'Mortgage'ta Önce Oyunu Başlatalım, Sonra Tartışalım'

Türkiye'de yaşanan kaynak sıkıntısının bankaların elinde bulunan gayrimenkul ipoteklerinin satışıyla aşılabileceğine dikkat çeken Han Yapı Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Satıcı, "Mortgage'ta birinci adım olarak bankaların gayrimenkul ipotekli risklerini satmalarının önünü açacak yasayı çıkarmak gerek. Bundan sonrası zaten piyasanın ve piyasa oyuncularının şekillendireceği bir bölüm" dedi.

Türkiye'de mortgage'ın gayrimenkul sektörünü ilgilendiren bir düzenlemeymiş gibi algılandığını söyleyen Satıcı şunları söyledi:

"Türkiye'de mortgage uzun uzun tartışılıyor. Ama bunun özü iki üç cümle. Bankacılık piyasasının gayrimenkul ipotek risklerini satmasını sağlayacak yasal düzenlemenin yapılması. Öncelikle bunu yapıp piyasanın kendiliğinden düzenlenmesini sağlayacağımıza bunun altyapısındaki derinliklerle uğraşıyoruz. Hatta 'Bu konuda şurası mı yetkili olacak, burası mı yetkili olacak?' diye tartışıyoruz. Burada tartışılması gereken konu, Türkiye'deki bankacılık sistemi gayrimenkul ipotekli riskleri satacak mı, satmayacak mı?"

Sistemin işlemeye başlamasının ardından bankacıların, gayrimenkul piyasasının oyuncularının ve siyasilerin tartışarak sistemin aksayan yönlerini düzenleyebileceğini söyleyen Satıcı, "İlk önce 'oyun başlıyor, böyle bir şeyi tartışmak gerekir' demek lazım" diye konuştu.

Oğuz Satıcı, son günlerde gayrimenkul sektöründe yaşanan pazarlama zorluğunun, yine sistemin finans ayağından kaynaklandığını belirterek, "Bugün bankalar konut kredilerini fiyatlandırırken bu riski de göz önünde bulunduruyorlar. Bu yasa yapılmadığı için tüketicinin daha yüksek faizlerle kredi almasına sebep olunuyor" dedi.

'Dolmabahçe'yi bugün yapsak kıyamet kopardı'
Oğuz Satıcı, şehir planlamaları yapılırken, bina sayısına ya da yüksekliğine takılmamak gerektiğini söyledi. Dolmabahçe Sarayı yapılırken hiç kimsenin "Boğaz'ın kenarına böyle koca bir kütle yapılır mı?" diye itiraz etmediğini söyleyen Satıcı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"O gözle bakarsanız Boğaz'ın kenarında koca koca bloklar olduğunu görürsünüz. Bugün Boğaz kenarında Dolmabahçe Sarayı gibi bir saray yapsak kıyamet kopar."

Türkiye'de yapılan pek çok düzenlemenin 'kimse kazanmasın, herkes kaybetsin' mantığı üzerine kurulu olduğunu söyleyen Satıcı, "Doğru bir iş yapıp planlı bir rant yaratırsanız hem şehrin, hem yatırım yapanın, hem de şehirde yaşayanların lehine bir iş yaparsınız" diye konuştu.

Han Yapı outlet çarşılar yapacak
Han Yapı'nın hayata geçireceği yeni projelerinin içinde biri Anadolu, biri Avrupa yakasında olmak üzere iki outlet çarşı da olacağını belirten Oğuz Satıcı şunları söyledi:

"Anadolu yakasında Kartal civarında bir çarşı yapmak istiyoruz. Avrupa yakasında ise Hadımköy, Çatalca, Bahçeşehir ve Esenyurt gibi alternatifleri değerlendiriyoruz. Bu merkezler, sadece alışveriş merkezi değil, tüm ihtiyaçlara cevap verebilen yaşam merkezleri olacak. İçinde konut ve iş merkezi de olacak. Bu projeler daha sonra bir şehir gibi büyüyerek devam edecek."

Türkiye'de alışveriş piyasasının çok hızlı geliştiğine dikkat çeken Oğuz Satıcı, "Dünyada perakende alışverişin ana noktalarından birisi outlet'lar ve İstanbul'da da böyle iki tane ciddi outlet ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz. Avrupa'da ve Amerika'da bununla ilgili özel konseptler var. Onlarla mukayese edilebilecek iki çalışma yapmayı istiyoruz" diye konuştu.

Tarabya'da otel ve rezidans
Oğuz Satıcı, Tarabya'da içinde rezidans, alışveriş merkezi ve otel bulunan bir projeye başlayacaklarını açıkladı. 30 bin metrekare arsa üzerinde inşa edilecek olan projenin altyapı çalışmalarını sürdürdüklerini kaydeden Oğuz Satıcı, projenin Boğaz sırtlarında kule tarzı binalardan oluşacağını belirtti.

Bodrum ve Çeşme'de de iki ayrı konut projesi geliştirmek istediklerini belirten Satıcı, "200'er dönümün üzerindeki alanlarda geliştireceğimiz bu projeler, oldukça büyük çaplı projeler olacak. Biz bu evleri ikincil ev projesi olarak düşünmüyoruz" diye konuştu.