Özelleştirmeler Milli Servetimizi Tüketti



Üretimden uzaklaşan Türkiye, ekonomisini özelleştirme politikalarıyla büyüttü. Ülkeye değer katan birçok kamu kurum ve kuruluşu, Türkiye'nin ekonomik ve siyasi bağımsızlığını da olumsuz etkiledi. Son dönemde yap-işlet-devret programının öne çıktığı özelleştirme politikalarıyla birçok stratejik kurumun direkt yabancı şirketlere satışı da gerçekleşti. Tekgıda-İş Sendika Akademisi'nin Özelleştirme İdaresi Başkanlığı verilerinden derlediği raporuna göre 1986-2022 döneminde Türkiye'de 71 milyar dolarlık özelleştirme yapıldı. Bu tutarın 46.1 milyar dolarlık bölümü hisse satışı, 17.8 milyar dolarlık bölümü tesis, işletme satışı veya devri, 688.5 milyon dolarlık bölümü otel, sosyal tesis satışı veya devri, 4.2 milyar dolarlık bölümü taşınmaz satışı, 745.2 milyon dolarlık bölümü diğer varlıkların satışı veya devri, 1.4 milyar dolarlık bölümü de diğer kamu kurumlarına devir biçiminde gerçekleşti.

Özel Şirketlere İhale ile Taşeron ve Fason Üretim
Sözcü'den Deniz Bilici Göçmen'in haberine göre; Türkiye'de özelleştirmelerin yalnızca kamu kurum ve kuruluşlarının satılması biçiminde gerçekleşmediğine dikkat çekilen Tekgıda-İş'in raporunda taşeronluk ve fason üretimin de özelleştirmenin bir biçimi olduğu belirtildi. Buna göre, daha önce kamu kuruluşlarının gerçekleştirdiği üretim ve sunulan hizmetin giderek artan bölümü, ihale yoluyla özel şirketlere yaptırılmaya başlandı. Örneğin, Karayolları Genel Müdürlüğü'nün kendi olanaklarıyla yaptığı birçok iş, müteahhitlere devredildi. Bazı kamu hizmetleri de taşeronlar eliyle yürütülmeye başlandı.

Haberin tamamına linkten ulaşılabilir.