Mimarlık ve tasarım yayın platformu mimarizm.com, okuyucularına Aralık ayında da dopdolu bir gündem sunuyor. Aralık ayının öne çıkan başlıkları, Kentin Tozu bölümünde 'İzmir Kamusallığının Başkenti: Kemeraltı', Çat Kapı'da 'TH & İdil Mimarlık', İlk Yapı'da 'Soyak İnşaat A.Ş. Yönetim Binası'. Bu ay İş Dışı'nın konuğu mimar müzisyen Nejat Yavaşoğulları olurken, Mimarın Göbeği de Hakkasan'a uzanıyor. Dış Ses'te Demet Dinçer ise 'kentli imaj'ımızı sorguluyor.
Kentin Tozu: İzmir Kamusallığının Başkenti: Kemeraltı
Zamanın sahil kasabası, şimdilerin 'en büyük üçüncü şehri' ve her zamanların toplumsal yoğunlaşma merkezlerinden İzmir'in tarihinde, çok gerilere dek izi sürülebilecek bir kamusal alan Kemeraltı. Konak Meydanı, Agora ve Kadifekale'ye dek uzayan, genişleyen Kemeraltı'nın kamusallığına vurgu yapmak önemli gözüküyor. Çünkü burayı kentsellik anlamında farklı ve özel kılan da, onu bir 'öteki' haline getiren de, o kamusallığın handikapları.
Çat Kapı: TH & İdil Mimarlık
Çat Kapı için bu ay, imar planından kentsel tasarıma, kentsel tasarımdan mimari tasarıma ve müşavirlik hizmetlerine kadar geniş bir yelpazede çalışmalarını sürdüren TH & İDİL Mimarlık’ın Ankara’daki kapısını çaldı.
İlk Yapı: Soyak İnşaat A.Ş. Yönetim Binası
İlk Yapı'ın bu ayki konuğu, 1983 yılında hizmete giren Soyak İnşaat A.Ş. Yönetim Binası ile Lütfü Ünver. Soyak İnşaat A.Ş. Yönetim Binası, yapı teknolojisi ve yapı fiziği açısından döneminin öncü yapılarında biri olarak değerlendiriliyor.
İş Dışı: Müziğin Mimarlığı, Mimarlığın Müziği
Müzik ile mimarlık gerçekten de birbirine benzeyen iki sanat dalı mıdır, yoksa bizler mi bu benzerlikleri kurmak için kendimizi zorluyoruz?
İş Dışı, sorularına Nejat Yavaşoğulları ile cevap aradı.
Mimarın Göbeği: Mimarın Kendinden Geçtiği Yer; Hakkasan
Üç Michelin yıldızlı Hakkasan'ın uzun süreli bir uğraştan sonra İstanbul'a getirilmesi, yalnızca lokantanın meraklıları veya gurmelik heveslileri için değil, mimarlık ve özellikle hizmet mekanı mimarlığı ilgilileri için muhteşem bir fırsat oluşturuyor. Çünkü mutfak konusunda değil ama gastronomi mekanı konusunda iddiaları olabilecek Mimarın Göbeği’ne göre Hakkasan, İstanbul’un ‘şimdilik’ en iyi lokantası.
Dış Ses: Demet Dinçer: Orda Bir Yer Var Uzakta… Kent ya da köy, ne fark eder…
O denli "kentli" olduk ki, kentten ötesinin var olduğunu dahi düşünemiyoruz. Bir karmaşanın içerisinde kendimizi var kılma derdindeyken birkaç yapıyı da var kılabildiysek başarılı sayılıyoruz. Bu o kentli imajımızın aslında ne denli dar bir çerçevede olduğunu kanıtlıyor bize. O kadar yabancı olmuşuz ki "kendimize", sözüm ona ileriye gitme uğruna gerçekleştirilenler "neyin" ileriye gittiğini bilmeyen bir toplum için başarılı zannedilebiliyor.