Nasıl Bir Belediye, Nasıl Bir Başkent İstiyoruz? (1)



Tüketici Hakları Derneği (THD) olarak, tüketicilerin, Ankaralıların, Ankara’yı hemen her konuda tüketici haklarına aykırı olarak çok kötü bir şekilde yöneten mevcut Anakent Belediye yönetiminden ve bu yönetimin uygulamakta olduğu rantçı-popülist belediyecilik zihniyetinden kurtulmasının şart olduğunu düşünüyor, bu konuda 29 Mart 2009 yerel seçimleri süresince, üzerimize düşen görevin ve sorumluluğun bilincinde olduğumuzu belirtmek istiyoruz.

Bugünkü Ankara Anakent Belediye yönetiminden kurtulmayı yalnızca kentsel sorunları çözmek için veya tüketici haklarını geliştirmek için bir fırsat değil, aynı zamanda Cumhuriyetimizin, ülkemizin ve halkımızın yaşadığı büyük bir faşizan tehlikeyi de bertaraf etmenin önkoşulu olarak görüyoruz. Bu nedenle, 2009 yerel seçimlerinin, seçim çalışmalarına bir nevi kentsel kurtuluş savaşı, demokrasi ve özgürleşme mücadelesi ciddiyeti ve samimiyetiyle hazırlanılması ve bu anlayışa uygun şekilde bir çalışma, program ve örgütlenmenin ortaya konulmasıyla başarılı bir şekilde sonuçlanabileceğini düşünmekteyiz.

THD olarak, tüketici ve insan haklarını, bilimi, kamu yararını, hukukun üstünlüğünü, ülkemizin bağımsızlığını, Cumhuriyetimizin kazanımlarını, demokrasiyi, katılımcı ve sosyal belediyeciliği ön plana alacak, insanı ve yurttaşı merkeze koyacak Ankara Anakent ve ilçe belediye başkan adaylarını destekleme kararı aldık. Bu amaç doğrultusunda da Ankara’daki genel merkezimiz ile Ankara Anakent Belediyesi sınırları içerisinde yer alan Çankaya, Yenimahalle, Keçiören, Mamak, Altındağ, Etimesgut, Çayyolu, Gölbaşı şubelerimizi ve üyelerimizi harekete geçireceğiz.

Yukarıda belirttiğimiz temel anlayışa uygun olarak yerel seçimlerden sonra Ankara Anakent Belediyesi başkan ve yönetiminin uygulamasını istediğimiz, sayın Murat Karayalçın’ın da “tüketici hakları” doğrultusunda programına almasını arzu ettiğimiz önerilerimiz aşağıdaki gibidir:

* Belediye hizmetleri ticarileştirilmekten ve rant aracı olarak görülmekten kurtarılmalı; hizmetlerde tüketici hakları, kamu yararı ve sosyal belediyecilik anlayışı ön planda tutulmalıdır.

* Tüketicilerin evrensel haklarından olan temsil edilme hakkı gereğince Ankara Anakent Belediyesi’nin vermiş olduğu su, ulaşım hizmetleri başta olmak üzere Ankaralı tüketicilere sunmuş olduğu diğer mal ve hizmetlerin fiyat politikalarının belirlenmesinde Ankaralı tüketicilerin, kamuya yararlı dernek statüsünde olan Tüketici Hakları Derneği’nden bir temsilci ile temsil edilmesi sağlanmalıdır. Doğal olarak, çağdaş katılımcılık gereğince diğer ilgili demokratik kitle örgütleri ve meslek kuruluşlarının da temsil edilmeleri sağlanmalıdır. Bununla birlikte Kent Konseyi’nin etkin ve işlevsel duruma getirilmesi ve tüketicilerin örgütleri (Tüketici Hakları Derneği) aracılığıyla temsil edilmesi sağlanmalıdır.

