İnşaat sektörünün yılın ilk 6 ayında yüzde 21 küçüldüğü belirtilirken, Türk
müteahhitleri ve inşaat malzemesi sanayicilerinin krizi aşmak için yurt dışına
yöneldiğini bildirdi. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Sadi
Sürenkök, AA muhabirine yaptığı açıklamada, inşaat sektörünün krizden en fazla
etkilenen sektörlerin başında geldiğini söyledi. Ekonomik krizin, inşaat
sektöründeki yansımasının diğerlerine göre çok daha ''trajik'' olduğunu savunan
Sürenkök, ''İnşaat sektöründe yılın ilk 6 ayında yüzde 21 seviyesinde
gerçekleşen daralma dikkati çekici bir rakamdır'' dedi. Yaşanan bu olumsuz
tabloda nefes almaya çalışan inşaat sektörünün, ''kriz dönemlerinde yapılması
gereken en önemli eylemin dışa açılma olduğu'' gerçeğinden yola çıkarak yurt
dışına yöneldiğini anlatan Sürenkök, bunda da önemli başarı sağladıklarını
anlattı.
Türk müteahhitleri ve inşaat malzemesi sanayicilerinin dünyanın her yerinde
atılımlarda bulunduklarını ve dünya markalarıyla rekabet ettiklerini belirten
Sürenkök, şöyle konuştu:
''2009'da yurt dışı müteahhitlik hizmetlerindeki iş hacmi 23,6 milyar dolara
ulaştı. 'Dünyanın en büyük 225 uluslararası müteahhidi' listesinde, geçen yıl 23
olan Türk müteahhitlik firması sayısı, bu yıl 31'e yükseldi. Uluslararası inşaat
sektörü dergisi 'Engineering News Record' (ENR) tarafından hazırlanan listede
ise Türkiye, 50 firmayla lider Çin'den sonra ikinci sıraya yerleşti. Türk inşaat
sektörünü etkisi altına alan küresel krizin en az hasarla atlatılması ve yurt
dışında diğer ülkelerin kaynaklarıyla finanse edilen projelerde Türk
vatandaşlarına daha fazla iş yaratılması için yurt dışı müteahhitlik hizmetleri
çok önemli bir fırsat penceresi olmaya devam ediyor.''
Müteahhitlerin önündeki engeller kaldırılmalı
Sürenkök, yurt dışında Türkiye'yi başarıyla temsil eden ve ekonomiye önemli
katkı sağlayan sektör temsilcilerinin bazı sorunlarının da bulunduğunu bildirdi.
Müteahhitlerin karşılaştığı en önemli sorunların başında ''Teminat Mektubu''
uygulamasının geldiğini belirten Sürenkök, ''Müteahhitlerimizin teminat mektubu
konusunda karşılaştıkları güçlüklerin kaldırılması ve istihdam üzerindeki aşırı
yüklerin azaltılması başta olmak üzere, rekabet güçlerini sınırlayan sorunlara
çözüm üretilmesi, içinde bulunduğumuz dönemde ekonomi yönetiminin gündeminde
öncelikle yer alması gereken konuları olmalıdır'' dedi.
İnşaat malzemeleri sanayisinin de gerçekleştirdiği ihracatla cari açığa
önemli katkı sağladığını ifade eden Sürenkök, şöyle konuştu:
''Bu sektöre de iç piyasa ve ihracatı destekleyici önlemlerle gelişme
açılması için destek verilmelidir. İnşaat sektörünün yaşamış olduğu sorunlardan
bir diğeri ise iç piyasada yaşanan arz talep dengesizliğidir. Talep üretimine
yönelik çalışmalar yapılmalıdır. Yapılacak basit, uygulanabilir ve efektif
önlemlerle özellikle kriz dönemlerinde sektör canlandırılabilir. Örneğin,
konutlarda enerji tasarruflu alet ve ışıklandırmaları kullanarak, akıllı evler
projesini destekleyerek, enerjisini güneş panelleriyle üreten yapılarda vergi
teşvikleri yapılmalı.
Yerel yönetimlerin özellikle konut üretimindeki haksız faaliyetleri
sınırlandırılmalı, bunlar ticari inşaat firmaları gibi çalıştırılmamalıdır. TOKİ
ve belediyeler, kentsel dönüşüm projeleri kapsamında dar gelirlinin ihtiyacının
karşılanması dışında konut üretimi yapmamalıdırlar. Her türlü vergi, harç,
denetim, alt yapı, proje masrafı olmayan bu kuruluşların yaptıkları konutlarla
müteahhitlerin rekabet şansı yoktur.''