İstanbul'un içinden çıkılamaz trafik sorununda en önemli etken sürücülerin yeterli eğitimi alamaması. Eğitimsizliğe bir de sürücülerin dikkatsizlik ve sorumsuzluğu eklenince ölümcül kazalar kaçınılmaz oluyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 2007 yılında minibüs taşımacılığının anayasası olarak adlandırılan 'Minibüs Yönergesi'ni hazırladı. Yönergede kent genelinde hizmet veren minibüslerin teknik özelliklerinden çalışma şartlarına, uymaları gereken kurallardan alacakları eğitime kadar birçok nokta belirlenmiş durumda. Ancak yönergenin çıkmasından 3 yıl gibi uzun bir süre geçmesine rağmen minibüsçülük sektörünün en önemli sorunu olan eğitime bir türlü başlanabilmiş değil. Belediye yetkilileri minibüs odalarından şoförlerin sabıka kaydı, ikametgah örnekleri, sağlık raporu, ehliyet ve kimlik fotokopileri ve adreslerinin yer aldığı bilgi dosyalarını belediye yetkililerine teslim etmişti. Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü gerekli çalışmaları tamamlayarak eğitim programı ile ilgili planı hazırladı. Minibüsçülere verilecek eğitim projesi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın onayını bekliyor.
Yıllarca giyimi, davranışları ve araç kullanımı ile filmlere de konu olan minibüsçülük sektörü gelişen ve değişen trafik kültürüne ayak uydurmakta zorlanıyor. Minibüsçülerin eğitim ve trafik kültürü konusunda kendilerini yenilememelerine bir de yerel yönetimlerin ve emniyetin denetim eksikliği ile sektörün düzen altına alınmamasının eklenmesi birçok olumsuzluğu beraberinde getiriyor. Büyükşehir Belediyesi Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü taksicilerden sonra İstanbul'da hizmet veren yaklaşık 15 bin minibüs şoförü için de zorunlu eğitim programı hazırladı. Trafikten ilkyardıma, davranıştan yol ve trafik bilgisine kadar birçok dersin verilmesi planlanan eğitimin kısa süre içinde başlaması bekleniyor.