Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, ipoteğe dayalı ve uzun vadeli konut finansmanı olan mortgage sisteminin 2006 yılında uygulamaya geçeceğini hatırlatarak, ‘Bu tarih erken veya geç demek için henüz erken’ dedi.
Devlet tahvillerinin sermaye piyasasına hakim olduğuna işaret eden Özince, mortgage sisteminin hayata geçebilmesi için bu durumun değişmesi gerektiği uyarısında bulundu. Özince, mortgage sisteminin sağlıklı işlemesi açısından bankaların tahvil ve varlığa dayalı menkul kıymet gibi ihraçları yapabilmesi gerektiğini söyledi.
DIŞ KAYNAKLA OLMAZ:
Özince, şöyle konuştu: ‘Dünyada mortgage sisteminin kaynağı, sabit getirili kıymet piyasalarından, yani sermaye piyasasından bulunuyor. Siz birtakım insanlara tahvil satıp uzun vadeli kaynak bulacaksınız ki, başkalarına uzun vadeli fon verebilesiniz. Yoksa, kalkıp yurt dışından para bularak büyük tutarlarda konut kredisi veremezsiniz. Yani, bu işin çözümü sermaye piyasamızdır.’
Bankaların konut kredisinde vadeyi 25 yıla kadar çıkarması sonucu faiz ve vade uyuşmazlığı konusunda endişelenen BDDK’nın, bankaların bu kadar uzun vadeleri nasıl fonladığını sormasına ilişkin olarak Özince, ‘Türkiye’de halen sermaye piyasamızda devlet tahvili hakim. Böyle olunca da bankalara ‘uzun vadeli konut kredisinin kaynağını nereden buluyorsun’ diye sorulur’ açıklamasında bulundu.
KUŞ BAKIŞI GÖRÜLMEZ:
, ‘Sektörünün risk aldığı doğrudur, ama risk almak zaten iş hayatının bir parçasıdır’ yorumunu yapan Özince, şunları söyledi: ‘Herhangi bir banka riskleri kendi kapasitesinin üstünde alırsa BDDK gereğini yapar. Hangi bankanın az, hangisinin çok risk alması gerektiğini kuş bakışı görmek mümkün değil. Hiç endişeye gerek olduğunu düşünmüyorum.’