla yeni bir tartışma başladı. Yaklaşık 5 bin dönümlük alanın yarısından fazlasını yapılaşmaya açacak plan taslağında, yüzde 40'lık bölüm de, bakanlık yetkileri tarafından açıklandığı şekliyle “tepkileri önlemek adına” yeşil alan olarak bırakıldı.

Toplantıda yer alan jeoloji mühendisi Tahir Öngür, termal turizm için bölgedeki jeotermal kaynakların yetersiz kalacağını öne sürdü. İnciraltı'na kruvaziyer limanı ve tüp geçit yapılmasının düşünüldüğünü, termal turizm planının da bölgenin “dönüşümü” için kullanıldığını savunan Öngür, “Bu plan İnciraltı'nın kökten dönüşümünün bir parçası. Kıyıya yakın kesimleri turistlik alanlarla kaplayıp, otoyolun kenarını da lüks konut yapılarına ayıran bir planla karşı karşıyayız. Bu planın süsü 'termal turizm'” diye konuştu.

Taşıma su...

Deniz kıyısına yaklaştıkça su dolaşımının azaldığını, açılan kuyulardan 30 - 40 derece su çıktığını ancak bunların zaman içinde tuzlu suyla karışacağını dile getiren Öngür, “Hiçbir şekilde bu plana konu olan alanda otoyolun kuzeyinde uzun süreli, yatak tesisleri, termal tesisleri besleyecek termal su temin etmek mümkün değil. Bakanlık yetkilileri de biliyor ki, oraya termal suyu Balçova'dan taşıyacaklar. Şu an Balçova'da bile sorun yaşanıyor. Kuyu basınçları sürekli olarak düşüyor. Bugünkü kuyular bile yeterli olmuyor. O kadar yapı yapıldıktan sonra bunları ısıtmak mümkün olmayacak. Bundan sonra İncirlaltı'ndaki tesislere jeotermal vermek için konutların jeotermali kesilecek. Bu plan İnciraltı havzasının paylaşılması için oluşturulduğu çok açık” dedi.

Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Hasan Baykal da, bölgenin yapılaşmaya açılmasıyla jeotermal çalışma yapılmasının imkansız hale geleceğini söyledi. İnciraltı'nın turizm amaçlı düzenlenmesine karşı olduklarını söyleyen Baykal, “Bu bölgede jeotermalle ilgili alanların hiçbiri imar dışı bırakılmamış. Böyle bir şey kabul edilemez. Bir insan bindiği dalı kesemez. Bu bölge koruma altına alınmazsa sondaj dahi yapamazsınız. Buranın potansiyelini tam olarak bilmiyoruz. Buraları imara açarsanız arama ve işletme çalışmaları nasıl yapılacak? Bu planlamanın ardından bölgeye ilişkin jeotermal çalışma yapılması mümkün olmayacak” diye konuştu.

Maden Tetkik Arama'dan emekli olan Yüksek Jeoloji Mühendisi, İzmir Jeoloji Mühendisleri Odası Jeotermal Komisyonu Üyesi Dr. Servet Yılmazer de, İnciraltı'nda jeotermal potansiyeli olabileceğini ancak planda sondaj alanları bırakılmaması durumunda bölgenin bu kaynaklardan yararlanmasının mümkün olmadığını söyledi. Planlarda kuyu açılacak yerlerin belirlenmesi gerektiğinin altını çizen Yılmazer, ancak plan taslağında böyle bir yer ayrılmadığını dile getirdi.

Fay hattı...

Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya ise, İncirlaltı'nda jeotermal olduğunu düşündüklerini belirterek, “Biz buranın jeolojik yapısından ve fay hatlarının uzantısından İnciraltı'nda da jeotermal enerji olduğunu düşünüyoruz. Şu anda bölgede bulunan bir işletme yaptığı jeotermal kazısında 800 metrede sıcak suya ulaştığı yönünde bilgi aldık” dedi.

İzmir Jeotermal AŞ Genel Müdürü Sinan Arslan ise “spekülasyon olabileceği” gerekçesiyle konuyla açıklama yapmaktan kaçındı. Termal turizmin, bölgeyi betonlaştıracağı vurgulanan planın ‘süsü’ olduğu ileri sürülüyor. Şu anda bile sinyal veren bölgedeki mevcut kaynakların termal turizm için yetersiz kalacağı kaydediliyor.