Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün türban konusundaki anayasa değişikliklerini inceleme süreci devam ediyor. Bu ortamda iş dünyası temsilcilerinin birbiri ardına yaptığı türban açıklamalarına, müteahhitlerin "dokundurması" da eklendi.
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), çarşamba akşamı yurtdışındaki yeni görevlerine atanmış Türk büyükelçiler onuruna bir kokteyl verdi. Artık gelenekselleşen bu kokteyle diplomasi, özel sektör ve kamudan çok sayıda konuk eşleriyle birlikte katıldı. Gecede yaptığı konuşmaya, inşaat sektörünün "erkek egemen" bir faaliyet alanı olmasından yakınarak başlayan TMB Başkanı Erdal Eren, yıl içinde düzenledikleri geleneksel toplantılardan yılbaşı balosu ile büyükelçiler onuruna düzenlenen yeni görevine uğurlama resepsiyonlarına eşli katılımdan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Eren, eşli bu iki toplantıda betonu, çeliği, şantiyeleri ve ödenmesi geciken hakedişlerini unutarak dost bir ortamı paylaşma imkânı bulduklarından bahsederken "Bu toplantıların farklılığını hanımefendilerin varlığına borçlu olduğumuzu bilir, onlara minnet duyarız" diye konuştu.
Eren, bir şeyler söylemek için "girizgâh" niteliği taşıdığı anlaşılan bu sözlerinin ardından ise türban konusundaki dokundurmasını dile getirdi. Eren, "Sayın hanımefendilerin çağdaş, modern ve şık giysileri ile bu toplantımızı onurlandırmış olmaları bugün, dün olduğundan daha da büyük bir değer taşıyor. Umuda güç katıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Hatırlanırsa TÜSİAD da türban sürecinde yaptığı bir açıklamada bu konuda gerekli güven ve uzlaşma ortamını oluşturmadan harekete geçildiğini belirterek "Konunun ülkenin bir numaralı gündem maddesi haline getirilmesini eleştirmemizden daha doğal bir şey olamaz. TÜSİAD, bugüne kadar, ülke çıkarlarını öne çıkaran, laiklik ve demokrasiyi ayrılmaz bir bütün olarak gören, Türkiye'yi çağdaşlaşma yolundan ayırmaya çalışanlara karşı duran tutumunu açık sözlülükle ve kararlılıkla sürdürmüştür. Çünkü, cumhuriyetimizin bu temel niteliklerini varlığımızın en temel ilkeleri saymaktayız. Bu yüzden, laikliğe, demokrasiye ve çağdaşlığa aykırı düşüldüğünü gördüğümüz her konuda görüş açıklamaya devam edeceğiz" demişti. Anlaşılan türbanlıların üniversitelere girebilmesi ile ilgili düzenleme yasalaşma sürecini tamamlasa da iş dünyasının yakın takibinden kurtulamayacak.
Nükleer toplantısında 'ezan sesi' şaşkınlığı yaşandı
Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK), bu hafta başında bir bilgilendirme toplantısı düzenleyerek nükleer santral kurmaya talipli yerli ve yabancı şirket temsilcileri, akademisyenler, bürokratlar ile gazetecilere ev sahipliği yaptı. TAEK Başkan Yardımcısı Ali Tanrıkut'un Sinop ile ilgili son gelişmelere yönelik sunum yaptığı sırada, salondan "ezan sesi" yükselmeye başladı. Salonun sol tarafından yükselen bu ses üzerine dinleyicilerin büyük çoğunluğunun ilgisi Tanrıkut'tan, bu sesin geldiği yöne doğru kaydı. Ancak ezan sesi "polifonik" bir tonda yükselirken bir anda kesildi ve anlaşıldı ki bu bir "cep telefonu" ziliydi. Ezan sesini kimin cep telefonunun çıkardığı tespit edilemedi ama bu durum salondaki dinleyicileri hayli şaşırttı. Başkan Yardımcısı Tanrıkut'un sunumuna aynen devam etmiş olması ve dikkatinin hiç dağılmamış olması takdire değer bulunurken cep telefonunun sahibini ikaz etmek için ikindi namazı saatinde çalıp çalmadığıyla ise kimse ilgilenmedi.
İranlı büyükelçilik yetkilisi gaz kesintisi yaptıklarını Güler'den öğrendi!
Milli günü nedeniyle geçen hafta İran'ın Türkiye Büyükelçiliği'nin verdiği resepsiyon, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'in İran'dan doğalgaz akışının yeniden kesildiğini açıklamasına sahne oldu. Ancak birkaç gün sonra akış yeniden başladı ve şu anda günlük 10 milyon metreküp düzeyinde bulunuyor. O resepsiyonda İran Büyükelçiliği Maslahatgüzarı ile yaptığımız sohbet ise ilginç bir ayrıntıyı ortaya çıkardı. Maslahatgüzar Gholam Reza Bagheri Moghaddam'a kesinti ile ilgili soru yönelttiğimizde, bu konudan henüz haberdar olmadığını gördük. Böylece Moghaddam kesintiyi, bizim aracılığımızla Bakan Güler'den öğrenmiş oldu. Bu "kayda değer" ayrıntının yorumunu ise size bırakıyoruz.