Sahip olduğu güçlü ekolojik altyapısıyla Ankara’nın merkezinde bir vahayı andıran İmrahor Vadisi, Melih Gökçek’in 25 yıllık belediye başkanlığı sürecinde yapılaşmaya açıldı. Şimdi de “yeşillendireceğiz” denilerek millet bahçesi yapımı ile talan edilmek isteniyor. Birgün'den Burcu Cansu'nun haberine göre, Peyzaj Mimarları Odası Genel Başkanı Ayşegül Oruçkaptan, İmrahor Vadisi’nin doğal yaşam alanı olarak korunmasını gerektiren pek çok özelliği barındırdığını belirterek, “İmrahor, Mogan ve Eymir gölleri ile yüzey ve taban suyu varlığı açısından zengin bir sistem oluşturuyor. Mogan ve Eymir gölleriyle belli jeolojik ve ekolojik özellikler açısından bağlantılı bir su alanı olan İmrahor Vadisi, bu gölleri su kaynaklarını beslemesi nedeniyle özel ekolojik değere sahip ve korunması gereken bir alandır. Gökçek döneminde yapılaşmaya açılan bu alan daha fazla tahrip edilmemelidir. Kesinlikle koruma altına alınmalıdır” diye konuştu.
Sinpaş Konutları zarar verdi
Gökçek’in yapılaşmaya açmasıyla ‘vadi manzaralı’ denilerek satışa sunulan Sinpaş konutlarının zeminle ne kadar uyumsuz olduğunu anlatan Oruçkaptan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Oran’dan indiğimizde bir yanda köylerin doğal hayatı bizi karşılarken öte yandan Sinpaş Yalı Vadi projesi kapsamında yapılan çirkin konutlar dikkati çekiyor. Gökçek döneminde İmrahor’un yapılaşmaya açılması ile birlikte ‘vadi manzaralı’ denilerek Sinpaş konutları yapıldı. Zemin açısından sulu olan bu vadiye yapılan konutları ayakta tutmak için defalarca istint duvarı yapıldı. Doğayı talan eden bu konutlar, vadinin ekolojik yapısına da zarar verdi.” (.....)
"Yıllardır mücadele ediyoruz"
Vadinin yağmalanmaması için TMMOB’nin uzun yıllardır mücadele ettiğini söyleyen Oruçkaptan, “2014 yerel seçimlerinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, ‘çılgın proje’ olarak İmrahor Vadisi’nden Mogan Gölü’ne kadar uzanan geniş alanda yapılacak ‘kanal’ projesini açıkladı. Plana göre Vadi’de 1.40 emsalle konut inşa edilecek ve turizm tesisi kurulacaktı. Davalar açtık bunun bir talan olduğunu söyleyerek itiraz ettik. Süreç askıya alındı ama yeniden gündeme gelmesi İmrahor’un sonu olur. Buna asla izin vermeyeceğiz” diye konuştu.
"İmrahor'a sahip çıkalım"
“Gökçek’in çılgın projesi şimdilik aslıya alınmış olsa da vadiyi bekleyen büyük tehlike millet bahçesi projesi” diyen Oruçkaptan sözlerini şöyle sonlandırdı: “Millet Bahçesi’nin 193 bin metrekarelik ilk etabının ihalesi yapıldı. Projenin ilk etabı toplam 193 bin metrekare olacak. Bu proje ile sosyal tesisler, yürüyüş parkurları, dinlenme ve piknik alanları yapılacağı belirtiliyor. Millet Bahçesi, Eymir Gölü’nün alt kotundan başlayıp, Çankaya-Mamak Viyadüğü’ne kadar uzanıyor. Bu proje kesinlikle uygulanmamalıdır.
İmrahor Vadisi, iklim özellikleri yanısıra, sahip olduğu 30-40 cm. derinlikteki killi-tınlı ve killi, koyu gri kahverengimsi, kırmızı kahverengi granüler karakterdeki toprakları ve alüviyal oluşumlarıyla tarım için çok uygun bir alan. Geçmişte olduğu gibi gelecekte de, her türlü sebze-meyve ve çiçek yetiştiriciliği için uygun ortam olarak kullanılabilir. Vadinin korunmaması yaşanan sel felaketlerinin artmasına neden olur. Vadi, mutlak korunması gereken bir alan. İmrahor Vadisi’ne sahip çıkmalıyız.”
Haberin tamamına linkten ulaşılabilir.