Mimar Sinan Ölümünün 418. Yılında Anıldı




Mimar Sinan ölümünün 418. yılında Mimarlık Vakfı ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin organize ettiği anma toplantısıyla Süleymaniye’deki mezarı başında anıldı.

Daha önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile birlikte düzenleneceği açıklanan anma toplantısı, İstanbul Belediye Başkanlığı’nın anma toplantısı duyurularında bu toplantıları uzun yıllardır organize eden Mimarlık Vakfı ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanlığı’na yer vermemesini ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mimar Kadir Topbaş’ın geçen hafta Türk Mimarları’yla ilgili yaptığı açıklamalara tepki olarak daha önce duyurulduğunun aksine İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin anma toplantısından bağımsız olarak, öğlen saatlerinde gerçekleşti.

Toplantıya katılan Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Eyüp Muhcu, Mimar Sinan’ı anma toplantısının Büyükşehir Belediyesi’nin propagandası haline dönüşmesini eleştirirken, geçen hafta Dr. Kadir Topbaş’ın Türk Mimarları’na yönelik yaptığı “rencide edici” açıklamalarını bir talihsizlik olarak değerlendirirken, bu açıklamalara Mimarlar Odası üyelerinden gelen tepkileri iletti.

Mimar Sinan’ın kendinden önceki değerleri kendi çağıyla bütünleştiren ve geleceğe aktarmış bir kimliği olduğuna değinen Muhcu, Mimar Sinan’ın Türk Mimarları’nın en önemli referans kaynağı olduğunu söyledi. Muhcu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Metropoliten Planlama ve Kentsel Tasarım Merkezi (İMP) tarafından Kartal Sanayi Bölgesinde Merkezi İş Alanları Planlaması ile Küçükçekmece sahilinde İç - Dış Kumsal Rekreasyon Alanları Planlaması için açılan yarışmaya ve sonuçlarına atıfta bulunarak, yapılan uygulamanın hukuk kurallarını ve mimarları hiçe sayarak gerçekleştiğini iddia etti ve Türk Mimarları’nın bu tür büyük projeleri gerçekleştirecek potansiyele sahip olduğunu ifade etti.

Süleymaniye'deki
Mimar Sinan türbesi
Eyüp Muhcu’dan sonra söz alan MSÜGSÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlgi Yüce Aşkun, Mimar Sinan’ın mimari dehasına dikkat çekerken, özellikle İstanbul’un Sinan’ın eserlerine sahip çıkması gerektiğini, Mimar Sinan’ın türbesinin de bulunduğu Süleymaniye Külliyesi’nde kullanımda olmayan yapıların yeniden işlevlendirilerek kent hayatına kazandırılması gerektiğini belirtti. Aşkun, Mimar Sinan’ın dünyada Leonardo Da Vinci gibi tanınır hale gelmesi için hepimize görev düştüğünü ifade etti.

Anma toplantısında söz alan bir diğer değerli mimarımız da Mimar Sinan ödülü sahibi Behruz Çinici’ydi. Çinici, Türk Mimarları’nın uğradıkları hakaretleri ve küçümseyici tavrı hak etmediklerini bunun sadece yaşayan mimarları değil, Mimar Sinan’ın öğretisini izleyen sonraki kuşak mimarları; Kemalettin’leri, Vedad’ları ve daha nice değerli mimarımızı da rencide ettiğini ifade etti. Çinici, mandater ve faşizan sömürge zihniyetiyle yapılan mesleki uygulamalara karşı bütün Türk Mimarları’nı birleşmeye çağırdı.

Mimar Sinan’ın kabri başında gerçekleşen anma toplantısına mimarların büyük ilgi gösterdiği gözlemlendi.