Mimarlar Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu'ndan 'Estetik Kurul' Açıklaması

TMMOB Mimarlar Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu, Mimarlar Odası Eskişehir Şubesi ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi arasında Estetik Kurul uygulamaları nedeniyle yaşanan polemik üzerine bir basın açıklaması yaptı. Yerel yöneticiler ve Mimarlar Odası yöneticileri arasında mesleki uygulamalar nedeniyle zaman zaman tartışmalar olabildiğinin hatırlatıldığı açıklamada, söz konusu polemiğin üslubu nedeniyle duyulan kaygılar dile getiriliyor; kent kimliği ve mimarlık uygulamaları bağlamında önemli bir konunun siyasi bir polemik malzemesi haline gelmesinin ülke mimarlığına ve Eskişehir kentine bir katkısının olmayacağı vurgulanıyor.

Mimarlar Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamanın tam metni:

"Son yıllarda belediyeler bünyesinde, kent kimliğini gözeten estetik kaygıların değerlendirilmeye çalışıldığı Estetik Kurul vb. yapılanmalar oluşturulmakta ve bu bağlamda belli uygulamalar gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Kentlerin mimari karakterinin ortaya çıkarılması ve bu karakterin geliştirilmesini hedefleyen bu çalışmaların; mimarlarla bağ kurarak geliştirilmesi ve bu yolla mimari çevreye katkı sağlaması beklenir. Çünkü mimarlıkla ve mimarlıkla bağlantılı olarak kentsel koruma ve kentsel tasarımla doğrudan ilişkili olan bu konuyla, Mimarlar Odası’nın ve mimarların doğrudan ilgisinin ve ilişkisinin olması kaçınılmazdır. İlgili Oda birimlerinin ve bölge mimarlarının bu yapılanma içinde yer alması, katılımcılık ve kent demokrasisi adına desteklenmesi gereken olağan bir durum olarak algılanmalıdır.

Ayrıca, Estetik Kurul yapılanması olmadan da pek çok yöremizde, ilgili yasaların verdiği yetkiye dayanılarak, binaların taşıması gereken cephe özelliklerine ilişkin kararlar alınabilmekte, koruma ve planlama süreçlerinin bir yansıması olarak plan notlarına işlenebilmektedir. Bu tür uygulamaların, kent kimliğine ve uygulama amacına uygun süreçler içinde gerçekleştirilerek yürütülmesi halinde olumlu sonuçlar yarattığı da görülmektedir. Bu kabuller bağlamında, Estetik Kurulların yapısının katılımcı bir şekilde oluşturulmasının kent mimarisine ve demokrasisine katkılar sağlayabileceğini, planlama-koruma süreçleriyle bağlantılı olarak kentin mimarisinin ve peyzajının geliştirilebileceğini düşünmekteyiz.

Ancak, ülkemiz demokratik ve kültürel koşulları içinde bu tür yapılanmaların ve uygulamaların çoğu zaman tartışmalı sonuçlar oluşturduğunu da vurgulamamız gerekir. Bu kapsamda yetki dışı olarak, kamu otoritesinin kendi inisiyatifiyle yaptığı uygulamalar, ne yazık ki halâ ülkemizin bir gerçeği olarak karşımızda durmaktadır. Oysa mimari proje, Fikir ve Sanat Eserleri Yasası kapsamında bir sanat eseri olarak değerlendirilmektedir ve bu anlamda mimari müelliflik haklarının zedelenmesi anlamına gelebilecek her türlü müdahale hukuken kabul edilemez. Bu anlamda mimari projeler üzerinde onay makamınca tashih adı altında yapılan her türlü tasarım değişikliği, mimariye müdahale olarak değerlendirilmelidir.

Kuşkusuz, ülkemizdeki mimari tasarımın niteliğini, kentlerimizin panoramasına bakarak eleştirmek ve bu konuda da değişik önlemler almaya çalışmak, sorumlu kuruluşların ortak sorumluluğudur ve bu kuruluşların birlikte çalışmasını zorunlu kılmaktadır. TMMOB Mimarlar Odası, bu sorumluluk bağlamında kendine düşeni yapmaya çalışmakta, mimarlık hizmetinin kamu-toplum yararına yapılabilir hale gelmesini amaçlayan resmî düzeyde kabul edilen bir kılavuz belgeye, “Türkiye Mimarlık Politikası”na ulaşmayı dönemsel hedef olarak belirlemektedir. Kentsel kimlik ve mimarlık bağlamında yapılan çalışmaları da bu belgenin oluşum süreci içinde ele almakta ve bu konuyu değişik yönleriyle değerlendirmektedir.

