Meslek odaları, Adalet Nöbeti’nin 9. ayında Mimarlar Odası’nda basın toplantısı yaptı. Basın toplantısına Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Mimarlar Odası Ankara Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan, Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen, Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi Muteber Osmanpaşaoğlu ve Onur Lami Yalman ile Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter katıldı.
Meslek odaları, seçim tarihinin kesinleştiği şu günlerde Gezi tutukluları ve aydınlık bir ülke için mücadeleye devam edeceklerini belirtirken, adaletin yeniden tesis edileceği günlerin yaklaştığını vurguladı.
Meslek odaları, “Hukuksuzluk farklı şekillerde hayatlarımıza yansımaya devam ediyor. Bu nöbetleri, daha geniş kitlelerle yapacağımız bir dönem var önümüzde. Mayıs ayında biz kazanacağız. Gezi kazanacak, arkadaşlarımız serbest kalacak.” dedi.
Toplumun en önemli sorunu yaşanan adaletsizlikler
Basın toplantısında konuşan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, şunları söyledi: “Arkadaşlarımız için 270 gündür adalet arıyoruz. Adalet Nöbeti 9. ayına ulaştı. İzmir, Ankara ve İstanbul’da Adalet Nöbeti devam ediyor. Bu süreç hukuksuzdur. 14 Mayıs kamuoyuna seçim tarihi olarak deklare edildi muhtemelen kesinleşecek. 29 Mayıs’ta Gezi’nin yıldönümü, biz arkadaşlarımızla birlikte Gezi’nin yıldönümünü kutlayacağız, onlar çıkacak buna olan inancımız çok yüksek. Belediye başkanlarından tutun da meslek örgütlerine kadar uzanan bu hukuksuzlukların ve baskı ortamının bitmesi gerekiyor. Bugün ülkenin en büyük sorununun adaletsizlik olduğu çok açık. Sizin başınıza herhangi bir şey geldiğinde, bir haksızlık yaşadığınızda yapacağınız ilk iş adalet arayışıdır ve mahkemelere başvurmaktır. Ama bugün mahkemelerin verdiği hukuksuz kararlar nedeniyle toplumun en yukarısından en aşağısına kadar toplumun en önemli sorunu adalet olmuştur. Adaletin yeniden tesis edilmesi sürecinin başlangıcındayız. Türkiye bir seçime girecek ve adaletli bir ortamın yaratılması için her birimiz geleceğe dair oylarımızı kullanacağız. Biz o gün oy kullanırken cezaevindeki arkadaşlarımız için de oy kullanacağız. Bizim adalet nöbetimiz devam edecek. Seçim süreçlerinde sadece adalet nöbetini değil, bu süreci kamuoyunun gündemine getirmek için bir dizi etkinlik yapılacak. Mayıs bahardır her şeyin isyana durduğu zamandır. Türkiye açısından seçimler tam da Mayıs ayına denk gelmiştir. Mayıs ayı, herkesin kanının kaynadığı, isyanının büyüdüğü ve kolektif olarak yarattığımız ortak değerlerin üst üstte geldiği tarihler silsilesidir. Arkadaşlarımızın en kısa zamanda serbest bırakılmalarını istiyoruz. 29 Mayıs’ta Gezi’nin yıldönümünü birlikte kutlayacağız.”
Candan, “Mayıs toplumsal muhalefet ayıdır. Mayıs bizim ayımızdır. 1 Mayıs’ı, 19 Mayıs’ı, 29 Mayıs’ı olan bir ülkede Mayıs ayında iktidarın kazanması zordur. Dolayısıyla Mayıs ayında biz kazanacağız Gezi kazanacak, arkadaşlarımız serbest kalacak.” dedi.
