Yabancıya Konutta Turizmci Temkinli


Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Ahmet Barut, stratejik konuma sahip bölgelerde yabancılara konut veya belli büyüklüğün üzerinde arazi satışının kısıtlandırılmasının doğru olacağını, ancak yabancılara konut satma konusunda tam bir yasaklamaya gidilmemesi gerektiğini bildirdi. Barut, yabancıların Türkiye’de gayrimenkul alımları sırasında ülkeye döviz getirdikleri gerçeğinin göz ardı edilmemesi gerektiğini ifade etti. Barut, şöyle konuştu:

“Turistik bölgelerde getirilen kısıtlama, yabancı yatırımı artırma çabalarıyla çelişmemeli. Yabancılara mülk satışıyla, gayrimenkul gelirleri artacaktır. Ayrıca turistik bölgelerde yeme, içme sektörüne katkı sağlanacaktır. Bu bölgelerde yerleşik yabancıların sayısı arttığında, Avrupa’nın önemli başkentlerinden Antalya, Dalaman ve Bodrum gibi turizm merkezlerimize tarifeli uçak seferleri konulacaktır. Ancak yabancılar için konut üretirken, kıyılarımızın betonlaşmasının önüne de geçilmelidir.”

Kıyılara dikkat
Akdeniz Turistik Otelciler Birliği (AKTOB) Başkanı Osman Ayık da, yabancılar için konut üretilirken, kıyıların korunmasına azami özen gösterilmesi gerektiğini ifade etti. İçinde golf sahaları, alışveriş ve yeme, içme merkezleri gibi tesisleri barındıran, yeşil sahası bol yaşama alanları yapıldığında, bu konutların gerçek değerinde satılabileceğine değinen Ayık, şöyle konuştu:

“Yabancılara konut üreteceğiz diye 1970’li, 1980’li yıllarda yaşanan ve kıyı yağmasına dönüşen çılgınlık tekrarlanmamalı. Yabancıya mülk satılacak diye betonlaşma artar ve kıyı yağmaları fazlalaşırsa, ülkenin değeri azalır. İşte bu yüzden betonlaşmanın ve kıyı yağmalarının önüne geçmeliyiz. Yabancılara mülk satacağız diye kıyılarımızın betonlaşması hatasına düşmemeliyiz.”

Hükümetin tutumu yerinde
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) İkinci Başkanı ve Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Müfit Kaptanoğlu, yabancıya mülk satışının yasaklanmasının son derece bağnaz bir tavır olacağını belirterek, “Türk vatandaşları dünyanın her yerinden mülk edinebilirken bizim yasaklamamız doğru olmaz. Bu geçici yasaklamanın teknik bir hata sonucu ortaya çıktığını düşünüyorum. Hükümetin bir an önce bunu düzeltip yeni bir yasa çıkarmasını bekliyoruz. Yasa çıkmak üzere gibi görünüyor. Hükümetin bu konudaki tutumunu yerinde buluyoruz” diye konuştu. Yabancıya mülk satışında, satılacak arsa büyüklüğünün, hükümetin düzenlediği şekilde kısıtlanmasının normal olduğunu, ancak zaten ekonomiyi asıl ilgilendiren bölümün daha çok emlak satışıyla ilgili olduğunu ifade eden Kaptanoğlu, şöyle devam etti:

“Bunun da sosyal açıdan ve turizm açısından hiçbir sakıncasını görmediğimiz gibi yararları olduğunu düşünüyoruz. Daha önce dünyanın diğer turistik ülkelerinde görüldüğü gibi yabancıların mülk edinmesi, o yörenin turizmini de olumlu anlamda tetiklemiştir. Türkiye’de de aynı olumlu etkinin görüleceği kanaatindeyiz.”

Alanya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kerim Taç da, yabancıya mülk satışıyla ilgili yasanın çıkmasını herkesten çok kendilerinin istediğini belirtti. Bu yasanın, Antalya ve bölgesi ekonomisi için son derece önemli olduğunu kaydeden Taç, şöyle konuştu:

“Yapılan trilyonlarca liralık yatırım, yasak nedeniyle kazanca dönüşemeyince piyasada sıkıntı yaşanıyor. Yasanın bir an önce çıkarılması için Ankara’ya bir de heyet gönderdik. Bölgedeki sektör temsilcileriyle yerli ve yabancı yatırımcıların bulunduğu bir heyet oluşturduk ve hem hükümet nezdinde, hem de Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bazında görüşmeler yaptık. Yasanın çıkarılması yolunda önemli bir mesafe alındığını görüyoruz. Ancak, yasanın geciktiğini düşünüyorum. Yasa iptal edileli 8 ay oldu. Şu ana kadar yeni yasa çıkmış olmalıydı. Çünkü 8 aylık süre güven kaybına ve bazı müşterilerin yeni pazarlara yönelmesine neden oldu. Türkiye’nin yarısını bir yabancıya şirket olarak satabiliyorsunuz. Şirket olduğu zaman satılabiliyor. Ama şahıs adına mülk edinmek istediği zaman yasak.”

Taç, yasanın bir hafta içerisinde çıkmasını beklediklerini sözlerine ekledi. Alanya Emlak Komisyoncuları Derneği Başkanı Kerim Balıktay ise sekiz aylık yasağın sektöre zarar verdiğini ileri sürdü. Şu anda Avrupa’daki insanların Türkiye’de tapu verilmediğini bildiklerine dikkati çeken Balıktay, “Bu yasa çıksa bile bunun duyulması zaman alacak ve 3-5 ay daha sıkıntı çekeceğiz. Yasa çıkar çıkmaz yabancılar, hemen duyarak buraya koşmayacak. Zaten tapuyu müracaattan 4-5 ay sonra alabiliyorlar. Yasa çıkar çıkmaz büyük bir reklam kampanyasına girilmesi gerekir” dedi.