* Ankaralılar, Türkiye’nin şehir şebeke suyunu kullanmak durumundadırlar. Özellikle de Kızılırmak suyunun Ankara’ya getirilmesinden sonra, Ankara halkının büyük bir çoğunluğunun içme ve çay yapmada kullanmadığı şehir şebeke suyunun çok pahalı olmasının bir nedeni fiyatlandırmanın 45 günlük periyodlarda ve kademeli şekilde yapılmasıdır. Suda 0-10 metreküp, 10-20 metreküp, 20 metreküp ve üstü şeklinde üç kademeli fiyat uygulanmaktadır. 10-20 metreküp arası her metreküp suya, yüzde 157.6; 20 metreküpten sonraki her metreküp suya ise yüzde 276.8 oranında zam uygulanmaktadır. 45 günlük periyodlar şeklinde hesaplanma dikkate alındığında; örneğin 4 kişilik bir ailenin su tüketim miktarı 45 günde en az 18 metreküp ve daha yukarı kademelerde gerçekleştiğinde, ayrıca yüzde 50 oranında da atık su bedeli eklendiğinde, su fiyatları çok yükselmektedir.

Bu nedenle fiyatlandırmanın 45 günlük periyotlarla değil, 30 günlük periyotlarla yapılması, halkın gelir düzeyine uygun şekilde yapılması, yüzde 50 atık su bedelinin kaldırılması ya da yüzde 10 düzeyine çekilmesi, hiç geliri olmayanlardan ya da açlık sınırında geliri olanlardan 10-15 metreküp su tüketiminde sadece sembolik bir bedel alınması, tüketici haklarına, kamu yararına ve sosyal belediyecililik anlayışına uygun olacaktır.

* Ankara şehir şebeke suyunun içilebilir olunması ve sağlıklı, tüketiciye kolay ulaşılabilirliğini sağlayacak teknik, idari önlemler alınmadır. Bu amaçla Gerede suyunun Ankara’ya en kısa sürede getirilmesi sağlanmalıdır.

* Ankara Anakent Belediyesi sınırları içerisinde, yurttaşlar ve ayrıca öğrenciler için uygulanan toplu taşım (Metro, Ankaray, belediye otobüsleri, halk otobüsleri ve dolmuşlar) fiyatları, milli gelir ve tüketicinin alım gücü dikkate alındığında, hem Türkiye’nin hem de dünya başkentlerinin en yüksek fiyatı durumundadır. Bu nedenle, başkent Ankara’da toplu taşım fiyatları, yoksul ve dar gelirliler ile öğrenciler dikkate alınarak tüketici hakları, kamu yararı ve sosyal belediyecilik anlayışına uygun olarak düşürülmeli, hiç geliri olmayan tüketicilere ve öğrencilere ücretsiz ulaşım olanağı sağlanmalıdır. Toplu taşımada ilke ne kadar ucuz taşırsanız o kadar yolcunuz artar ve geliriniz de artar ilkesidir. Bunu, EGO’nun yıllara göre taşıdığı yolcu sayısı ve gelir istatistiklerinden görebiliriz.

* Ankara kent içi ulaşımı motorlu araç ve otomobil öncelikli durumundan insan öncelikli duruma getirilmelidir. Bunun için metro ve Ankaray ile toplu taşımacılık yaygınlaştırılmalıdır. Alınacak önlemlerle insanların, çocukların özürlülerin rahatça gezip dolaşabileceği, havası temiz, gürültüsüz bir kentin oluşturulması sağlanmalıdır. Hem çevresel hem de ekonomik yarar ve enerji tasarrufu açısından şehir içinde motorlu araçlara değil, bisikletlere öncelik ve önem veren bir politika ve proje oluşturulmalıdır.

* Anakent Belediyesi’nin öncülüğünde, yoksulluğun giderilmesine katkı sunacak, özellikle de varoşlarda yaşayan işsiz yurttaşların becerilerini geliştirecek, üreticiliği teşvik edecek ve vatandaşlara gelir getirecek yerli malı üretim ve tüketim projelerinin oluşturulmasıyla bu projelerin uygulanmasını sağlayacak üretim-pazarlama ve tüketim kooperatiflerinin kurulması teşvik edilmelidir.

Program önerilerimize gelecek yazımızda da devam edeceğiz. Program önerilerimiz sayın Murat Karayalçın’a da gönderilmiştir.

Turhan Çakar / Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı