Avrupa kültür başkentliğine hazırlanan
İstanbul, 2010'a tarihine yakışır bir şekilde giriyor.
İmparatorluğun aynası olan çeşmeler yeniden suya kavuşuyor. Hisar ve Mehmet
Kethüdagibi ünlü çeşmeler de restorasyonla hayat bulacak.
İstanbul, Avrupa Kültür Başkentliği'ni üstlendiği 2010 yılına Osmanlı'dan
kalma çeşmelerini ihya ederek girecek. Tarihî Yarımada'da çürümeye yüz tutmuş
çeşmeler, yeni yüzüyle, su içilebilen, eski ihtişamlı yapılarına kavuşturulacak.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Koruma Uygulama ve Denetim Müdürlüğü
(KUDEB), hazırladığı proje kapsamında ilk planda 15 tarihi çeşmeyi
yenileyecek. Yıl sonuna kadar çıkarılacak envanterle de Tarihi Yarımada'daki
diğer çeşmeler restore edilecek. İstanbul'un '2010 Avrupa Kültür Başkenti' ilan
edilmesinin ardından kentteki tarihî yapıların bakım ve onarımına hız verildi.
Bu yapıların en önemlileri ise yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan Osmanlı
çeşmeleri. Durumu içler acısı olan bu tarihi çeşmelerin restorasyonu için iki
sene önce kurulan KUDEB, İstanbul'un vitrini sayılan Tarihi Yarımada'daki
çeşmelerin ihyası için harekete geçti.
Tespit edilen 15 çeşmenin restorasyonuna başlandı. Bu çeşmeler arasında Hacı
Eyüpzade Şükrü Bey Çeşmesi, Hisar Çeşmesi ve Mehmet Kethüda Çeşmesi gibi ünlü
çeşmeler de bulunuyor. Çeşmelerin Osmanlı'dan miras kalan en önemli kültür
hazineleri olduğunu belirten KUDEB Başkanı Mehmet Şimşek Deniz,
"Bizler tarihi evlerin restorasyonu kadar çeşmelere de önem veriyoruz.
Silüetinde imparatorluğun izlerini taşıyan bu çeşmeleri ayağa kaldırmak için
çalışmalara başladık." diye konuştu. Şu anda çeşmelerin envanter çalışmalarını
yaptıklarını kaydeden Deniz, Sultanahmet, Süleymaniye, Zeyrek, Eminönü ve Fatih
gibi semtlerde belirledikleri 15 tarihi çeşmenin restorasyonuna da
başladıklarını dile getirdi. Çalışmaların 2010'a kadar önemli bir aşamaya
geleceğini söyledi.