Sinema ve tiyatroya gönül vermiş babasının vefatından sonra mekanın işletmesini 25 yıl sonra kiracılardan devralan Funda Kocadağ, "Kapısı sokağa açılan, mimarisiyle ödüllü sinema salonunda film izlemek ayrıcalıklı bir keyif. Son yıllarda birbirinin aynısı olan salonlarda film izlemeye maalesef çok alışmıştık" dedi.
"İlk kez gelenleri şaşırtan bir salon"
Babasının ilk 25 sene işletmenin başında bizzat bulunduğunu ve salonun orijinalliğinin hiç bozulmadığını belirten Kocadağ, "318 kişi kapasitesi bulunan ödüllü salon ilk kez gelenleri büyüklüğü ve mimarisiyle şaşırtıyor. Salonun ilk zamanlarını bilenler ise yeniden itina görmüş olmasından mutluluk duyuyorlar. İnsanlardan çok olumlu geri dönüşler alıyoruz. Çok az sayıda kalmış salonlardan biri olan Kadıköy Sineması'nı daha çok sinemaseverle buluşturmak gerektiğine inanıyorum" diye konuştu.
"Küçük bir kültür sanat merkezine dönüşüyoruz"
Kadıköy Sineması'nda gişe filmlerine değil Başka Sinema'yla birlikte, sanat filmlerine yer verdiklerinden bahseden Funda Kocadağ, sinemada gerçekleşecek diğer projelerden bahsetti.
Fuaye alanını insanların kültür sanat konuşabileceği, sohbetler edebileceği şekilde düzenlediklerini dile getiren Kocadağ, "Salonun akustiği çok uygun olduğu için akapella konserlere yer vermeyi düşünüyoruz. Yönetmenli ve oyunculu gösterimler, söyleşiler, seminerler, sergiler ve gece gösterimleri olacak. 35 milimetrelik hazır bir makinemiz var ve nostaljik film gösterimleri yapacağız. Fuayesini sanatseverler kulübüne dönüştürmeye çalışıyoruz. Filmlerin ve kitapların konuşulduğu bir kulüp olacak ve bunun için fuayede değişiklikler yaptık. Bunların hepsi özveri gerektiren çalışmalar çünkü sinema seyirciye hiç kapatılmayarak yenilemeler geceden sabaha kadar çalışılarak gerçekleşti" dedi.
56 yıl önce İtalya'dan mimari tasarım ödülü aldı
Funda Kocadağ, fuayenin duvarlarında şuan Prof. Dr. Ergin İnan'ın sergisinin yer aldığını, duvarlarda her zaman bir sergi olacağını ve çeşitli genç sanatçılara da yer verileceğini söyledi.
İtalya gibi tasarım cenneti bir ülkeden 54 sene önce mimari tasarım ödülü almış olan bir salonun Türkiye için de gurur kaynağı, eşsiz bir salon olduğunu belirten Kocadağ, " Akustiğiyle de büyük önem taşıyan salon, tiyatrocular tarafından da çok beğeniliyor. Biz her zaman kültür sanat adına daha fazla ne yapılabilir diye düşünüyoruz ve büyük bir titizlikle çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.