Meslek Odalarının kuruluş amaçları arasında meslek disiplinini ve meslekler arası eşgüdümü sağlamak gibi önemli bir görevi vardır. Odalar, bu görevini yarı resmi kurum olarak, bir anlamda kamu adına yürütürler. Gerek mimarlar, gerekse mühendisler ve şehir planlamacıları, kendi adına veya temsil ettikleri şirket veya yüklenici adına iş yaparken, ilgili meslek odasından belge almadan iş yapmaları mümkün değildir. Burada temel amaç, üye kaydı yapmak, üye kazanmak değil; meslek sahibi mimar, mühendis veya şehir plancısının diplomasının yasal olup olmadığına, sicilinin iş yapabilir durumda olup olmadığına bakılması; mesleki açıdan yasağı varsa, bu belgelendirilmenin yapılmaması suretiyle yaşanacak olası sıkıntıları en başından bertaraf etmektir. Meslek içi bu otokontrol yöntemi, mimar, mühendis ve şehir plancıları için mevcut iken, teknikerler için böyle bir otokontrol sistemi yoktur. Oto kontrol sisteminin olmamasının en önemli nedeni ise, şu veya bu şekilde Tekniker Odaları Birliği’nin kurulmamış olmasıdır.
Teknikerler Birliği’nin bütün çalışmalarına rağmen oda kuruluşu bugüne kadar gerçekleşmemiştir. Bu nedenle meslek içi bir denetimden bahsetmek mümkün değildir. Oda kuruluşunun olmamasından dolayı doğan boşluğu, çoğu tabela tekniker dernekleri doldurmaya çalışılmaktadır. Bunun, hem teknikerlik mesleğine, hem de teknikerlere olumsuz yansımalarının olduğu çok açıktır. Bir mesleğin mesleki disiplinini sağlamak, ancak yasal yollardan; yani yasa koyucu tarafından çıkarılacak kanun veya kanun hükmünde kararname marifeti ile sağlanabilir. Bu kanun veya kanun hükmünde kararname ile bir şekilde Teknikerler Birliği akredite edilip, hiç olmazsa bu yolla teknikerlik mesleği meslek disiplini altına alınmalıdır. Teknikerlik mesleğinin ihtisas alanlarında eşgüdüm sağlanarak, daha verimli çalışmalar yapılması ve kamu adına faydalı hizmetler görülebilmesi de bunlara bağlıdır.
Ayrıca teknikerlerin belgelendirilme işlemlerinin Teknikerler Birliği tarafından yapılması ve sicillerinin de bu birlik tarafından tutulması gerekmektedir. Bu yolla kısmen de olsa meslek ilkeleri açısından oto kontrol sitemi sağlanmış olur.
Oto kontrol sisteminin en önemli özelliği, hangi teknikerin hangi meslek grubunda, nerede çalıştığı; sorumluluk sahaları, mesleklerine göre tekniker sayıları, kayıt dışına çıkılıp çıkılmadığı, mesleki açıdan kısıtlı olup olmadığı, birden fazla işte çalışıp çalışmadığı, meslek etiğine uyup uymadığı gibi bir çok bilgiye ulaşılabilecek olmasıdır. Böylelikle sağlıklı bir çalışma yapılacak; hangi meslek gruplarında teknikere ihtiyaç olduğu, hangi alanlarda fazlalık verildiği tespit edilecektir. Bu çalışmalar ile, meslek disiplinin sağlanmasının yanında her türlü kaynak israfının da önüne geçilecektir.
Şu sıralarda üzerinde çalışılan yasa tasarısı ile Mimar ve Mühendis Odalarının bazı yetkileri ellerinden alınmaya çalışılmaktadır. Gerek bu türlü yaklaşımlar ve gerekse teknikerler için çıkartılmayan oda yasasının, meslekleri parçalamaya, örgütlü yapılaşmanın önünü kesmeye, en önemlisi bilinçlenmeyi körelterek, puslu bir çalışma hayatı hazırlamaya matuf olduğu çok açıktır. Yapılması gereken, mevcut meslek odalarını etkisizleştirmek değil; en başta teknikerler olmak üzere, yeni oda oluşumlarının önünü açmaktır.
* Teknikerler Birliği Genel Başkan Yardımcısı, İnşaat Komisyonu Başkanı