Bu nöbetleri daha geniş kitlelerle yapacağımız bir dönem var önümüzde
Şehirler Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter, “Adalet Nöbeti’nin dokuzuncu ayındayız, maalesef basın açıklamaları yapmaya ve nöbetlerimizi tutmaya devam ediyoruz. Arkadaşlarımızın haklılığını savunan bir mekana dönüşen Mimarlar Odası’nda sürdürdüğümüz Adalet Nöbetlerimiz devam edecek. Hukuksuzluk farklı şekillerde hayatlarımıza yansımaya devam ediyor. Bu nöbetleri belki daha geniş kitlelerle yapacağımız bir dönem var önümüzde. Arkadaşlarımıza desteğimizi daha güçlü göstermemiz gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Skandal hukuk kararları veriliyor, adalet arayan herkesi nöbetlerimize destek vermeye davet ediyoruz
Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen ise, şu değerlendirmeyi yaptı: “Adalet nöbetlerimizi sürdüğümüz bu süreçte onlarca adaletsizlikle karşı karşıya kaldık. Can Atalay içerde ancak onun takip ettiği Çorlu davasında, tren katliamı faciasındaki faillerin bulunmasına yönelik adalet arayışı devam ediyor. Ne yazık ki, skandal kararlar görüyoruz. Onun devamında Ali İsmail Korkmaz davasında verilen skandal bir karar daha var. Yalnızca 7 ayla cezalandırılan tutuksuz yargılanan bir sanık var. Arkadaşlarımız aslında delile muhtaç bir iddianame ile içerde 9 aydır tutukluyken Ali İsmail Korkmaz’ın gencecik 19 yaşında bir arkadaşımızın ölümüne yol açanlar 7 ayla cezalandırılıyor. Adaletsizlikler devam ediyor, en önemlisi de tam da seçim sürecine giderken doğrudan anayasanın ihlal edilmesidir. Bir adaylık süreci tartışılırken aslında anayasa ihlalinin karşısında kimse durmuyor. Adalet yokmuş gibi bu ülkenin anayasası sistemli bir biçimde delinebilirmiş gibi bir durum devam ediyor. Dolayısıyla biz aslında bu nöbetleri tek başına Gezi davası üzerinden değil, ülkede herkesin adalet arayışını sürdürmesi açısından da önemsiyoruz. 270 gündür Mimarlar Odası’nda süren adalet nöbetlerinin anlamı, ülkenin adalete susamışlığının bir şekilde aslında mekansallaştığı bir yere dönüşmesidir. O nedenle seçim sürecine girerken nöbet mekanlarımızın, yalnızca Gezi tutukluları için değil, kamusal tartışmaların, siyasete yön veren her türlü etkinliğin ve eylemin de gerçekleştirileceği birer mekana dönüşmesini önemsiyoruz. Adalet arayan herkesi nöbetlerimize destek vermeye davet ediyoruz.”
Yargılanan sadece Mücella Yapıcı ve arkadaşları değil, toplumun tamamıdır
Mimarlar Odası Ankara Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan da “Gezi’de herkes oradaydı, 81 ilde tüm siyasi partiler dahil tüm örgütler, emekçiler Gezi’deydi. Yargılanan sadece Mücella Yapıcı ve arkadaşları değil toplumun tamamıdır. Bizler yargılanıyoruz, niçin yargılanıyoruz özgürlük, adalet ve demokrasi istediğimiz için yargılanıyoruz. Seçimlere yaklaştığımız şu günlerde Gezi’nin 10. Yılı dolmak üzere. Fakat maalesef bu ülkede düşünceyi yasaklama devam ediyor anacak düşünceyi yasaklayamayacaklar. Arkadaşlarımızla ve bizlere prangalar vurabilirler ancak düşünceye pranga vuramazlar. Biz mücadeleye devam edeceğiz, bu seçimlerde de halkımız kazanacak arkadaşlarımız serbest bırakılacak. Gezi’de kaybettiğimiz 8 yoldaşımızı da saygıyla yad ediyorum.” diye konuştu.
Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Osmanpaşaoğlu ise “14 Mayıs Türkiye için bir dönüm noktası olacak. Adalet Nöbetinin 9. ayında arkadaşlarımızın özgürlüklerinin elinden alındığı bu süre zarfında ülke daha ağır koşullar içine sürüklendi. Ama bu bir dönüm noktası olacak. Gezi’nin 10. yılında kaybettiğimiz genç insanların hatta çocukların ölümünün 10. yılı olacak. 14 Mayıs’ta bir Anneler günü olacak ve o annelerin yakınlarının acısının hafifleyeceği bir gün olacağını düşünüyorum. Biz tutuklu arkadaşlarımızın da Mayıs ayı sonunda serbest kalacağını umut ediyoruz.” dedi.