Tam da bu süreçte, TMMOB Mimarlar Odası Eskişehir Şubesi ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi arasında Estetik Kurul uygulamaları ile ilgili medyaya da yansıyan polemiklerin, sorumlu bir meslek kuruluşu yöneticileri olarak bizleri üzdüğünü belirtmeliyiz. Yerel yöneticilerle Mimarlar Odası yöneticileri arasında mesleki uygulamalar nedeniyle zaman zaman tartışmalar olabilmektedir. Ancak bu tartışmaların, tartışma sürecini aslından uzaklaştıracak biçimde karikatürize edilerek yapılması, konunun ulusal medyaya bu biçimde yansıması ve basında siyasi taraflaşmaya dair vurguların giderek artması, taraflar açısından da yıpratıcı sonuçlara yol açabilecek bir tırmanış yaratmıştır.

Taraflardan birinin mesleğimizle ilgili sorunlarımızı paylaşabildiğimiz, katılımcı demokrasiyi kendisine rehber ettiği bilinen bir yerel yöneticimiz olması, diğerinin de Eskişehir’de TMMOB Mimarlar Odası’nı temsil eden ve Oda bütünü içinde ortak politika geliştirmesini beklediğimiz Şube yöneticilerimiz olması bu üzüntümüzü kaygıya dönüştürmektedir.

Kent kimliği ve mimarlık uygulamaları bağlamında bu derece önemli bir konunun, yerel ölçekte siyasi bir polemik malzemesi gibi algılanacak biçimde ele alınması ve tartışılması, ülkemiz mimarlığına ve Eskişehir kentine bir katkısı olmadığı gibi, mesleki ve siyasi zeminin kaymasına da yol açmaktadır. Bu nedenle, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın, bu duruma son verecek davranışı bir an önce göstererek, Estetik Kurul uygulamasına ilişkin sorunların, TMMOB Mimarlar Odası örgütü ve Eskişehir Şubesiyle birlikte değerlendirilmesi sürecini başlatmaya çağırıyoruz. Bu uygulamaya ilişkin gereken değişiklikleri birlikte yapmak, kentin asıl gündemine dönmesini ve bu yolla mimarlığın ve kimliğin kent gündemine taşınmasını sağlayacaktır.

Ayrıca bu olayı, TMMOB Mimarlar Odası örgütünde yönetim kurulu üyesi olarak görev yapan üyelerimizin, aynı anda belediye başkan danışmanlığı benzeri siyasi sorumluluk gerektiren görevde bulunmalarının hangi sonuçlar yaratacağına dair bir örnek olarak da görmekteyiz. Her ne kadar Mimarlar Odası yöneticilerinin, kamu ve yerel yönetimlere danışmanlık yapamayacağına ilişkin olarak yönetmeliklerimizde bir hüküm bulunmasa da bu görevlerin, doğası gereği siyasi olarak algılanabileceğini, tüm TMMOB Mimarlar Odası’nı sorumluluk altında bırakabileceğini unutmamamız gerekir. Bu nedenle, Eskişehir Şubemiz de dahil olmak üzere bu durumda bulunan tüm yöneticilerimizi bu sorumlulukları çerçevesinde bir davranış göstermelerini, durumlarını gözden geçirmelerini bekliyoruz.

Bu tartışmanın sağlıklı bir biçimde sürdürülmesi için, 2007 Temmuz ayında Eskişehir’de altıncısını yapacağımız “Türkiye Mimarlık Politikası’na Doğru Mimarlık ve Kent Buluşması” hazırlığının bir fırsat olması gerektiğini düşünüyoruz. Yerel yöneticiler, üniversiteler, meslek kuruluşları ve halkın katılacağı bu buluşma organizasyonunun, sorunları yerli yerine koyacağını ve çözeceğini düşünüyor; kent kimliği ve mesleki hizmet bağlamında herkesi bu buluşmaya çağırıyoruz".