DHA'nın haberine göre, Kolin'den şikayetçi olduklarını belirten, 52 yaşındaki Hamide Akın, "Erkeklerle birlikte zeytinlik arazisinin bulunduğu bölgede nöbet tutuyoruz. Ne zeytinimiz kaldı, nede evimizde huzurumuz kaldı" dedi.
Topraklarını Kolin Şirketlerine vermek istemediklerini belirten Nazmiye Süer, "Benim köylüm milletin efendisidir. Ama biz köle olduk" açıklamasını yaptı.
Mücadeleyi sonuna kadar sürdürmek, geleceklerini Kolin firmasına ve hiç kimseye verme taraftarı olmadıklarını söyleyen Mustafa Sezer ise şunları söyledi: "Burada son demine kadar, atalarımızın izlerini demir yığınlarının ve betonların altında bırakmamak için elimizden gelen bütün mücadeleyi bir kişi kalsak dahi sürdüreceğiz. Soma’nın Yırca Mahallesine devlet büyüklerimizden destek bekliyoruz. Şu ana kadar ne bir destek, ne bir bize yardımcı olmadılar ve bizlere aydınlatıcı bir bilgi verilmedi."
Yırca Mahallesi Muhtarı Mustafa Akın da, "Türkiye Cumhuriyeti’nde bu ağaç katliamına dur diyecek bir yetkili arıyoruz. Durun arkadaş siz ne yapıyorsunuz? Bu yapılan iş hukuksuzdur, acil kamulaştırma kararı bu ağaçların kesilmesine zeytinlerin katledilmesi için yeterli bir gerekçe olamaz. Çünkü zeytinlerin kesilebilmesi için gerekli yerlerden izinler alınması gerekir. Böyle bir şey ortada yokken pervasızca Kolin şirketi tarafından bu katliam hala devam ediyor. Tek bir isteğimiz, devlet büyüklerimizden biri desin ki, yapılan iş hukuksuzdur. Hukuk süreci tamamlanıncaya kadar zeytinlerin katledilmesi durdurulsun" diye konuştu.