Plan'a Yönelik Olarak Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası İstanbul 1no’lu Şube'den Yapılan Ortak Açıklama

Haydarpaşa Gar, Liman ve Geri Sahası Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı ('Kent ve Demiryolu' adlı internet sitesinden alınmıştır) 

‘1/5000 ölçekli Haydarpaşa Gar ve Geri Sahası Koruma Amaçlı Nazım İmar planı’ ile ilgili olarak en son 13 Ağustos 2008 tarihinde TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası İstanbul 1no’lu Şube'nin dahil olduğu 'Toplum ve Kent için Haydarpaşa Dayanışması' açıklama yapmıştı. Mimarlar Odası daha önce de konu ile ilişkili olarak Haziran 2005 ve Temmuz 2005’te iki farklı basın bildirisi yayınlamıştı.

Ağustos 2008’de yayınlanan “Haydarpaşa Gar, Liman ve Kıyı Alanını ‘Pazarlanacak Mal’ Olarak Küresel Emlak Tacirlerinin Hizmetine Sunmak İsteyenlerin Her Türlü Girişimi Boşa Çıkartılacaktır!” başlıklı basın açıklaması ise şöyle:

“Dünya kültür mirası İstanbul’un, demiryolu ve deniz ulaşımı bağlantısını sağlayan, kültürel ve endüstriyel mirasımız olan Haydarpaşa Gar, Liman, Kıyı Alanı ve çevresini, uluslararası emlak haramilerine peşkeş çekme kararlığı içindeki AKP hükümeti ve emrindeki TCDD bürokratları; bu emellerini gerçekleştirmek için, planlandıkları yağmanın tarihsel sorumluluğunu yüklenecek ‘suç ortakları ve meşruiyet arama’ toplantısında da aradıklarını bulamadılar.

Haydarpaşa Gar, Liman ve çevresinin küresel rant gruplarınca yağmalanması ve işgal edilmesi projelerine karşı, duyarlı kurum ve kuruluşların kararlı tavırları ve yoğun çabaları sonucunda; yağma projelerinin hayata geçmesi bugüne değin engellenebilmiştir. Bu konuda atılmış en önemli adım ise; İstanbul V Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 26.04.2006 gün ve 85 sayı ile almış olduğu tarihi karardır. Bu karar ile Haydarpaşa Garı ve çevresi, Kentsel ve Tarihi Sit olarak tescil edilmiştir.

Onay tarihinden alt ay geçtikten sonra, gösterilen toplumsal tepkiler ve meclise soru önergeleri verilmesi üzerine dağıtımı yaptırılan Sit kararını geri aldırabilmek için inanılmaz bir uğraş veren ve başarıya ulaşmayan TCCD yönetimi, kararın iptali için yargıya başvurmuş ancak, açılan dava da yargı tarafından reddedilmiştir.

Bu gelişmeler üzerine, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 38 ilgili kurum, kuruluş ve müdürlük ile birlikte tarafımıza; TCCD yönetimi ile İBB yetkilileri arasında Koruma Amaçlı Nazım ve İmar Planlarının İBB tarafından yapılmasına ilişkin bir protokol imzalandığını ve ‘1/5000 ölçekli Haydarpaşa Gar ve Geri Sahası Koruma Amaçlı Nazım İmar planı’ ile ‘1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar planı’nın çalışmalarına başlanıldığını bildirilmiştir.

Ülkemizde koruma planlarının yapım ve onama süreci açık ve yerleşmiş kurallara tabi iken, ülkemiz ve dünya açısından son derece stratejik, lojistik, kentsel, tarihsel ve kültürel değeri olan, aynı zamanda İstanbul’un simgesi haline gelmiş bulunan Haydarpaşa Gar, Liman ve çevresini uluslararası emlak pazarına sürmeye kararlı olan AKP iktidarının emrindeki TCCD yönetimi; 17 Mart 2007 tarihinde İBB yetkilileri ile imzaladıkları protokolle; Koruma Amaçlı Nazım ve İmar Planlarının İBB tarafından yapılmasına karar vermişlerdir.

Aynı protokole, ‘TCDD yönetiminin görüşlerine uyulması’, ‘Konsept Tasarımın Seçiminde Danışmanlık, Tasarımcı Önerileri’ gibi, koruma planlama ve tasarım hukukumuzda yeri olmayan maddeler eklenmiş ve ‘Haydarpaşa Gece Yarısı Yasası’ olarak bilinen 5234 sayılı yasaya göre, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından onaylanarak yürürlüğe gireceği belirtilmiştir.

Bu çalışmalara başlandığının bildirildiği tarihten altı ay, protokol imza tarihinden on altı ay sonra olan 16 Temmuz 2008 günü; İBB tarafından ‘1/5000 Ölçekli Haydarpaşa Gar, Liman ve Geri Sahası K.A.N.İ.P. ve 1/1000 Ölçekli Haydarpaşa Gar, Liman ve Geri Sahası K.A.U.İ. P.’na Yönelik Analitik Etüdler, Danışmanlık ve 3-Boyutlu Kent Modelleme hizmet alımı işi adı altında bir ihale yapılmıştır.

İhale ile aynı tarihte, bizlerin de içinde bulunduğu yaklaşık 100 kurum, kuruluş temsilcileri ve kişi; deneyimli akademisyenlerin moderatörlüğünde, ‘ortak akıl üretmeyi amaçlayan katılımlı bir planlama yöntemini’ denemek ve Haydarpaşa’nın geleceğini birlikte tasarlamak amacı ile tanımlanan bir ‘Arama Konferansı Toplantısı’na davet edilmiştir. Ancak, bütün talep ve uyarılarımıza karşın; İstanbul V Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 26.04.2006 gün ve 85 sayı ile almış olduğu tarihi karar toplantıya sunulmamıştır.

