İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve yardımcıları gazete gazete dolaşarak İstanbul için projelerini anlattılar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi henüz İstanbul'un sokaklarını ve daha önemlisi otoyollarını aydınlatmayı beceremiyor, ama anlatılana göre pek yakında şehrimizi 68 kilometre uzunluğunda 31 tane karayolu ile donatma hazırlığındalar.
Birkaç kilometre uzunluğundaki İstiklal Caddesi'nin üstünü taşla kaplama işi 8 aydır bitirilememişken, bu tünel inşaatlarının İstanbullular arasında büyük bir 'sevinçle' karşılandığına kuşku duymamak gerek herhalde.
Şaka bir yana, doğrudur, İstanbul'un en önemli sorunlarının başında trafik geliyor. Trafik sorununu çözme görevi de artık tartışmasız biçimde Büyükşehir Belediyesi sorumluluğunda. O yüzden, Büyükşehir'in ne yaptığını ve ne yapacağını tartışmak çok büyük önem taşıyor. Belediyemiz, 68 kilometre uzunluğunda ve bazılarının gerekliliği son derece tartışmalı bir dizi karayolu tüneli yapmayı düşünüyor. İddiaya göre, bu tünellerin maliyeti 2 milyar doları bulacak.
Tabii aslında bu konuda ortada ne çizilmiş proje, ne mühendislik çalışması ne de zemin etüdü var. Eminim bazı zeminlerde sert kayalarla karşılaşılacak, yine eminim bazı tünellerin inşaatı orada çıkan arkeolojik buluntular nedeniyle yıllarca sürüncemede kalacak. (Aksaray meydanındaki metro şantiyesi öylece duruyor yıllardır, unutmayın.)
Bu saymaya çalıştığım faktörler, hiç kuşkunuz olmasın söz konusu tünellerin İstanbul halkına olan maliyetini artıracaktır. Yani, inşaatların şu an öngörülen fiyatlara bitmesi söz konusu olmayacak. Ama tünellerin İstanbulluya yüklediği yegâne maliyet tünellerin yapım parası da olmayacak. Çünkü tüneller esas olarak trafiğin geçici bir süre için rahatlamasını sağlayacak, ancak, bir süre sonra tünel içinde de trafik tıkanacak, hiç merak etmeyin.
Oysa belediyemiz bu karayolu tünellerine harcayacağı parayı toplu ulaşıma harcayabilir, 68 kilometre metro tüneli yapabilir mesela. Bilmiyorum planlaması yapılmış durumda mı, ama benim bir metro hattı önerim var mesela: Halen Taksim - 4. Levent arasında çalışan ve Maslak'a doğru uzatma çalışmaları süren metronun Levent'ten sağa dönüp Akatlar ve Etiler'e, oradan da Boğaziçi Üniversitesi'nin üst kapısının yakınına kadar gitmesi mümkün olamaz mı acaba? Yine Levent'ten sağa sapacak bir başka hattın Ulus'a, TRT'nin önüne kadar uzanması mümkün değil mi? Halen Kabataş İskelesi'ne kadar uzanan hafif raylı sistemin sahilden Sarıyer'e kadar gitmesi düşünülüyor, biliyoruz. Tünele para yatırana kadar bu proje başlatılamaz mı?
Şu Haliç geçişiyle ilgili geçikmelerden bir an önce kurtulunup metronun inşaatı büyük ölçüde tamamlanmış olan Taksim-Tünel-Unkapanı-Yenikapı güzergâhı bir an önce çalıştırılamaz mı?
Kadıköy yakasına hafif raylı sistem kazandırılamaz mı? Ne oldu o eski inşaata, onca çabaya? Kadıköy'de sadece dolmuş ve minibüsleri devreden çıkaracak bir toplu taşım sistemi bile trafiği inanılmaz derecede rahatlatmaya yetecektir.
Zaman içinde İstanbul'un iki ayrı yakasındaki raylı sistemlerin (metro dahil) bir köprü yardımıyla birleştirilmesi ve entegre hale gelmesi sağlanamaz mı? Moda'dan tramvaya binecek birinin diyelim 40 dakika sonra Mecidiyeköy'de inmesi çok mu hayal? Belediyemiz bu hayalleri kurmak yerine otomobiller için tüneller tasarlıyor. Ve bizim paramızı yerin altına gömmeye hazırlanıyor. Uyanık olalım.