İMİB'den yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, geçen yıla göre ihracatta yaşanan değer artışının yüzde 38,8 olduğunu aktardı.
Dinçer, maden sektörünün alt kırılımlarındaki ihracata yönelik şu değerlendirmelerde bulundu: “2021 yılında metalik cevherler geçen yıla göre yüzde 56,2’lik bir artış gösterdi ve 2,14 milyar dolarlık ihracat ile ilk sırada yerini aldı. İkinci sırada yüzde 21,3’lük artış ve 1,28 milyar dolar ile işlenmiş doğal taş, üçüncü sırada yüzde 32,4’lük artış ve 1,1 milyar dolar ile endüstriyel mineraller yer aldı. Dördüncü sırada ise yüzde 19,3’lük artış ve 809,1 milyon dolar ile blok doğal taş ihracatı yer aldı. Toplam doğal taş ihracatı ise yüzde 20.5lik bir artışla 2,09 milyar dolar oldu. Bu maden gruplarını yüzde 124,6’lık artış ve 331,5 milyon dolarlık ihracat ile ferro alyajlar takip etti.”
2021 yılında doğal taş ihracatında ilk sırayı 615 milyon dolarla Çin’in aldığını bildiren Dinçer, ikinci sırada ABD’nin olduğunu ve ülkeye 462 milyon dolar değerinde doğal taş ihracatı yapıldığını vurguladı.
Dinçer, ABD’den sonra 98,4 milyon dolarla Fransa’nın, 98 milyon dolarla Irak’ın ve 95,4 milyon dolarla Hindistan’ın bulunduğunu ifade etti.
Milli politikalar büyük katkı sundu
2021 yılının sektörün cumhuriyet tarihi rekorunu kırması adına çok önemli bir fırsat yılı olduğunu ifade eden Dinçer, şunları kaydetti: "Bu başarıda sektörümüzün pandemi ve onun oluşturduğu yeni normali en iyi etüt eden sektörlerden biri olması da önemli bir faktör oldu. Bu noktada bakanlığımızın uyguladığı yerli ve milli politikaların 2021 yılında kararlılıkla devam etmesi başarımıza büyük katkı sundu.
Bu açıdan ‘Güçlü ekonomi ve ulusal güvenlik’ temeli ile şekillenen Milli Enerji ve Maden Politikası çerçevesince enerjide tam bağımsızlık hedefiyle yoluna güçlü adımlarla devam eden ülkemiz, enerjide üst üste birçok dev hamleyi hayata geçirdi. Milli Enerji ve Maden Politikası’nda öne çıkan arz güvenliği, yerlileştirme ve öngörülebilir piyasa eksenleri, ülkemizin enerji alanında daha iyi bir konuma gelebilmesi açısından yol gösterici olmaya devam edecek.
Sektör olarak 2022 yılında ihracatımızı daha da artırmak için ruhsat güvencesinin sağlanmasının önemli bir nokta olduğunu düşünüyoruz. Firmalarımız böylelikle yatırım ve ihracat düzeyini daha üst seviyelere taşıyarak sektörümüzün geleceğinin daha öngörülebilir olmasına da katkı sağlayabilirler. Yanı sıra tüm izin süreçlerinin sadeleştirilmesi ve hızlandırılmasıyla birlikte madenlerin ekonomiye kazandırılma süresi çok daha hızlı olacaktır. Böylelikle uzun yıllardır izin bekleyen alanlar için de üretim süreci başlamış olur. Orman izin süreçlerinde yüksek bedellerin makul seviyelere getirilmesi sayesinde ise ormanlar için ödenen miktar madenlerin çıkarılmasına ayrılabilir ve süreç daha verimli işleyebilir. Enerji maliyetleri (akaryakıt ve elektrik) sebebi ile vergi düzenlemesi sağlandığı takdirde de firmalarımızın elde ettiği kâr, madenlerin aranmasi ve milyarlarca dolarlık rezervlerin keşfedilmesine ayrılabilir.”