‘1/5000 Ölçekli Haydarpaşa Gar, Liman ve Geri Sahası K.A.N.İ.P. ve 1/1000 Ölçekli Haydarpaşa Gar, Liman ve Geri Sahası K. A.U.İ. P.na Yönelik Analitik Etüdler, Danışmanlık ve 3-Boyutlu Kent Modelleme hizmet alımı işi’ adı altında yapılan ihale hakkında sorulan soruya, “Koruma Planı, Belediyenin ilgili müdürlüklerince yapılıyor, bu ihale, analitik etüdler ile ilgilidir.”şeklinde eksik ve yanlış bilgi verilmiştir.

Bu arada, koruma amaçlı planlama çalışmaları aşamasında yeri olmayan, ‘Konsept Tasarımın Seçiminde Danışmanlık, Tasarımcı Önerileri’nin bulunduğu protokolde, ilgili üniversite kurum ve kuruluşların oluşturduğu bir ‘danışma kurulu’ bulunmasına ve arama konferansının bu danışma kurulunun önerisi üzerine yapıldığı belirtilmesine rağmen, ihaleye çıkartılan ‘danışmanlık’ hizmeti alımının ne anlama geldiği hakkında sorulara da herhangi bir yanıt verilmemiştir.

Çalık grubuna ait GAP İnşaatın işverenliğinde hazırlatılmış ve el altından kurula sunulmuş olan Haydarpaşa’yı Manhattan’a ardından Venedik’e çeviren gökdelenlerin hakim olduğu proje ile ilgili ulusal ve uluslararası tepkiler henüz zihinlerden silinmemişken, aynı şirketin, yazılı ve görsel basında üç boyutlu simülasyon ile video klipleri eşliğinde sunulan ve Haydarpaşa Gar, Liman, dolgu alanları ve Geri Sahası ile yetinmeyip, Haydarpaşa Mendireğini bile son derece yoğun yapılaşmaya açan ısmarlayanı meçhul konsept projesi hakkındaki sorulara da hiçbir açıklayıcı yanıt verilmemiştir.

Bütün bu sorularımıza yanıt, İstanbul Büyük Şehir Belediyesinin 30 Temmuz 2008 tarihinde ‘henüz toplantı bitmeden’ yayınladığı ilginç basın bülteni ile gelmiştir. İlginçtir zira; 5234 sayılı yasaya göre Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından onaylanarak yürürlüğe gireceği hükme bağlanan protokol gereği arama toplantılarını düzenleyen İBB, deklare ettiği basın bülteniyle;

‘1/5000 ve 1/1000 Ölçekli Haydarpaşa Gar, Liman ve Geri Sahası Koruma Amaçlı Nazım İmar Planının’, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Şirketlerinden BİMTAŞ tarafından hazırlanacağını, planın 3 boyutlu maketinin hazırlanacağını, Haydarpaşa ve çevresi ile ilgili planın, İstanbul'da hazırlanan ilk ‘3 boyutlu imar planı’ olacağını, Planlama hukuk ve literatüründe herhangi bir yeri bulunmayan bu ‘üç boyutlu imar planlarının!’, Koruma Kurulu’nun onayının ardından, ‘Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın onayıyla yürürlüğe gireceğini bildirilmiştir.

Meslek Odaları olarak, kurumsal temsiliyet temelinde çağrılmamıza rağmen kişisel görüşlerimizin istendiği, ülkemizde koruma planlarının yapım ile onama süreci son derece açık ve yerleşmiş kurallara tabi iken, son derece yetersiz ve yönlendirilmiş bilgilerle, konunun ciddiyeti ve önemi ile bağdaşmayan, şirketler için geliştirilmiş toplantı yöntemleri ile geleceği belirlenmeye çalışılan toplantıda;

‘Tarihi, kültürel ve stratejik varlığımız Haydarpaşa Gar, liman ve geri sahasının; bütün değerleri ve fonksiyonu ile birlikte korunup, toplumun eşit ve koşulsuz kullanımına açık olarak gelecek kuşaklara aktarılabilmesi için layık olduğu özenle, evrensel koruma kuralları ve hukuku ışığında planlanması gerekliği’ hakkındaki kurumsal görüşlerimiz ve konu hakkındaki bilgilerimiz iletildikten sonra, toplantıya devam edilememiştir.

Toplantının devamına katılan duyarlı akademisyenler, kamu çalışanları ve diğer katılımcılar tarafından; Haydarpaşa Gar, Liman ve çevresini tüm tarihi, kültürel, stratejik değerleri ve fonksiyonları ile korumak ve geliştirmek gereğinin altı bir kez daha çizilmiş, bugüne kadar Üniversitelerin, Meslek Odalarının, duyarlı Kamu Çalışanları ve yurttaşların iyi niyetlerini, hazırlamış bulundukları akıl almaz katılım senaryoları eşliğinde kötüye kullanmaktan çekinmeyenlerin oyunları, bir kez daha bozulmuştur.

Bu toplantı vesilesiyle bir kez daha ortaya çıkmıştır ki; bu ülkenin ve dünya mirası İstanbul’un yaşayanları, çalışanları, aydınları, duyarlı bilim ve meslek insanları; Haydarpaşa Gar ve Liman çevresini, her türlü yasa ve yönetmeliği, bilimsel ve etik kuralı hiçe sayarak, “önce Manhattan, sonra da Venedik yapacağız” deyip, yüksek yoğunluklu yapılaşmaya açarak, küresel emlak tacirlerinin kullanımına sunmaya çalışanların, her türlü yöntem, arayış ve oyunlarını bu güne dek boşa çıkartmış ve çıkartacaktır".