DHA'nın haberine göre, Prof. Dr. Semir Över, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Deprem Araştırma Dairesi tarafından hazırlanan Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası'na göre Hatay'ın kırmızı kuşak üzerinde birinci dereceden deprem bölgesinde olduğunu ve risk taşıdığını hatırlattı. Geçen 10 Şubat'ta Hatay'ın Yayladağı İlçesi'nde 4.6 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini hatırlatan Prof. Dr. Över şöyle dedi:
"Hatay'da son yüzyılda meydana gelen depremlerin episantral dağılımlarına göre 10 Şubat'ta meydana gelen depremin konumu Samandağ- Yayladağı arasında bir bölgede kalıyor. Hatay'ı etkileyen faylara baktığımızda bunlar önemli faylardır."
'Yüzde 90'ı bu fay üzerinde'
10 Şubat'taki depremin Kıbrıs- Antakya Transform Fayı'nda meydana geldiğini belirten Prof. Dr. Över, şunları söyledi:
"Burada pek çok deprem meydana gelmiştir ve özellikle son yüzyılda her ne kadar büyük deprem meydana gelmemiş olmasına rağmen, orta ve küçük büyüklükte depremler sıkça meydana gelmiştir. Son yüzyılda meydana gelen depremlerin yüzde 90'ı bu fay üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu da bize bu fayın en azından günümüzde diğer iki faya oranla daha aktif olduğunu göstermektedir. Yani Antakya'dan Kıbrıs'a Samandağ üzerinden giden fay şu anda Antakya'yı en fazla etkileyen faydır."
'97'deki depremin 90 katı olacak'
1822 ve 1872'de Hatay'da Amik Ovası ve civarında can ve mal kaybına neden olan depremler meydana geldiğini kaydeden Prof. Dr Över, şöyle devam etti:
"Son yüzyılda Hatay'da meydana gelmiş en büyük deprem ise 22 Ocak 1997'de 5.7 büyüklüğünde meydana geldi. Hatay'ı etkileyen son iki tarihsel depremin büyüklüğü 7.2 ve 7.3'tür. Dolayısıyla Hatay'ın jeolojik konumuna baktığımızda, Hatay'da 7 ve üzeri büyüklüğünde deprem beklemekteyiz. Bu durumda son yüzyılda Hatay'da meydana gelen en büyük deprem olan 5.7 büyüklüğündeki depremin açığa çıkardığı enerji ile beklediğimiz 7 ve daha büyük depremin açığa çıkaracağı enerjiyi kıyasladığımızda beklediğimiz deprem 5.7 büyüklüğündeki depremin yaklaşık 90 katı olacaktır."
'Depremin önceden bilinmesi mümkün değil'
Prof. Dr. Semir Över ayrıca, 'Deprem önceden öğrenilebilir' gibi haber ve açıklamaların gerçeği yansıtmadığını kaydederek, bilimsel olarak depremin önceden bilinmesinin mümkün olmadığını söyledi.