Kişi başı elektrik kullanımımız dünya ortalamasının altında. Fakat ekonominin büyümesine bağlı olarak her yıl elektrik tüketimimiz artıyor. 2006 yılında elektrik enerjisi tüketimi yüzde 11.4 oranında arttı. 118 milyar kilovatsaatten 132 milyar kilovatsaate çıktı. Bu talebi karşılayabilmek için üretim (kayıp ve kaçaklar nedeniyle üretim ile tüketim arasında büyük fark var) yüzde 8.5 artarak 161 milyar kilovatsaatten 175 milyar kilovatsaate çıktı. Görülüyor ki her yıl 20 milyar kilovatsaat ek enerji üretecek şekilde yeni yatırım yapmak zorundayız.
Biz uzun yıllardır enerji yatırımı (elektrik santralı) yapamıyoruz. Söylem çok ama netice yok. Enerji yatırımı bir günde yapılamıyor. Paraya ve zamana ihtiyaç var. Kaldı ki şu yıllarda tüm dünya enerji yatırımına soyundu. Parası olan da santral bulamıyor. Kapasiteler dolu. (Kömür santralı kazanları için dünya pazarında 2014 yılı sonuna tarih veriliyor.)
Nükleer santral yaparız, sorunu çözeriz diye düşünenler var. Biz 1970'den bu yana nükleer santral rüyası görüyoruz. 1974'lerde ilk santral için Akkuyu-Gülnar bölgesi belirlendi.
İlk ihale 1977 yılında
1977'de ilk ihale yapıldı. Kazanan firmayla 1980 yılına kadar müzakereler sürdü. Olmadı. 1983 yılında ikinci ihaleye çıkıldı. Devlet garantisi verilmediğinden ihale sonuçlanamadı. 1996 yılında üçüncü ihale yapıldı. Teklifler toplandı. 1999 yılında ihale iptal edildi.
Son ihaleye katılan firmaların tekliflerine göre, yılda 10.6 milyar kilovatsaat elektrik üretebilecek bir nükleer santralın yatırım tutarı 3-4 milyar dolar. Böyle bir santral ihaleye çıkıldıktan ancak 5-6 yıl sonra elektrik üretebiliyor. Üretim maliyeti kilovatsaat için 3.0-3.5 sent olarak tahmin ediliyor.
Bizim yıllık elektrik tüketimimiz gelecekte her yıl 20 milyar kilovatsaat artacağına göre, demek ki her yıl 2 adet nükleer santralın devreye girmesi gerekecek.
Atatürk Barajı (su seviyesini dengelemek uğruna) yılda 5 milyar kilovatsaat elektrik üretiyor. Ilısu Barajı 1.2 milyar euro'ya yapılacak. Tamamlandığında yılda 3 milyar kilovatsaat elektrik üretebilecek.
Gaza mahkûm olacağız
Rüzgâr enerjisi önemli ama, binlerce pervane dikilse, artan elektrik enerjisi ihtiyacının yarısını karşılamaya katkı yapacak durumda değil. Sonunda, "denize düşenin yılana sarıldığı gibi" en pahalı enerji kaynağı olan doğalgaza mahkûm olacağız.
Çünkü doğalgaz santralı çabuk kuruluyor. Yatırım maliyeti düşük. Enerji uzmanı Mustafa Geçek'ten aldığım bilgiye göre, Enka'nın İzmir ve Gebze santralları büyüklüğünde doğalgaz santrallarının yatırım maliyeti 1 milyar dolar dolayında. Bu iki santralın her birinin yıllık üretim kapasitesi 10-12 milyar kilovatsaat. Türkiye'nin artacak yıllık talebini karşılamak için her yıl bu santrallar büyüklüğünde 2 doğalgaz santralı kurmaya mecbur kalacağız.
Doğalgaz santralı kısa sürede ve diğer santrallara göre daha az yatırımla kuruluyor ama, göbekten doğalgaza bağlanıyorsunuz. Doğalgaz santrallarının işletme maliyeti kilovatsaatte 1.7 sent ama, (şimdilerde) kilovatsaat maliyetine 5.5 sent doğalgaz faturası eklenince kilovatsaat maliyeti 7 sentin üzerine çıkıyor.
Her ülkenin gündeminin başında enerji konusu var. Biz bu işi hafife alıyoruz. AKP iktidarı döneminde enerji konusu en fazla ihmal edilen konu oldu.