Bolu'nun Mudurnu ilçesinde 2011 yılında yapımına başlanan 732 villa, AVM, otel ve 2 kongre merkezinin yer aldığı Burj Al Babas projesi yalnızca Arap müşterilere satış yapılması ve şato tipi mimarisiyle tepki çekmişti. Şato tipindeki villalar için yeni karar verildi.
Emlak Kulisi'nde yer alan CNN Türk kaynaklı habere göre, Arap müşterilerin taksitleri zamanında ödememesi ve şirketin ekonomik planlamada yaşadığı sorunlar nedeniyle projenin sahibi şirket, geçen Haziran'da konkordato başvuru yapmıştı. MMahkeme, şirkete 3 ay süre vermişti.
Sürenin dolmasının ardından İstanbul 3'üncü Ticaret Mahkemesi, Eylül ayında çatısı altındaki 3 şirket hakkında iflas kararı verdi. Şato tipi mimarisiyle tepkilere neden olan, ilçenin mimari ve tarihi dokusuna uymaması nedeniyle bölge sakinlerinin de tepki gösterdiği proje durduruldu.
''Kararın bozulacağını öngörüyoruz"
Mahkemenin verdiği kararı değerlendiren proje sahibi firma Sarot Grup'un Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Yerdelen, "Projelerimizin içinde yer aldığı firmamız başta son günlerde artan inşaat maliyetleri, döviz hareketlerindeki dalgalanmalar olmak üzere şirket malvarlıklarını korumak ve hak sahiplerine taahhütlerin teslimi için İstanbul 3'üncü Asliye Ticaret Mahkemesi'ne vade planlaması ve borç ödeme yapılandırılması maksadı ile konkordato başvuru yapılmıştır. İstanbul 3'üncü Asliye Ticaret Mahkemesi başvurumuzu kabul etmiş ve 13 Haziran 2018 tarihinde 3 aylık, daha sonra da 2 aylık geçici konkordato ilan etmiştir. Bu süre zarfında mahkemeye sunulan konkordato projesinin ve şirket mali tablolarının denetimini yapmak üzere 3 kişilik hükümet komiseri görevlendirilmiştir. Hükümet komiserleri konkordato sürecinin başarıya ulaşmasının devamı ya da iptaline ilişkin raporu olumsuz bildirince ve bu olumsuz rapora ilişkin itirazlarımızı da mahkeme heyeti dikkate almadan, son duruşmada şirketlerin konkordato kesin süre isteminin iptaline ve şirket mal varlıklarını da korumaya yönelik iflasa hükmetmiştir. Hükümet komiserlerinin şirket merkezine bir kere gelmesi ve proje mahaline hiç gitmeyip inceleme yapmadan şirketin satışa konu villalarının satış gelir projeksiyonunu yapmadan, gayrimenkul değerlemesini yapmadan, şirket mali verilerinde KDV iadesi alacaklarını da rapora yazmadan olumsuz raporu beyan etmiştir. Yine nihai görüş raporunda şirketin borca batıklık durumun olmadığı ve mal varlıkların kat kat üstün olduğu raporda geçmektedir. Kararın istinaf sürecinde bozulacağını öngörüyoruz" dedi.
''Temyiz için başvurduk''
Karara itiraz edilip edilmediği ile ilgili soruları cevaplandıran Mehmet Emin Yerdelen, "İstanbul 3'üncü Asliye Ticaret Mahkemesi'nin iflas kararı kesin olmayıp, bu kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf yolu ile temyiz başvurusunda bulunduk'' ifadelerini kullandı.
''Çalışmalar yeniden başladı''
Projenin devam ettiğini açıklayan Yerdelen, ''İlgili İflas Müdürlüğünden projelerin inşaat maliyetlerinin tamamlanıp, hak sahiplerine teslimi için, talebimiz üzerine, denetimli olarak şirket ticari faaliyetleri için icra iflas kanunları nezdinde izin verilmiş olup, şirketlerimiz denetimli olarak normal faaliyetlerine devam etmektedir. Bu süre zarfında ticari faaliyetler gereği satış ve inşaat çalışmaları eskiden olduğu gibi devam etmektedir" açıklamasında bulundu.
Projenin hak sahiplerinden bazılarına tapuları teslim ettiklerini kaydeden Mehmet Emin Yerdelen, şunları söyledi: "Proje 732 adet villadan oluşmaktadır. Satış kitlesi olarak Orta Doğu'da Kuveyt merkezli Körfez ülkeleri üzerinde satış pazarlama faaliyetleri yaptık ve hâlâ yapmaya devam etmekteyiz. Projenin yaklaşık yarısından fazlasının satışları yapılmış durumdadır. Satışı yapılan villaların hak sahiplerinden bazıları tapularını almış durumdadır. Özellikle mevcut proje mahalinde satışı yapılmış villaların inşaat tamamlanma oranları yaklaşık yüzde 80 civarındadır. Yine proje mahalindeki diğer kaba inşaat seviyesinde olan villalar, satışı yapılmamış ve satışa hazır vaziyettedir. Projenin villaların başta altyapı, kanalizasyon hattı, sıcak su hattı, soğuk su ve jeotermal su hatlarının tamamına yakını bitti. Enerji nakil hatları tamamlandı. PTT, internet hatlarının tamamına yakını bitti. Yol ve peyzaj projeleri bitip, örnek uygulama yapıldığı aşamalardadır."
Yerdelen, son olarak şöyle dedi: "Hâlihazırda şirket mali kayıtlarında görünen banka kredi borcu düzenli olarak şirket sahipleri tarafından ödenmekte olup, vadesi gelen ve vadesi gelmeyen çek borçlarının dışında şirketimizin başka borcu yoktur. Projeye ait çek borçları tahminen 27 milyon TL civarında olup, borcun bir kısmının şirket sahipleri tarafından ödemeleri yapılmıştır."