Ege Bölgesi son yıllarda Jeotermal Enerji Santrali (JES), Rüzgâr Enerji Santrali (RES) ve termik santrallerin yarattığı ekolojik yıkımla mücadele ediyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, şimdi de Muğla’nın Marmaris ilçesi Hisarönü Mahallesi ile Fethiye’nin Yanıklar Mahallesi’nde jeotermal enerji kaynak arama faaliyeti için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreçlerinin başladığını açıkladı. İki bölgede çalışma için 20 Ocak tarihinde Muğla Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı’ndan izin alınması dikkat çekti.
BirGün’den Aycan Karadağ’ın haberine göre; projede, sondaj arama sırasında oluşabilecek tehlikeli atıkların depolanması, taşınması ve bertarafı için matbu ifadelere yer verilirken, söz konusu atıkların yönetimi faaliyet sahibine bırakıldığı öğrenildi. Her iki projenin de denize yakın olması sebebiyle geri döndürülemeyecek çevresel tahribatlar yaratması söz konusu.
Faaliyete tepki gösteren CHP Muğla Milletvekilli Süleyman Girgin, konuyu meclise taşıyarak yazılı soru önergesi verdi. Girgin, Muğla’nın gözbebeği sayılacak bölgelerde jeotermal enerji ısrarının sürdüğüne dikkat çekti: “Memlekette talan edilmedik ırmak, yayla, orman, koy bırakmadılar. Üstelik ne yargı kararı tanıyorlar, ne evrensel değerleri. Ne yaşam alanı, ne nefes alacak bir ülke bırakmamaya yeminliler adeta. Gözlerini kâr hırsı bürümüş vaziyette. En güzel yaylalarımızda maden ararlar, en güzel koylarımızı imara açarlar. Fethiye’yi, Marmaris’i jeotermal enerjiye açmak, doğaya yönelik bir katliam gerçekleştirmek, ‘ben turizmi baltalamaya kararlıyım’ demektir.”
Haberin tamamına linkten ulaşılabilir.