Nollas'ın Objektifinde Sabitlenen Boşluk



Pencerelerden giren ışık oyunlarıyla renklenen eski, tozlu ve boş mekânlar... Zamanın bir yerinde içindeki insanlarla anlamlanmış, şimdi terk edilmiş, artık başka bir hikâye anlatıyorlar... İnsansızlıkları, zamanın durduğunu sanmamıza neden olsa da biraz daha bakınca nasıl da hızla ilerlediğini anlatıyorlar... Kamilo Nollas’ın çektiği fotoğraflar...

Değerini yitiren tütün

‘Tütün fabrikaları: Gizem, Nizam, Boşluk’ isimli fotoğraf sergisi bu günlerde içinden geçenlere bunları hissettiriyor. Tophane’deki Tütün Deposu’nun ev sahipliği yaptığı ‘Selanik Fotoğraf Müzesi’ koleksiyonuna ait fotoğraflar bir zamanların gelecek vaat eden iş alanı olan tütün fabrikalarının, bugünkü terk edilmiş boşluğunu anlatıyor. Kapitalizmin vaktiyle ‘biriktirdiği’ tütün, şimdi aynı değeri taşımıyor. Koskoca depo ve fabrikaların kimi boş duruyor, kimisi birbirinden farklı eşyalara bekçilik yapıyor.

Kavala’daki Sapountais ve Toros Fabrikaları, Drama’daki Perdika Sokağı Belediye tütün deposu... Drama’daki bir başka mekân, Avusturya Yunan Fabrikası’nda üzerinde daha dün bir şeyler içilmiş gibi terk edilmiş masa ve dört sandalyenin duygusallığına karşın, İsviçre’deki Osmanlı Tütün tekelinin kuklaları şaşkınlığımızla alay ediyor. Öylece durup duran eşyaları kucaklayan mekânların fotoğrafları bizleri zamanın durmuş olduğu hissine yönlendirdiği bir anda karşılaştığımız bir fotoğrafla irkiliyoruz. Drama’daki Fransız Tütün şirketindeki bir odada, yerde kurumuş bir fare cesedi... Zaman akıyor... Yıllarca o fabrikalarda tütün saran işçiler, şimdi başka yerlerde yaşamaya devam ediyor.

Fotoğraflar arasına serpilen yazılarda ise, Kamilo Nollas sesleniyor ve 2006-2007 yılları arasında yaptığı bu çalışmanın onu ne denli heyecanlandırdığını şu sözlerle anlatıyor: 

“Ne zaman yeni bir ‘kapnomagaza’yı fotoğraflamak üzere yola çıksam, kendimi ilk randevusuna giden bir yeniyetme gibi hissediyorum. Kalbim deli gibi çarparak, elimde fenerle karanlık yerleri keşfe çıkıyor, ilginç noktaları arıyordum. Sonra heyecanım yatışıyor, kalp atışlarım normale dönüyor, o zaman kayda başlıyorum. Kimi zaman elverişsiz hava koşulları yüzünden, ya da gittiğim depoda kayda değer hiçbir şey bulamadığımdan günüm heba oluyor, sırtımda onca yükle yürümekten bitap düşmüş halde eve dönüyordum. Bir gün depolardan birinde çürümüş zemin ayaklarımın altında çöküverdi, gövdemin yarısı havada asılı kaldı; başka bir gün de şiddetli yağmur yüzünden çatı çöktü.”

Sergi Tütün Deposu’nda

Kapitalizmin tarihine tanıklık etmiş Tütün Fabrikalarının çarpıcı fotoğraflarını Tophane’deki ‘Tütün Deposu’nda izleyebilirsiniz, sergi 2 Mayıs’ta sona eriyor.