İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından 9.’su düzenlenen ve 16- 30 Ekim tarihleri arasında görülebilecek olan İstanbul Bienali’nin basına tanıtımı İKSV Başkanı Şakir Eczacıbaşı ve Bienal’in küratörleri Charles Esche ile Vasıf Kortun tarafından yapıldı.
Salıpazarı Antrepo:5‘ de gerçekleşen toplantının açılış konuşmasını yapan Şakir Eczacıbaşı, bienalle ilgili genel bilgi verdi. Eczacıbaşı, 53 sanatçının katılımıyla Tepebaşı- Tophane güzergahında 7 farklı mekanda gerçekleşecek olan “İstanbul” temalı 9. Bienal’in düzenlenmesinde katkısı olan kurum ve kişilere teşekkür etti.
Bienalin iki küratöründen biri olan ve aynı zamanda Hollanda’daki Eindhoven Van Abbemuseum’un yöneticiliğini yapan yazar Charles Esche, projenin gelişim sürecini aktardı. Bienalle ilgili çalışmalara bundan 18 ay önce başladıklarını belirten Esche, eskiden dünyanın merkezi kabul edilen ve günümüzde de Avrupa’nın en büyük şehri olan İstanbul’u konu alan bienalin, bir fikirle başlayıp gelişen bir süreç şeklinde bugüne geldiğini ifade etti. Uluslararası boyuttaki bienalin, şehir yaşamıyla ilintili olmasının hedeflendiğini belirten Esche, asıl hedefin klişeleri aşarak “görünmez olanı görünür hale getirmek” olduğunu ve bunu gerçekleştirme yolunda sanatçıların kendi toplumlarından, tarihlerinden, hikayelerinden ve kişisel varoluşlarından gelen bakışlarını kullandıklarını söyledi. Sanatçıların şehrin dinamiklerini özümseyebilmeleri için belli sürelerle İstanbul’da yaşayarak eserlerini burada üretmelerinin istendiğini ekleyen Esche, Bienal’le İstanbul üstüne konuşulacak bir platform yaratmaya çalıştıklarını belirtti.
Charles Esche, Bienali önceki yıllardan ayıran özelliklerden birinin, şehirle ilgili anlatacak hikayeleri olan kişi ve organizasyonlara bu fırsatı veren ve “Hospitality Zone” (Ev Sahipliği Alanı) olarak tanımlanan alan olduğunu ifade etti. Esche, bu alanın, dünyanın farklı şehirlerinden 10 Sanat Akademisi tarafından hazırlanan iki sergiyle uluslararası niteliğe büründürüldüğünü ve böylelikle fikir alışverişine imkan sağladıklarını vurguladı.
Bienal kapsamında gerçekleşen bir başka işbirliği ise Eindhoven Van Abbemuseum’da gerçekleşen “Eindhovenİstanbul” sergisi. Eindhoven’daki sergide, 1987’den bu yana gerçekleşen İstanbul bienallerinin belleklerde kalan enerjisinin bir yansıması sunuluyor. Esche, bu serginin Bienal’in tamamlayıcısı niteliğinde olduğunu ve bienal deneyimine farklı bir boyut katacağını belirtti.
Esche’den sonra söz alan 9. İstanbul Bienali’nin diğer küratörü Platform Garanti Güncel Sanat Merkezi kurucu yönetmeni Vasıf Kortun ise İstanbul’un geçirdiği değişimden ve Bienal’in misyonundan bahsetti. İstanbul’un özellikle son 50 yılda radikal bir değişim süreci geçirdiğini ifade eden Kortun, şehrin değişen nitelikleri doğrultusunda Bienal’i; şehrin artık üretim merkezi olmayan, oteller ve anıtlarla daha çok turistik niteliğe sahip tarihi yarımadadan kentin hareketli ve yaşayan merkezine taşıyarak, günlük hayatın içine ve şehir dokusuna entegre ettiklerini söyledi. Eskiye oranla kullanılan mekanların daha küçük olduğunu sözlerine ekleyen Kortun, ancak bu mekanların apartman, ofis, sergi mekanı gibi farklı işlevlere sahip olmasından dolayı sanatçıların bu skalada mekanlara dağılarak çeşitlilik yarattıklarını söyledi.
Kortun, önceki bienallerden farklı olarak 9. Bienal’in halka ulaşması için üç farklı bilgi iletim türüyle destekleneceğini belirtti. Bunlardan ilki Radikal Gazetesi’nce Bienal boyunca haftalık olarak yayınlanacak olan “2 Yılda 1” adlı özel ek. İçerisinde genişleyen sanat dünyasındaki güncel konuşmaların da yer aldığı “Okuma Kitabı” ve biletli her izleyiciye sağlanacak olan “rehberlik hizmeti” bilgilendirme çalışmalarının diğer ayaklarını oluşturuyor.
Toplantı bitiminde, sergi mekanları küratörlerin eşliğinde basına tanıtıldı.